Sibel ARNA
Oluşturulma Tarihi: Kasım 06, 2010 00:00
Eik Braun Ottosen normal biri değil. Bunu yalnızca fosforlu turuncu botlarına bakarak söylemiyorum. Her halinden belli. 30 yaşında ama inanılmaz yaratıcı. Ürettiği kar botlarının eğlenceli yanını vurgulamak için onlara Rubber Duck yani plastik ördek adını verecek kadar akılcı. Lindsay Lohan, Sienna Miller ve Hillary Duff, Paris Hilton hatta Obama’nın kızlarının giydiği Rubber Duck’ın hikayesini yaratıcısından dinledik
Rubber Duck’ın doğuşu, markanın yaratıcısı Eik Braun Ottosen’in çocukluk anılarına dayanıyor: “Annem hemşire, babam doktor. İnsanları iyileştiriyorlar. Ben de insanları mutlu eden bir marka yaratmak, mutlu çalışanları olan bir şirketim olsun istedim. Felsefem önce gülelim eğlenelim, sonra iş yapalım. Yapmasak da önemli değil, sadece eğlenmek istiyorum. Amacım çok para kazanmak değil; çok eğlenmek.”
Ottosen ‘beni korurlardı’ diye çocukluğundan hatırladığı kış botlarını hafif, eğlenceli ve renkli bir anlayışla 2005’te yeniden tasarladı. Henüz 25 yaşındaydı ve ekonomi okumuştu. Cebine o güne kadar modellikten kazanıp biriktirdiği 10 bin doları koyarak tasarımlarını ürettirmeye Çin’e gitti. En fazla adedi en ucuza üretecek fabrikayı bulmak için o şehir senin bu kasaba benim, trenlerde tavuklarla birlikte dolaştı. Nihayet 600 kar botuyla Danimarka’ya geri döndü. Aralık ayıydı ve kar botunun sezonu bitmek üzereydi.
ÜÇ GÜNDE HEPSİ TÜKENDİ
Bir hafta boyunca bildiği tüm mağazaları üç tur dolaşarak botlarını satmaları için ikna etmeye çalıştı. Sonunda, “Para istemiyorum, satarsa verirsiniz” diyerek botları üç farklı mağazaya yığdı. İnanması güç ama üç gün içinde hepsi tükendi. Botların nostaljik modelleri ve rengarenk oluşları herkesin ilgisini çekmişti. Şubat’ta yine Danimarka’da ilk fuarına katıldı. İkinci gün altı metrekarelik standın önünde kuyruk oldu. Renkli, konforlu, sevimli ve basit tasarımlı Rubber Duck’ları herkes çok sevmişti.
“Şu anda 30 ülkede satılıyor. Kar botu diyorlar ama şehirde de giyiliyor. Yüzde 75 müşterimiz kadın, yüzde yirmi çocuk ve maalesef yüzde 5 erkek” diye anlatıyor yaratıcısı.
Ottosen kaliteyi zamanla oturttuğunu itiraf ediyor. İlk botlarını bir liraya mal ediyorsa şimdikileri beş liraya mal ediyor. Yine de “30 santim karda sekiz saat yürürseniz su geçirebilir” diyecek kadar samimi. İddialı olduğu asıl konu eğlence. Müşterisiyle bir bağ kurduğuna inanıyor. İmaj fotoğraflarında gençleri eğlenip şakalaşırken görüntülüyor. Hâlâ bütün tasarımlarını kendi yapıyor. Her sezon en az 15 yeni model ekliyor. Kapalıçarşı ve Boğaz’dan büyük ilham aldığını, seneye kesin bir İstanbul koleksiyonu tasarlayacağını söylüyor. Rubber Duck’ın çirkin olduğuna katılmıyor: “Sizce bir ördek yavrusu ne kadar çirkin olabilir?” Botların seksi olmadığını söylediğimde, bilgisayarını açarak sevgilisiyle çektirdikleri çıplak fotoğraflarını gösteriyor. Tabii ki ayaklarında Rubber Duck’lar var. Bu adam deli demiştim değil mi?