Güncelleme Tarihi:
Ünlü müzisyen, InStyle dergisine verdiği röportajda yeni bir aşkın sinyalini verdi: “Şıpsevdi bir adam değilim, eğer aşık olduysam o ilişki sürer. Ve aşk anlamında bahar öncesi birtakım kıpırtılar var.”
Şu sıralar gündeminizde ne var?
- Yeni taşındığım evim, gündemimin ilk sırasında... Şu sıralar en büyük ilham kaynağım tüm şehri gördüğüm, gece ve ışıkla baş başa kalabildiğim manzaram.
Kariyerinizde “dönüm noktası” diye tabir edebileceğiniz bir an var mı?
- St. Benoit Fransız Lisesi’yle beraber gittiğim konservatuvarın klasik piyano bölümünü terk edip, okulun pop orkestrasını kurmam... Kalıplar içindeki klasik müziğe karşı çıkıp pop müzikte kendi şarkı sözlerimi yazmam. Müziğimi yapmam benim için bir dönüm noktası oldu. İkincisi de çok önemli isimlere aranje yaparken “Artık kendi şarkılarımı yazacağım” deyip, Türkiye’nin en büyük isimlerinin yanından ayrılarak kendi dünyamı kurmam...
Ama sanki yıllardır sahnedeymişsiniz gibi geliyor bize... Bunu sık duyuyor olmalısınız...
- Ben hep ailenin starı olarak görülmüştüm. O yüzden -en azından kendi adıma- bir anda ön plana çıkmam gibi bir şey söz konusu değil. 5 yaşında nasılsam, şimdi 29 yaşında da aynıyım. Başka şarkıcılara şarkı vererek eserlerimi üç beş kişi ile paylaşırken, bir anda milyonlarla paylaşmaya başladım. Bu tabii adrenalini artıran bir olay.
BİR NUMARALI FAN’IM ANNEMDİR
Müzisyen bir ailede büyümek nasıl bir deneyimdi?
- Babam resmidir müzik konusunda ama çantasında, bavulunda CD’lerimi bulduğum olmuştur. Annem zaten bir numaralı fan’ım... “Fan kulübümün başkanı” diyorum ben ona. Günün birinde pavyonda da şarkı söylesem, annem her zaman benim bir numaralı fan’ım olarak kalacak. Ablam ise klasik müzik piyanisti ve öğretmen... Oldukça cool’dur, ben ona “prenses” diyorum. Çok özel bir kızdır. Küçükken, Micheal Jackson taklidi yapardım, şapkamı attığımda annem çığlıklar içerisinde, fan’ımmış gibi üstüme atlardı. Babam yine “İnanamıyorum size!” derdi.
Üyeleri 150 bin’e varan, inanılmaz bir hayran kitleniz var. Bu kadar ilgi ve sevgiyle nasıl başa çıkıyorsunuz?
- Türkiye’nin en çılgın ve en çok sahiplenen fan kulübü herhalde SAFC... Onlara ben “can kulübü” diyorum çünkü her nefesimde benimleler. Bu 150 bin kişinin özellikle bin kişilik kısmı gün içerisinde beni neredeyse hiç yalnız bırakmıyor. Bence fan kulübe sahip olmak, gerçek anlamda bir güç sağlıyor ve bu insana yeni şeyler üretmek için inanılmaz bir enerji veriyor.
YERE ŞİŞE DÜŞSE NOTASINI ÇIKARIRIM
Sinan Akçıl’ı kadın şarkıcıların gözünde “biricik” yapan nedir?
- (Gülüyor) Hepsi benim için ayrı ayrı çok özel olan kadınların bana verdiği değerin karşılığını, benim de onlara davranışlarımla veya müzikal anlamda vermem... Hiçbirine hayatımın herhangi bir döneminde saygıda kusur etmemem...
Hiperaktif bir yapınız var, sizi ne dinlendirir?
