Güncelleme Tarihi:
* “Siyah Beyaz Yıllar” projesi kimin fikriydi?
Hakan Aysev: Ümit’le ikimizin... Biz çok yakın arkadaşız. Yaklaşık dört ay önce, Küba-Havana’ya gitmiştik. Bir akşam otele dönüyoruz. Che Guevara ve Castro’nun devrim yaptığı kapıdan girerken bana bir hâl geldi. Bizim de böyle önemli bir şey yapmamız gerektiğini hissettim. O an Ümit’e döndüm, “Sen anlatmalısın, ben de şarkı söylemeliyim” dedim.
Ümit Zileli: Ben de o an düşündüm; Hakan operacı, bense gazeteciyim. Birlikte ne yapabiliriz ki?
Hakan: Bu konuda ne yapabileceğimizi düşünürken Ümit’in aklına “Türk filmi aşkları” projesi geldi.
* Neden Türk filmi aşkları?
Ümit: Bir akşam televizyonda siyah beyaz bir Türk filmine denk geldim. Türk filmlerini de çok severim. Bu konuda kitap yazabilecek kadar ilgiliyimdir. Neyse, izlediğim, 60’ların başında çekilmiş bir filmdi. Bir anda farkına vardım ki o filmde oynayanların hepsi ölmüş. İçim cız etti. Hepsi çocukluğumuzun kahramanlarıydı. “Yazık değil mi, ne kadar kolay tüketiyoruz” dedim kendi kendime. Ve “Benim Sinemalarım” diye bir kitap yazmaya karar verdim. Sadece kendi izlediğim filmlerden yola çıkarak yazacağım bir kitap olacaktı bu. Bir Türk filmi antropolojisi ama o zamanki hayatı, insanları her yönüyle anlatacak... İlk 100 sayfayı çok hızlı bir şekilde yazdım. Sonra durdum. Çünkü bunun yanında uğraştığım birçok işim vardı. Birden müzikal projesi aklıma geldi. O an bir kağıda 27 tane şarkı ismi yazdım. Bu şarkıların da ortak özelliği; hepsinin Türk filmlerine isimlerini vermiş olması. Aklıma gelen ilk şarkı “Beklenen Şarkı”ydı. Ben müzikalde o dönemi, aşkları anlatayım dedim ve bunu kabataslak yazdım. Projeyi Hakan’a anlatınca uçtu!
Hakan: Hâlâ da konamadım! (Gülüyor) Ben, yıllardan beri yurtdışında dünyanın en büyük müzik merkezlerinde başroldeydim. Hayatım operayla geçti. Ama ben gerçekten çok oryantal ruhlu bir adamım. Dünyanın bir ucundaki ülkelerde opera söylerken hep yüreğimde küçük melodiler vardı. “Senede Bir Gün”, “Sevemez Kimse Seni”, “Artık Sevmeyeceğim”... Hep bu şarkıları söyleme özlemi vardı içimde. Türkiye’ye geldiğimden beri birçok şeyi deniyorum. Rock opera, pop opera yaptım, sanat müziğini operayla karıştırdım. Yıllardır hayalimdeki olayı doğru bir şekilde, doğru projeyle insanlara sunma şansını bekliyordum. Bu proje de o anlamda biçilmiş kaftan oldu. Burada önemli olan nokta; arkadaşlığımızın böyle bir projeyi doğurması. Herkesin etkilendiği bir müzikal olmasının nedeni bu. Biz sadece iş olarak düşünseydik, proje bu kadar başarılı olmazdı.
KIZIM BİZE “EDİ İLE BÜDÜ” DEDİ
* Siz ilk sahnenize koltuk değnekleriyle çıkmışsınız...
Ümit: Evet, ben sağ ayağımı kırmıştım. Hakan da sağ ayağından ameliyat oldu. Biz de merak ediyorduk nasıl bir şey olacak diye. Caddebostan Kültür Merkezi’nde sahne aldık. İçerisi tıklım tıklımdı. Kimse ayağımı kırdığımı bilmiyordu. Sahneye koltuk değnekleriyle çıktım. Ayağımı kırdığımı söyledim; “Asıl sürpriz arkada” dedim.
Hakan: Ben de iki değnekle geldim. Herkes şaka zannetti. Ama değildi; ben de çok önemli bir diz operasyonu geçirmiştim. Ama bu da bence başka bir güzellik oldu.
Ümit: Benim kızım bize baktı, “Edi ile Büdü” dedi!
* Şimdiye kadar toplam kaç gösteri sahnelediniz?
Hakan: Üç gösteri yaptık. 16 Nisan’da Kartal’da Hasan Ali Yücel Kültür Merkezi’nde, 17 Nisan’da da Kozyatağı Gösteri Merkezi’nde olacağız. Sonrasında 35 konseri kapsayan bir Türkiye turnesi yapmayı planlıyoruz. Mümkünse Türkiye’de ayak basmadık toprak bırakmayacağız. Özellikle gösteriyi Anadolu’ya yaymayı
çok istiyoruz.
* Siz eski şarkılardan oluşan bir albüm yapsaydınız, belki de bu kadar ses getirmeyecekti...
Hakan: Kesinlikle.
EN ETKİLEYİCİ FİLM SENEDE BİR GÜN
* Gösteriye gelenlerin yaş ortalaması kaç?
Hakan: 7’den 70’e herkes geliyor.
* Sizin en sevdiğiniz Türk filmi aşkı hangisiydi?
Ümit: Ben Kartal Tibet ve Selda Alkor’un rol aldığı “Senede Bir Gün” filminde çok ağlamıştım.
Hakan: Ben de “Senede Bir Gün” diyorum. Her sene aynı gün, aynı ağacın altında buluşuyorlar. Umutsuz bir aşk. En sonunda öldükten sonra buluşuyorlar. Benim için de en etkileyicisi o.
* Ümit Bey, bahsettiğiniz kitabı çıkaracak mısınız?
Ümit: Mutlaka.
Hakan: Gösterilerden fırsat bulursa yapacak. Gösterilere gelenler de kitabı almak isteyeceklerdir mutlaka.
BU PROJENİN DEVAMI GELECEK
Bu projenin devamı gelir mi?
Ümit: Biz daha işe başlarken devamı olması gerektiğini düşündük. Eylül gibi de “Arabesk Aşklar” ve “Türkülerle Aşklar” müzikallerimizi yapacağız.
Hakan: İçine biraz Hollywood aşkları katmayı düşünüyoruz. Türkiye’de daha önce böyle bir şey yapılmadı, ilk biz yapıyoruz. Bunun da onuru, gururu başka bir şey.
SEYİRCİ BİZİ ŞAŞIRTTI
“Siyah Beyaz Yıllar”a ilgi nasıl?
Hakan: İnsanlar üç saat boyunca nefeslerini tutarak, yerlerinden hiç kalkmadan dinlediler, coşkuyla alkışladılar. Bizi bile şaşırttılar. Çok uzun zamandan beri dizi patlaması var, müzik piyasasında neredeyse hiçbir şey kalmadı. İyi koordine edilmiş, altyapısı iyi bir şeyler dinlemeyi gerçekten özlemişler.