Siyah takımlarım Beymen spor takımlarım Cacharel spor kıyafetlerim Polo

Güncelleme Tarihi:

Siyah takımlarım Beymen spor takımlarım Cacharel spor kıyafetlerim Polo
Oluşturulma Tarihi: Temmuz 31, 2011 00:00

Selman Okumuş (34) 14 yıldır imam. İşletme ve ilahiyat okudu. Üstüne yüksek lisans yaptı. İleri derecede İngilizce biliyor. Kendine iyi bakıyor. Marka takımlar giyip, parfüm kullanıyor. Güneş gözlüğünü takıp bisiklete biniyor

Kuran okumaya nasıl başladınız?
- İstanbul’da, Sultanahmet’te doğdum. Dört erkek kardeşiz. Babam cami imamıydı. Dört kardeş de hafızız ama ayrıca farklı bölümlerde de eğitim aldık. Abim sosyoloji, kardeşim iktisat fakültesinde doktora yaptı. En ufak kardeşim sinema televizyon mezunu. Ben de Marmara Üniversitesi’nde işletme ve ilahiyat okuyup iki alanda da master yaptım.

Neden işletme seçtiniz?
- Babam liseden sonra Kuran’ı Kerim ezberini unutmamak kaydıyla istediğimiz bölümde okumamız konusunda bizi özgür bıraktı. Bir cemaatin, arkasından kaç cemaat getireceğini, nasıl artacağını, kaç insanı ağırlayabilirim gibi bilgileri işimde uyguluyorum.

Alışılmış imam imajından farklısınız...
- Zihnimizde hep Türk filmlerindeki imam tiplemesi var. Sakal bırakmak elbette sünnettir ancak biz dünya gençleriyle bir arada olmaya çalışıyoruz. Şu an gencim. Allah nasip ederse benim de yaşlanınca sakallarım olacak. Türk filmlerindeki tiplemeler hiç hoş değildi. İmam olmayan, ağzı burnu birbirine girmiş figüranlar, gayet bakımsız, cüppesi en adi kumaştan ve ütüsüz, düzensiz sarılmış bir sargı beziyle imam tiplemesi... Konuşmaları bozuk, insanların dalga geçtiği... Herkesin zihninde farklı bir tipleme var. Ön yargısız bir şeyleri paylaşmak adına böyle hizmet ediyoruz.

Bakımlı olmak için neler yapıyorsunuz?
- Peygamberimiz “ey uyarıcı ayağa kalk namaz kıl, kurban kes ve elbiseni temiz tut” diyor. İmamlar her gün mihrapta toplumun her kesmine hitap ediyor. Babam da örnek aldığım isimlerin başında. Bize takım elbise alışkanlığını küçük yaşlarda verdi. Yüzde 90 takım elbiseyle dolaşırım. Kuaföre de gidiyorum.

Modayı ve markaları takip eder misiniz?
- Modanın merkezindeyiz. Yarım günlük sakalla çıksam cemaat beni uyarır. Bana yakışmayanı dünyanın en iyi markası da olsa giymem. Siyah takımlarımı Beymen’den, spor takımlarımı Cacharel’den, spor kıyafetlerimi Polo ve Ramsey’den alıyorum.

GÖZLÜĞÜMÜ TAKARIM KİMSE BENİ TANIMAZ

Kaç takım elbiseniz var?

- Çabuk eskiyorlar. Koleksiyoner bir abim var şöyle der: “Neyi verdiysem yeni, yerine geldi yenisi. Neyi bıraktıysa geri, olduğu yerde çürüdü gitti.”

Saçlarınıza jöle mi yoksa limon mu sürüyorsunuz?
- Jöle saçı döküyor (Gülüyor).

Parfüm olarak ne kullanıyorsunuz?
- İsmi Dellal... Türkiye’de olmadığı için anlamadın değil mi? Suudi Arabistan’dan aldım.

Cildiniz çok parlak görünüyor, özel bir bakım yapıyor musunuz?
- Sadece after shave kullanıyorum. Az yiyorum. Ekmek yememeye çalışıyorum. Bugünlerde bisikletle tur atmayı da seviyorum. Güneş gözlüğümü takıyorum kimse beni tanımıyor.

Kadın hayranlarınız varmış...
- Vallahi ben bilmiyorum. Olsa evlenirdik bugüne kadar. Bak hâlâ bekârız.

Yakın arkadaşlarınız da size “Hocam” diye mi hitap eder?
- O muhabbet ve samimiyet derecesine göre. Önce “Hocam” sonra “Hacı abi” derler. Bu arada moda olmuş, zaten herkes birbirine “hocam” diye hitap ediyor.

KURŞUN DİŞLERİMİ KIRDI

Bir ramazan ayıydı. 2002’de Fatih Camii’nde Mukabele okuduk. Çıkışta arabanın içinde oturup Kur’an dinliyordum. Birden insanların sesleri duyuldu: “Kaçıyor yakalayın” diye bağırıyorlardı. Ben de hırsız zannedip arabayla adamı takibe başladım. Kucağında bir çanta vardı. Yakaladım. Arabadan inip yumruk attım. Elinde silah vardı. Ateş etti. Kurşun karnımdan girdi arkadan çıktı. Ayağa kalktı silahı beynime tuttu. “Allah rızası için vurma” dedim. İki saniye sonra yeniden ateşledi. Kurşun beynime gidecekken ağzımdan girdi dişlerimi kırdı, dilimi kopardı... Hastaneye kaldırılmışım. Ağır yaralanmıştım, hiç yaşama şansım yoktu. İnsanların dualarıyla hayata döndüm. 14 gün sonra yürüyerek hastaneden çıktım. Şimdi o günle alakalı hiçbir acı hatırlamıyorum.

BÜTÜN RAMAZAN BOYUNCA EKRANDA

Star TV’de hafta içi her gün 11.00-12.30 arasında yayınlanacak programda Kuran’ı Kerim’in belli sûreleri okunacak, bu sûrelerin ne zaman ve nerede indiği, neleri içerdiği açıklanırken Türkçe meali de aynı anda ekranda olacak. Türkiye’nin ve İstanbul’un çeşitli camilerinde görev yapan hafızların da kasideleriyle katılacağı Mukabele’nin ikinci bölümündeyse, okunan sûrelerin içerikleri, peygamberlerin hayatlarından kesitler anlatılacak. Programda ayrıca nazar, hurafe, cennet, cehennem, dini nikâh, cinler, istihare gibi merak edilen konulara ilişkin sorular da cevaplandırılacak.
Haberle ilgili daha fazlası:

BAKMADAN GEÇME!