Güncelleme Tarihi:
SINAV
Yön: Ömer Faruk Sorak
Oyn: İsmail Hacıoğlu, Hümeyra, Altan Erkekli, Güven Kıraç
Tür: Komedi
Süre: 120 dk.
Sınav denen şey öncelikle mutlaka heyecanlandırır, sonrasında ise ya güldürür ya da ağlatır.
Her sınavın, özellikle de çoktan seçmeli olanların, sonu bilinmeyen bir macera olduğunu söylemeye gerek yok herhalde.
İşte Ömer Faruk Sorak’ın Sınav’ı da böyle bir şey.
Hüzünlendiren ama çoğu zaman da güldüren sürükleyici bir macera.
Dillere pelesenk olmuş, ÖSS’ye hazırlanan öğrenci-yarış atı benzetmesi filmin daha ilk sahnelerinde perdeye yansıyor.
Hipodromda çekilmiş sahnelerle sınava hazırlanan öğrenciler arasına bir köprü olmuş film.
Oldukça hızlı temposu olan bir klibi andıran bu açılışın ardından sıra öğrencileri ve okulu tanımaya geliyor.
GÜVEN KIRAÇ İŞİNİ BİLİR
Aile baskısı, gelecek kaygısı, biraz da kolayı tercih etme nedeniyle okuldaki yazılı sorularını ele geçirmekle başladıkları işin dozunu kaçıracak bir grup öğrenci var karşımızda: Annesiyle yaşayan ve evi geçindirmek için çalışmak zorunda kalan Mert (İsmail Hacıoğlu), komiser babasının sert nutuklarından illallah demiş olan Sinan (Yağmur Atacan), anne babasının sürekli kavga etmesine tembelliğinin neden olduğunu düşünen Gamze (Rüya Önal), tıp okuması için baskı yapıldığı halde gitarını elinden düşürmeyen, sınıfın en dürüst öğrencisi Kaan (Caner Özyurtlu) ve bir aşiret çocuğu olan Uluç (Volkan Demirok).
Bu beş gencin de ortak özelliği okulla ve sınavlarla aralarının pek iyi olmaması.
Kol kırığını bahane edip, alçısına kopya yazarak bir efsane haline gelen Levent Lemi (ki bu rolde filmin sürpriz ismini izliyoruz, gidince kim olduğunu görürsünüz)) idol ve rol modeli olarak görmeleri de buradan kaynaklanıyor.
Bu gençlerin eğitim sistemine inanmamaları için gereken her şey okulda mevcut. Bunların başında da okul müdürü Rafet (Güven Kıraç) var zaten.
Pek çok dizi ya da filmde ille de bulundurulan işini bilir müdür tiplemesi Güven Kıraç sayesinde bir klişe olarak anılmaktan kurtulup, filmin en eğlenceli adamı haline gelivermiş.
Her rolün altından başarıyla kalkmasını bilen oyunculardan olan Kıraç, burada da söyledikleri bir yana hal, davranış, mimik, ses tonu ve tikiyle de güldürüyor izleyeni.
İSMAİL HACIOĞLU MÜKEMMEL
Okuldan ev ortamlarına geçen sahnelerde gençlerin aileleriyle tanışıyoruz. Ömer Faruk bu geçişlerde farklı renk skalaları kullanarak hem estetik hem de anlam açısından filme çok şey katmış.
Yemek masasında aile meclisinin toplandığı sahnelerde gençlerin yüzüne yaklaştırılan kamera da onların çaresizliğinin büyüteç altına alınmasını sağlıyor.
Bu noktada genç oyuncuların başarılı performanslarını da atlamamak gerek. Özellikle İsmail Hacıoğlu ve Caner Özyurtlu mükemmeller. Hacıoğlu, buradaki performansıyla yıllar önce aldığı Altın Portakal’ın ne kadar doğru yere gittiğini herkese gösteriyor.
Kısa rolleri olan Hümeyra, Altan Erkekli, Zafer Algöz gibi oyuncular renk kattıkları filmi daha da yukarılara taşıyorlar.
Sınav’ın en zayıf halkalarından biri fazla idealist, aynı zamanda buz gibi soğuk ve yapmacık duran müdür yardımcısı Zeynep. Filmde doğruları, olması gerekeni temsil ediyor belki, ama bu haliyle izleyiciyi ikna etmesi çok zor.
