Sinema
Güncelleme Tarihi:
Mevlüt Tezel
Oluşturulma Tarihi: Haziran 22, 2007 00:00
Dünyanın en süslü yalanlarından biri filme çekildi
The Hoax
Yön: Lasse Hallström![/images/100/0x0/55ea0bdcf018fbb8f866e326]()
Oyn: Richard Gere, Alfred Molina, Marcia Gay Harden, Hope Davis
KOMEDİ/DRAM
SAHTEKÁR
Clifford Irving, uzun zamandır iyi bir malzeme aradığı halde bir türlü bulamayan tutkulu bir yazardır. Sonunda kendi öyküsünü kendisi yaratmaya, bir söyleşiler dizisi uydurmaya karar verir. Başlangıçtaki düşüncesi yayıncılık dünyasına akıllıca düzenlenmiş sanatsal bir ’eşek şakası’ yapmaktır. Büyük bir yayınevi yetkililerine çok hoşlarına gidecek bir haber uçurur. Dünyanın en ünlü yapımcısı, kadın düşkünü ve egzantrik dolar milyarderi Howard Hughes’un kendisiyle bağlantı kurduğunu, paha biçilemez biyografisini kaleme alması için teklif getirdiği haberini ulaştırır. Yalnız küçük bir problem vardır: Clifford’un yazdığı kitapta gerçeğin tek bir kırıntısı dahi yoktur. Howard Hughes’ın kendisiyle hiç karşılaşmamıştır.
What’s Eating Gilbert Grape, My Life As A Dog, Chocolat gibi başarılı yapımlara imza atan ve Cider House Rules’la En İyi Yönetmen dalında Oscar’a aday gösterilen İsveçli yönetmen Lasse Hallström’ün çektiği Sahtekar’ın senaryosunu, Clifford Irving’in aynı adlı anı kitabından yola çıkarak William Wheeler yazdı.
Filmin en ilgi çekici yanı, öyküsünün kocaman yalanlarla süslü gerçekte yaşanmış bir olaydan yola çıkması. 1971 yılında münzevi hayatı yaşamasıyla tanınan dolar milyarderi ünlü işadamı Howard Hughes ile söyleşi yaptığını iddia eden Clifford Irving, bir anda Amerikan gazeteciliğinin zirvesine ulaşmıştı. Ama Irving’in öyküsü baştan aşağı kocaman bir yalandı. Bu büyük yalan o kadar ilgi uyandırdı ki, birçok yeni sahtekarın doğmasına esin kaynağı oldu.
Böylesine ilginç bir öykü her sinemaseverin ilgisini çekeceğe benziyor. Ancak Sahtekar, sadece Clifford Irving’in öyküsüyle sınırlı kalmıyor. Filmin tartışma konusu, uydurma kitapların, yalan haberlerin nasıl Amerikan kültürünün ayrılmaz parçalarından biri olduğu ve okuyucuların bu asparagas haberlere, uydurma kitaplara dolaylı yoldan verdiği destek. Sahtekar, sadece bu haftanın değil, kısır geçen yaz sezonunun da en keyifli, şaşırtıcı yapımlarından birisi.
Ödüllü yönetmenden korku denemesi
Vacancy
Yön: Nimrod Antal
Oyn: Kate Beckinsale, Luke Wilson, Ethan Embry, Frank Whaley
BOŞ ODA
Boşanmanın eşiğindeki David ile Amy’nin arabası, gecenin geç bir saati gözden ırak taşra yolunda bozulur. Geceyi tuhaf bir adam tarafından işletilen, döküntü bir motelde geçirmeye mecbur kalırlar. Sürekli didişen çift, her yeri dökülen odalarında rahatsız edici derecede gerçekçi görünen, ev yapımı işkence filmleri bulurlar. Filmler, David ve Amy’nin o an içinde bulundukları odada çekilmiştir.
En son 2003 yılında çektiği komedi filmi Kontroll’le Cannes’da Prix de la Jeunesse (Gençlik Ödülü) kazanan Nimrod Antal’ın bu dördüncü yönetmenlik deneyimi. Mark L. Smith’in, senaryosunu kaleme alırken Alfred Hitchcock’tan feyiz aldığını belirttiği Boş Oda, imdb’den 10 üzerinden 6.9 gibi kayda değer bir not aldı. Gerilim tutkunlarının ilgisini çekebilir.
