Sinema tarihinin en etkili son sözleri
Güncelleme Tarihi:
Romanların veya filmlerin final sahneleri her zaman için önemlidir. Çünkü final sahnelerindeki görüntüler veya son sözler silinmez bir şekilde yer eder zihnimizde. İçinde bulunduğumuz senenin ‘Kazablanka’ filminin yapılışının 70. yılı olmasından yola çıkan İngiliz sinema eleştirmeni Philip French, sinema tarihinin en çarpıcı 10 finalini seçti.
2012, o ünlü Kazablanca filminin yapılışının ve Humphrey Bogart’ın Rich Blaine karakteriyle hafızalara kazınışının 70. yılı. Bu kadar zamanda film tam bir efsaneye dönüşürken, onunla ilgili muhtelif detaylar da bu efsaneyi besledi. Yıllar önce gittiğimiz Kazablanka’da her köşebaşında bir ‘Rick Bar’ görünce çok şaşırmış, bunun ticari bir numara olduğunu anlayınca da sinema adına üzülmüştük bir miktar.
Ancak Kazablanka’nın hafızalara kazınmasının sebebi sadece Humphrey Bogart’ın pardesüsü veya şapkası, yahut ‘Tekrar çal Sam’ deyişi ya da sigara içişindeki o melankolik hava değildi. Filmin son sahnesinde, polis şefi Louis Renault’ya (Claude Rains) dönerek, “Louis, bunun güzel bir dostluğun başlangıcı olduğunu düşünüyorum” cümlesini sarfetmesi de uzun süre konuşulmuştu. İngiltere’nin en iyi sinema eleştirmenlerinden biri olan sinema yazarı Philip French, The Observar’da, Kazablanka’nın 70. yılından ve o son sahneden yola çıkarak sinema tarihinin en etkili son sahneye sahip 10 filmini seçti.
İŞTE O FİLMLER
Kazablanka
(Michael Curtiz, 1942)
“Louis, bunun güzel bir dostluğun başlangıcı olduğunu düşünüyorum.”
Rüzgâr Gibi Geçti
(Victor Fleming, 1939)
Scarlet O’Hara (Vivien Leigh), Rhett Butler (Clark Gable’in ardından söylüyor) “Eve gidip onu geri getirmek için çareler düşüneceğim. Netice itibariyle yarın bir başka gündür.”
Bazıları
Sıcak Sever
(Billy Wilder, 1959)
Osgood Fielding (Joe Brown) kendi kendine konuşuyor: “Hiç kimse mükemmel değildir.”
King Kong
(Ernest Schoedsack, 1933)
New York’ta Empire State’in tepesinde bulunan King Kong, vurulmadan önce kendisine saldıran savaş uçaklarından birkaçını tutup parçalayınca Carl Denham (Robert Armstrong) tarafından söyleniyor: “Ah hayır, bunlar sadece uçak değildi, güzellik canavarı tarafından öldürülmüş şahane bir şeydi.”
Ön Sayfa
(Lewis Milestone, 1931)
Walter Burns (Adolphe Menjou) telefonda polise söylüyor: “Orospu çocuğu, saatimi çaldı...”
Küçük Sezar
(Mervyn LeRoy, 1931)
Rico’yu canlandıran Edward Robinson ölmeden önce kendi kendine fısıldıyor: “El insaf, Rico’nun sonu bu mu olmalı?”
Dr. Strangelove
(Stanley Kubrick, 1964)
Filmde diğer iki rolünün dışında tekerlekli sandalyeye mahkum Dr. Strangelove de canlandıran Peter Sellers söylüyor: “Führerim, yürüyebiliyorum!”
Çin Mahallesi
(Roman Polanski, 1974)
Noah Cross (John Huston), Jake Gittes’e (Jack Nicholson) söylüyor: “Boşver Jake, burası Çin Mahallesi!”
Malta Şahini
(John Huston, 1941)
Sam Spade (Humphrey Bogart), “Malta şahini nedir” sorusunu Shakespeare’den hareketle şöyle cevaplıyor: “Hayallerin yapıldığı madde!”
Olağan Şüpheliler
(Bryan Singer, 1995)
Verbat Kint (Kevin Spacey), Keyser Söze hakkında söylüyor şu sözleri ve arkasından da hem kendisi hem de senaryo yazarı Oscar alıyor: “Şeytanın yaptığı en büyük kurnazlık, bütün dünyaya mevcut olmladığını inandırmaktır.”