Sinema

Güncelleme Tarihi:

Sinema
Oluşturulma Tarihi: Ekim 19, 2007 00:00

Uzaylı virüsler dünyayı çok sevdi

The Invasion


Yön: Oliver Hirschbiegel

Oyn: Nicole Kidman, Daniel Craig, Jeffrey Wright, Jeremy Northam

Dallas’tan Washington’a kadar semaları aydınlatan devasa bir patlama, Patriot adlı uzay mekiğinin parçalanmasına ve ABD’nin üzerine yağmur gibi yağmasına neden olur. Yetkililer durumu kontrol altına almakta çabuk davransalar da, mekiğin enkazı üzerine bulaşmış bir maddeyle ilgili hikayeler yayılmaya başlar; Dünya atmosferine girerken ortaya çıkan aşırı ısıya dayanıklı bir maddedir bu. Ve ona ilk temas edenler ilk değişenlerdir... Tuhaf olaylar meydana gelmektedir. Salgın hastalık yayıldıkça, psikiyatr Carol hastalığa karşı kullanılan aşılamadan sorumlu olan kişilerin aslında çok daha korkunç bir şey yaymakta olduklarını keşfeder...

Daha önce 1956, 1978 ve 1993 yıllarında sinemaya uyarlanan Jack Finney’in ünlü bilimkurgu gerilimi Body Snatcher, tekrar beyazperdede... Deney ve Çöküş yapımlarıyla büyük yankı uyandırarak Hollywood’a transfer olan Alman yönetmen Oliver Hirschbiegel’in çektiği, oyuncu kadrosuyla göz kamaştıran İstila, ana öykü itibariyle orijinal romana sadık kalmasına rağmen birçok açıdan farklı açılımların peşine düşüyor. Her ne kadar tehdit unsuru uzaylılardan bulaşan virüs olsa da filmin özüne 11 Eylül ve sonrasındaki gelişmelerin yarattığı korku siniyor.

2005’te çekimlerine başlayan ancak 2007’nin başlarında biten filmin, bu gecikme dolayısıyla hem maddi (20 milyon dolar ek masraf çıktı) hem de içerik anlamında darbe aldığı kesin. Gecikmeye neden olarak Hirschbiegel’in Hollywood normlarında film yapmak istememesi gösteriliyor. Yapımcılar, yönetmen olarak Hirschbiegel’i bildirmelerine rağmen bazı sahneler V for Vedetta’nın yönetmeni James McTeigue’ye yeniden çektirildi. Tabii bu da filmin dokusunda belli bir uyuşmazlığın ortaya çıkmasına neden oldu. Sonuç olarak İstila’yı Hirschbiegel, McTeigue ortak yapımı olarak ele alsak hata etmiş olmayız.

Not: İzlerken nefeslerinizin kesileceği araba takip sahnesinde Nicole Kidman’ın kaburgaları kırıldı.

Erkekler hakkında bilmek istediğiniz her şey

Suburban Girl

Yön: Marc Klein

Oyn: Sarah Michelle Gellar, Alec Baldwin, Maggie Grace, James Naughton

New York’taki bir yayınevinde çalışmak üzere New Jersey’deki sakin hayatından Manhattan’ın hareketli dünyasına giren 20’li yaşlarındaki Brett Eisenberg, çekici, akıllı ve hırslı bir kadındır. Hayatında ilk kez annesi ve babasının yanından ayrılmıştır. Yeni hayatına başlar başlamaz aşkta şansı dönecek, kendinden yaşlı bir adamın dikkatini çekecektir...

Serendipity ve A Good Year gibi kaliteli filmlere senarist olarak imza atan Marc Klein’in ilk yönetmenlik denemesi olan Erkekleri Tavlama Sanatı, Melissa Bank’in esprili ve neşeli kısa hikayelerini topladığı "The Girls’ Guide to Hunting and Fishing" adlı çok satan kitabındaki iki öyküden uyarlandı. Vampir Avcısı Buffy olarak tanıdığımız Sarah Michelle Gellar başrolde. Kadroda Alec Baldwin, Richard Dreyfuss gibi kalburüstü oyuncular da yer alıyor. Haftanın romantik komedilerinden.

Michelle Pfeiffer için izlenir

I Could Never Be Your Woman

Yön: Amy Heckerling

Oyn: Michelle Pfeiffer, Paul Rudd, Twink Caplan, Victoria Chalaya

Rosie, Los Angeles’ta yaşayan 40 yaşında bekar bir annedir. Hayat hiç kimse için olmadığı gibi onun için de planlandığı gibi gitmemektedir. TV’de program yapımcılığı yapmaktadır. Hazırladığı program riske girmiştir; seksi patronu Marty, onun programı yerine bir reality show yayınlamayı düşünmektedir, asistanı Jeannie ise sabotaj peşindedir. Evde de işler pek yolunda gitmemektedir. Eski kocası yeni ve genç eşinden bebek beklemekte, artık genç bir kız olan Izzie ise dejenere Dylan ile arkadaşlık etmektedir. Genç ve yetenekli bir oyuncu olan Adam Perl, casting odasına girdiğinde Rosie’nin kalp atışları değişir...