Van Damme’ın varlığı tabii ki filme renk katmış. Serinkanlı hırsız rolünde göründüğü sahnelere damgasını vuruyor. Bir Türk filminde rol almış olması hepimiz için hoş bir anı olarak kalacaktır.
MÜZİKLERE FAZLA YÜKLENİLMİŞ
Sınav’ın en önemli sorunu filmin bir türlü konuya girememesi. Gençler soruları çalmaya karar verene kadar uzuyor da uzuyor film.
Hırsızlık kararı alınıp, harekete geçildikten sonra ise toparlanıp, heyecan vermeye başlıyor.
Müzik kullanımı beni bazı yerlerde ciddi anlamda rahatsız etti. Yüksek volümlü ve çoğu yerde diyalogların bile üstüne çıkan müzikler, hızlı geçen sahnelerle birlikte bir süre sonra insanı yormaya başlıyor.
Kim bilir, Sınav’ı izleyecek genç izleyiciler benim kadar yorulmayacaktır belki!
Ama diyaloğun üzerine sözlü müzik kullanıldığı yerlere onların da şaşırıp, kalacağına eminim.
SİSTEM ELEŞTİRİSİ
Yukarıda bahsettiğim ufak tefek itirazlar bir yana, Sınav, detayları üzerine çok emek harcandığı belli olan bir film.
Kamera ve renk kullanımı, özenli sahne geçişleri, parlayan oyuncuları ve zeki esprileriyle izlenmesi gereken gençlik komedileri arasındaki yerini alıyor.
Sınav’ı, özellikle gençler beğenerek ve kendilerinden çok şey bularak izleyecektir.
Yapımcılar amaçlarının sadece ağlatıp güldüren, eğlendiren değil, aynı zamanda herkesin şikayet ettiği ama hakkında hiçbir şey yapılamayan öğrenci seçme sistemini eleştirmek olduğunu söylüyorlar.
Film, olur da, sistemi düzeltmeye yönelik girişimleri de tetiklerse ne âlâ.
HAFTANIN DİĞER FİLMLERİ
HOKKABAZ
Yön: Ali Taner Baltacı-Cem Yılmaz
Oyn: Cem Yılmaz, Mazhar Alanson, Tuna Orhan
Tür: Komedi - Dram
Cem Yılmaz’ın sihri
Merakla beklenen Cem Yılmaz filmi Hokkabaz, 225 kopyayla Türkiye, 100 kopyayla da Avrupa’da vizyonda.
Cem Yılmaz filmde işine aşık, ama başarısız sihirbaz İskender’i canlandırıyor.
İskender İstanbul’da dikiş tutturamayınca çareyi kız kardeşinden ödünç aldığı karavanla turneye çıkmakta buluyor. Ancak bir sorun var. Karavanın içinde babası Sait de var. İskender, yanında yardımcısı Maradona, çatlak babası Sait’le birlikte yola koyuluyor ve işte asıl macera o zaman başlıyor.
Hokkabaz bir yol, bir aşk, bir baba oğul hikayesi. Gülme, ağlama, heyecanlanma, endişelenme, umutlanma gibi farklı duyguları izleyene ard arda tattırmayı başaran sıcak, samimi bir film.
İyi yazılmış, süper oynanmış, iyi yönetilmiş Hokkabaz’ı, Cem Yılmaz sinemasında bir zirve olarak nitelendirilebiliriz.
Sihirbaz Cem Yılmaz size bir seyirde çok şey yaşatacak.
İKLİMLER
Yön: Nuri Bilge Ceylan
Oyn: Ebru Ceylan, Nuri Bilge Ceylan, Nazan Kesal
Tür: Dram
Süre: 97 dk.
Fotoğraf gibi kareler
Nuri Bilge Ceylan’a 43. Antalya Altın Portakal film Festivali’nde En İyi Yönetmen Ödülü getiren ve bu yıl Cannes’da FIPRESCI Ödülü’nü alan İklimler vizyonda.
Nuri Bilge Ceylan’ın eşi Ebru Ceylan’la başrolleri paylaştığı film sorunlu bir ilişkiyi anlatıyor.
İklimler’i ağır tempolu filmlerden hoşlanmayanlara tavsiye etmek tabii ki güç.
Ancak film, satır aralarında gizli anlamları, her sahnede görebileceğiniz fotoğraf gibi kareleri, dingin, gerçekçi anlatımıyla uzun süre akılda kalıp, derin izler bırakabilecek yapıda.