- Her şey kapalıyken, 15 saatlik deliksiz uyku dinlendirir beni. Bir de sanırım müzik dinlememek... Çünkü Tanrı bana cam şişe yere düştüğü anda bile onun notasını verebilecek bir kulak vermiş, o yüzden kafamda sürekli nota yazıyorum.
Renkli pantolon denince akla siz geliyorsunuz. Giyinirken dikkat çekmeyi sever misiniz?
- Giderek giyim konusunda tabularımı yıkmaya başladım. Mesela renkli pantolonu bir giydim, herkes renkli pantolonları sevmeye başladı. Ama dikkat çeken bir tip olduğum için aşırı cart renklerden kaçındığımı söyleyebilirim.
KENDİNE FAZLA ÖZENEN KADIN ÇEKİCİ OLMUYOR
Size göre bir kadında “çekici” ve “itici” olan detaylar nelerdir?
- Bir kadının kendine fazla özenmesi beni rahatsız eder. Sekiz saat kuaförde kalacağına sekiz dakikada kendi eliyle topladığı saçı bana daha seksi gelir. Kadınların çoğu farkında değil ama dolaptan rastgele seçtikleri bir jean ve bir tişörtle her zaman daha seksiler. Bir de iyi seçilmiş bir topuklu ayakkabı, bence kadını çekici kılan detaylardan...
Peki, bir kadında neler ilginizi çeker?
- Herhangi bir hareketi, bakışı, konuşması, konu derinleştikçe de hayatının hikayesi... Kendi ayakları üzerinde durmayı başarmış bir kadınsa, benim daha çok ilgimi çekiyor açıkçası.
AŞK ANLAMINDA BAZI KIPIRTILAR VAR
Aşık olduğunuzu nasıl anlarsınız?
- Bulunduğum ortam bana tat vermiyor ve illa o kişiyle olmak istiyorsam, aşık olmuşumdur, geçmiş olsun! Eğer o kişinin yanında da başka ortamları düşünüyorsam, o zaman da karşı tarafa geçmiş olsun!
Aşık olduğunuzda nasıl bir adam oluyorsunuz?
- Eğer aşıksam tüm fedakarlığım ve her türlü duygumu, ruhumu, sanatsal gücümü karşı taraf için kullanırım ve üzerinden yıllar geçse dahi bundan pişmanlık duymam, “İyi ki yapmışım” derim. Eğer aşıksam sonuna kadar giderim, her zaman da karşılıklı olarak birbirimiz için unutulmaz olarak kalırız. Şıpsevdi bir adam değilim, eğer aşık olduysam o ilişki sürer.
Bu aralar aşık mısınız?
- Şöyle söyleyeyim; bahar öncesi birtakım kıpırtılar var.
ÜNLÜ KADINLAR ONUN HAKKINDA NE DÜŞÜNÜYOR?
* HANDE YENER: Bence Sinan seçilmiş biri... Tanıştığınız an bunu hissetmeniz, görmeniz mümkün. Hiperaktif ve çok disiplinli olmasının yanı sıra hem duygusal hem de çok eğlenceli bir müzik adamı. Herhalde şu hayatta onun etkileyemeyeceği hiç kimse yoktur. Büyülü notaları, sözleri gibi kişiliği ve kalbi de çok samimi, sıcak ve sıra dışıdır.
* İZEL: Sinan’ın mesleki başarısını gururla izliyor ve hiç şaşırmıyorum. Onun heyecanı sadece kendisine değil etrafındakilere ve çalıştığı şarkıcılara da yetip zirveye birlikte çıkacak kadar büyüktür. Sinan duygusal, vefalı biridir. Dost olarak da insanın ihtiyaç halinde sadece camı kırması yeterlidir.
* ZİYNET SALİ: Sinan’ın müzisyenliğinden önce arkadaşlığı, dostluğu, heyecanı ve hayal dünyası çok eğlenceli. Ama bir o kadar da duygusaldır. Onun çok temiz, çocuksu bir yönü var. Yapmış olduğu çalışmalar zaten ortada, çok fazla seveni oluştu... Sinan kalbinin temizliği, inancı ve azmi ile her şeyi başarabilecek biri.