Kadının Olamam’ı Look Who’s Talking (Bak Şu Konuşana), Clueless (Fırlama Kızlar) filmlerinden tanıdığımız, popüler sinemanın başarılı ismi Amy Heckerlig yazıp yönetmiş. Boşanıp kızını tek başına büyüten Heckerlig’in kendi yaşamından yola çıkarak senaryosunu kaleme aldığı filmde, Pfeiffer, gönlünü kendinden hayli genç bir erkeğe kaptıran yapımcıyı oynuyor. 50 yaşında olmasına rağmen güzelliğinden hiçbir şey kaybetmediğini neredeyse her karede gösteren Pfeiffer, eleştirmenlerden olumlu not aldı. Filmin kendisi ise "Bildik Hollywood romantik komedisi" damgasını yedi.

Michael Myers dokuzuncu kez geri döndü

Halloween

Yön:
Rob Zombie

Oyn: Malcolm McDowell, Brad Dourif

Sinema dünyasına tarihinin en acımasız seri katillerinden biri olan Michael Myers döndü... Henüz 6 yaşındayken, bir Halloween (Cadılar Bayramı) gecesi ablasını öldürdüğü için akıl hastanesine kapatılan ve burada 15 yıl geçiren Michael Myers, 21 yaşına geldiğinde hastaneden kaçar ve Haddonfield’deki evine dönerek bu sefer küçük kız kardeşinin peşine düşer. Kardeşi ve arkadaşları, daha sonra yoluna azılı bir seri katil olarak devam edecek olan Michael’ın elinden kurtulabilecek midir?

John Carpenter’ın çektiği ilk Halloween filminin üzerinden tam 30 sene geçti ama Halloween efsanesi sinemadaki gücünü hálá koruyor. Dokuzuncu film öykünün başına dönüyor. Ve yine kan gövdeyi götürüyor. ABD’de 52 milyon doları aşkın hasılat elde eden Hallowen, sinemada dehşet dolu anlar geçirmek isteyen korkuseverlerin ihtiyacını karşılayacak kalitede.

Aksiyona doyacaksınız

Resident Evil: Extinction


Yön: Russell Mulcahy

Oyn: Milla Jovovich, Oded Fehr, Ali Larter, Iain Glen

Dünyanın sonu gelmiştir... Umbrella Corporation tarafından hazırlanan deneysel T-Virüsü, dünyaya yayılmış ve insanları ete susamış zombilere çevirmiştir. Şehirler güvenli olmaktan çıkınca, Carlos Olivera (Oded Fehr) ve L.J. (Mike Epps) hayatta kalmayı başaran Claire (Ali Larter), K-Mart (Spencer Locke) ve hemşire Betty’yle (Ashanti) birlikte bir grup sağ kalan kişiyi bir araya getirerek yola çıkar ve zırhlı konvoyların içinde boş çöllerden geçerler. Virüsten etkilenmemiş başka insanları aramaktadırlar. Buldukları şeyse çöldeki bir başka mevcudiyettir: Zombiler. Kendilerini korumak için bir düzine silaha, binlerce kurşuna ve bir çift alev makinesine ihtiyaçları olacaktır. Umbrella Corporation’ın derli toplu büroları ve araştırma tesisleri terk edilmiş bir Nevada radyo istasyonunun altında saklıdır. Şirketin gerçek zamanlı uydu gözetleme sistemine erişimi olan Dr. Isaacs (Iain Glen) bu şekilde konvoyu düzenli biçimde takip edebilmektedir. Ama onun aradığı kişi, sadece bir tedavinin anahtarı olmakla kalmayıp, aynı zamanda Umbrella’nın tüm deneylerinin çıktığı yol olan Alice’tir.

1996 yapımı efsane bilgisayar oyunu Resident Evil’dan uyarlanan aynı adlı serinin merakla beklenen üçüncü filmi nihayet gösterimde. Yönetmen koltuğunda bu kez Highlander’dan (İskoçyalı) tandığımız Russell Mulcahy var. Şu sıralar karnı burnunda olan Milla Jovovich’i uçan tekmeler atıp, silahıyla ortalığı cehenneme çevirirken izlemek hayranları için eğlenceli bir deneyim olacak. Bilimkurgu- aksiyon türünde önemli bir yere sahip olan Ölümcül Deney’in bu türün tutkunlarını da fazlasıyla memnun edeceği kesin.
Haberle ilgili daha fazlası:

BAKMADAN GEÇME!