Nuri Bilge Ceylan sinemasıyla ilişkilerin, aşkın ve insan doğasının derinliklerine inmek isteyenler kaçırmasın.
GRUDGE 2
GAREZ 2
Yön: Takashi Shimizu
Oyn: Sarah Michelle Gellar, Amber Tamblyn, Edison Chen
Tür: Korku-Gerilim-Dram
Tacize devam
Ju On adlı Japon korku filminin Hollywood versiyonu olan Garez’in ikincisi geldi. Devam filminde Sarah Michelle Gellar kısa bir rolle yine karşımızda. Bu kez asıl kurbanı Amber Tamblyn canlandırıyor.
Aubrey Davis (Tambyln), kız kardeşi Karen’ın (Gellar) Japonya’da bir hastanede olduğunu öğreniyor. Ve kız kardeşini esir almış doğaüstü güç tarafından o da taciz edilmeye başlıyor.
Yurtdışında olumlu eleştiriler almayan Garez 2’nin ilk filmin de gerisinde kaldığı söyleniyor.
TRANSİLVANYA
Yön: Tony Gatlif
Oyn: Birol Ünel, Asia Argento
Tür: Dram-Macera
Birol Ünel başrolde
Çingene kültürünü perdeye çok iyi taşıyan ünlü Fransız yönetmen Tony Gatlif, Trasilvanya ile tekrar Romanya’da.
Transilvanya’nın bizim için asıl önemi başrolünde Birol Ünel’in olması. Ünel, burada da kendisini üne kavuşturan Duvara Karşı’dakine benzer bir rolle çıkıyor karşımıza.
Transilvanya, deli dolu, akıllarına estiğini yapan, özgür ruhlu iki sevgilinin aşk, büyü, tutku, dans, müzik ve macerayla yoğrulmuş yolculuğunu anlatıyor.
Renkli ve eğlenceli bir anlatıma sahip olan filmin özellikle dansları ve müzikleriyle izleyenlere keyifli anlar geçirteceğine şüphe yok.
BARNYARD
PARTİ HAYVANLARI
Yön: Steve Oedekerk
Tür: Animasyon / Komedi
Süre: 90 dk.
Haftanın tek animasyonu
Parti Hayvanları çiftlikte yaşayan hayvanların hikayesini anlatan bir Nickelodeon animasyonu.Filmin merkezinde, çiftlikte asayişi sağlayan babasının gücünü yitirmesi üzerine sorumluluğu devralmak zorunda kalan Otis adlı inek var.
Barlarda şamata ve gırgırla geçen bir hayatı olan Otis, iş başa düşünce gerçeklerle yüzleşmek zorunda kalıyor. Çünkü çiftliği ele geçirmek isteyen çakalların harekete geçmesi an meselesi.
İzleyenleri 180 farklı karakterle tanıştıran Parti Hayvanları akılda kalacak, başarıyla kotarılmış animasyonlardan değil. Yine de bayram tatilinin tek animasyonu olduğunu hatırlatmakta fayda var.
THE WIND THAT SHAKES THE BARLEY
ÖZGÜRLÜK RÜZGARI
Yön: Ken Loach
Oyn: Cillian Murphy, Padraic Delaney
Tür: Dram
Süre: 127 dk.
Altın Palmiyeli IRA filmi
Özgürlük Rüzgarı haftanın en politik, aynı zamanda da en insancıl filmi.
Filmin bu yıl Cannes’da Altın Palmiye alması özellikle İngilizler’i kızdırmıştı. Çünkü Ken Loach’un filmi, IRA’nın (İrlanda Cumhuriyet Ordusu) hikayesini anlatırken İngilizler’in İrlandılar’a yaptıkları işkenceleri sakınmadan perdeye yansıtıyor.
Bağımsız İrlanda Cumhuriyeti’nin ve Kuzey İrlanda’nın ortaya çıkışıyla sonuçlanan olayları anlatan film, adanın henüz bir İngiliz kolonisi olduğu 1920’li yıllarda yaşananları konu alıyor.
İrlanda tarihini sıradan insanların mücadeleleri üzerinden anlatan Özgürlük Rüzgarı, adını şair Robert Dwyer Joyce’un sözlerini yazdığı bir İrlanda baladından almış.
İç acıtan sahneleri ve gerçekçi anlatımıyla yine etkileyici bir Ken Loach filmi var karşımızda. Kayıtsız kalmak olmaz.