OluÅŸturulma Tarihi: Temmuz 24, 2005 00:00
Resim, değerlendirme kriterleriyle karışık bir sanat kolu. Bazen şöhret, sanat gücünden önce geliyor. ‘Ressam babası mı veya başkaları mı hazırlıyor bu tabloları’ dedikodusu sürerken dahi Marla imzalı eserler boyası kurumadan satılıyor. Dört yaşındaki çocuğun boyundan büyük tabloları için Amerika dışından dahi sipariş veren 200 kadar alıcı sıra bekliyor.MADISON Avenue, New York’un sanat galerilerinin sıralandığı cadde. Klasikten pop-art’a hemen hemen tüm sanat akımlarına ait tabloları bu caddede bulmak mümkün. Bazı galerilerde ise Avrupa kökenli antikalar, ev aksesuarları da var.Amerikalı bir işadamına ‘Galeri vitrininde, çamur lekeleri kurumuş eğri büğrü bir kaldırım taşını kadife kumaş üstünde teşhir etseler gün batmadan satılır’ dediğimde fazlaca düşünmeden ‘Bir özelliği olsa gerek diye satın alan çıkar’ yanıtını verdi. İlginç yaklaşım, zekice sunuşla değeri olsun olmasın her malı pazarlamak mümkün Amerika’da. Açıkgöz üçkağıtçılar için son durak bu ülke.*EKRANDA, Marla Olmstead’in hikayesini takip ederken Hollywood’da yaşamdan alınan örneklerle senaryosuz
film çevrilebileceÄŸine bir kere daha aklım yattı.Dört yaşındaki Marla, kısa tanımlamayla ‘Yüksük boyu Picasso’. New York sayfiyesi Binghamton’da yaÅŸayan küçük kız, üç yaşından beri soyut-ekspresyonist resimler çiziyor.Bir aile dostu, Marla’nın ilk tablosunu iÅŸlettiÄŸi kahvehaneye astığında bir müşteri satın almak istemiÅŸ. Lokantacı, fiyatı 250 dolar deyince tablo anında el deÄŸiÅŸtirmiÅŸ. Amatör ressam babası çalışırken ‘Ver bana, ver bana’ diyerek elinden fırçasını alıp üç yaşında kanvas başına geçen Marla’nın hikayesi böyle baÅŸlıyor.Kentte galeri sahibi Anthony Brunelli, küçük çocuÄŸun resimlerini görünce ailesine ‘Bu yaÅŸta hiçbir çocuk böyle resim yapamaz. Evinizde bir deha var’ diye ÅŸaÅŸkınlığını dile getiriyor. Brunelli, Marla’nın temsilciÄŸini üstleniyor.Medya konuya ilgi gösteriyor. Marla’nın şöhreti New York dışına yayılırken, eleÅŸtirmenler tabloları ünlü ekspresyonist Pollack, modern usta Kandinsky’nin eserleriyle kıyaslamaya baÅŸlıyor.Kısa zamanda tabloları 300 bin doları aÅŸkın satış yapıyor. Eserlerini nefes kesici bulan koleksiyoncular, etiket fiyatı 24 bin doları pazarlıksız ödüyorlar.Çocuk psikologu Ellen Winner, ‘Resimler bir harika. Rahatça New York Modern Sanat Müzesi’nde (MoMA) sergilenebilir’ diye konuÅŸuyor.*THE New York Times (NYT) gazetesinde bir röportaj, ardından CBS, NBC gibi televizyon kanallarında özel programlar yayınlanırken ’Yüksük Boyu Picasso’nun inanılırlığına gölge düşüyor.60 Minutes II sunucusu Charlie Rose, Marla’yı kanvasta çalışırken görüntülemek istiyor. Çünkü ailesi dışında Marla’yı kanvasta çalışırken gören yok. Babası Mark ‘Kızım mahcup tabiatlı. Kameralardan rahatsız oluyor’ itirazıyla çekime karşı çıkıyor. Sonradan fikir deÄŸiÅŸtiriyor. Saklı kameralarla Marla’nın çalışması filme çekiliyor. Ressam baba, 4 buçuk saatlik film sırasında ‘Kırmızı boyayı kullan. Beni sinirlendiriyorsun’ gibi çıkışlarda bulunuyor. Filmi inceleyen psikolog Winner fikir deÄŸiÅŸtiriyor: ‘Fena deÄŸil ama deha eseri sayılmaz. Bu yaÅŸtaki çocukların yapabileceÄŸi düzeyde.’Baba Mark, eleÅŸtirilere karşı savunmaya geçiyor: ‘Biz gergin ve tedirgin idik. Marla olumsuz ÅŸekilde etkilendi. Çekim dışında kızımız baÅŸka kanvaslarda da çalıştı. Hepsi nefis eserler.’Marla’nın gizli çekim sırasında hazırladığı tablo Kaliforniya’da bir sergide 9 bin dolara müşteri buluyor.*RESÄ°M, deÄŸerlendirme kriterleriyle karışık bir sanat kolu. Bazen şöhret, sanat gücünden önce geliyor. ‘Ressam babası mı veya baÅŸkaları mı hazırlıyor bu tabloları’ dedikodusu sürerken dahi Marla imzalı eserler boyası kurumadan satılıyor. Dört yaşındaki çocuÄŸun boyundan büyük tabloları için Amerika dışından dahi sipariÅŸ veren 200 kadar alıcı sıra bekliyor.Marla, ilkokula gitmeden banka hesabına milyonlarca dolar para yatırılacak. Deha olup olmadığı tartışılan kız çocuÄŸun gerçek sanat deÄŸerinin ortaya çıkması zaman alacak. Ama Hollywood’un ÅŸimdiden konuya el atması büyük olasılık.*ŞÖHRETLE servetin atbaşı gittiÄŸi Amerika’da sahtekarlığın sınırı yok. Üçkağıtçılığın dik alasını yürütenler çoÄŸunlukla banker, sanayici, üst düzey kamu yöneticisi gibi toplumun tepesindeki kiÅŸiler.New York’ta yoksullara hizmet veren Medicaid sigorta programının 45 milyar dolarlık fonuna göz dikenler de tıp sektöründe.NYT’ın bir araÅŸtırma raporuna göre bir kadın dişçi Medicaid’i dolandırmadaki becerisiyle kesin ‘Guinness Rekorlar Kitabı’na geçecek. Dolly Rosen adlı New Yorklu dişçinin yoksullar sigortasından üç yılda saÄŸladığı haksız kazanç, 7 milyon doları aÅŸkın. Bu meblaÄŸ Medicaid sigortasını kabul eden 50 bin dişçi-doktor arasında en yüksek olanı. Dişçi Dolly, 2003 Eylül’ünde bir günde 991, ay boyunca 9 bin 500 hastaya diÅŸ bakımı yaptığını öne sürerek sigortayı 725 bin dolar dolandırdığı için tevkif edildi. Cezaevine giderken ‘Masumum’ diyen Dolly Rosen’in mahkemede kendisini nasıl savunacağını çok merak ediyorum.Â
button