Ally McBeal’dan orta karar bir gerilim
Fragile
Yön: Jaume Balaguero
Oyn: Calista Flockhart, Richard Roxburgh, Elena Anaya, Gemma Jones
KORKU/GERİLİM
KIRILGAN
Yaklaşık 100 yıldır hizmet vermekte olan Mercy Falls Çocuk Hastanesi kapatılmak üzeredir. Fakat, bir tren kazası nedeniyle, çevredeki hastanelerde yer kalmadığı için tahliye işlemi bir süre ertelenmiştir. Hastanedeki çocuklar tedirgindir. Görünmeyen, dokunulamayan bir şeyden korkmaktadırlar. Aslında var olmayan ama acı veren bir şeydir bu... Nefret doludur...
Haftanın ikinci gerilim filmi Kırılgan’ın yönetmeni genç bir isim; profesyonel kariyerine gazeteci olarak başlayan, birçok sinema dergisinde yazıları yayınlanan Jaume Balaguero’un ilk uzun metrajlı filmi The Nameless, 1999’da vizyona girdi. 2002’de Darkness’ı çeken Balaguero’nun bu üçüncü uzun metrajlı filmi. Kırılgan’ın oyuncu kadrosunda Ally McBeal dizisiyle tüm dünyanın tanıdığı Calista Flockhart, Talk To Her, Van Helsing filmleriyle adını duyuran Elena Anaya, Görevimiz Tehlike 2, Moulin Rouge’da izlediğimiz Richard Roxburgh öne çıkan isimler.
Balaguero’nun dokuz yaşında bir hastanede dinlediği öyküden yola çıkarak çektiği Kırılgan, geçmişte yaşanmış gizemli olaylar ve intikam üzerine kurulu orta karar bir gerilim. Film bizde iki yıl gecikmeli vizyona giriyor.
Animasyon sanatının doruk noktası
Gedo Senki
Yön: Goro Miyazaki
ANİMASYON
YERDENİZ ÖYKÜLERİ
Yerdeniz’de denge bozulmuştur. Ekinler bozulmakta, hayvanlar ölmektedir. Son olarak insanların diyarında ejderhalar belirir. Bu yıkımın nedenini araştırmaya koyulan baş büyücü Ged, sürgün edilmiş genç prens Arren’le karşılaşır. Arren sessiz bir genç gibi görünse de içini kemiren karanlık bir yanı vardır... Japon canlandırma sanatının efsane ismi Hayao Miyazaki’nin oğlu Goro Miyazaki’nin Ursula K. LeGuin’in aynı adlı fantastik roman dizisinden uyarladığı Yerdeniz Öyküleri, animasyon sanatının doruk noktalarında dolaşıyor. ’Babasının oğlu’ sözünün sonuna kadar hakkını veren Goro Miyazaki, hiçbir yerde göremeyeceğiniz fantastik bir dünya sunuyor izleyicisine. Ursula K. LeGuin hayranlarının gözü kapalı gidecekleri bu yapım, çocuklara olduğu kadar yetişkinlere de sesleniyor. 26. İstanbul Film Festivali’nde izleyemeyenler bu kez kaçırmasın çünkü film, tek kopyayla Beyoğlu Alkazar sinemasında gösterilecek.
The Hoax
Yön: Lasse Hallström
Oyn: Richard Gere, Alfred Molina, Marcia Gay Harden, Hope Davis
KOMEDİ/DRAM
SAHTEKÁR
Clifford Irving, uzun zamandır iyi bir malzeme aradığı halde bir türlü bulamayan tutkulu bir yazardır. Sonunda kendi öyküsünü kendisi yaratmaya, bir söyleşiler dizisi uydurmaya karar verir. Başlangıçtaki düşüncesi yayıncılık dünyasına akıllıca düzenlenmiş sanatsal bir ’eşek şakası’ yapmaktır. Büyük bir yayınevi yetkililerine çok hoşlarına gidecek bir haber uçurur. Dünyanın en ünlü yapımcısı, kadın düşkünü ve egzantrik dolar milyarderi Howard Hughes’un kendisiyle bağlantı kurduğunu, paha biçilemez biyografisini kaleme alması için teklif getirdiği haberini ulaştırır. Yalnız küçük bir problem vardır: Clifford’un yazdığı kitapta gerçeğin tek bir kırıntısı dahi yoktur. Howard Hughes’ın kendisiyle hiç karşılaşmamıştır.
What’s Eating Gilbert Grape, My Life As A Dog, Chocolat gibi başarılı yapımlara imza atan ve Cider House Rules’la En İyi Yönetmen dalında Oscar’a aday gösterilen İsveçli yönetmen Lasse Hallström’ün çektiği Sahtekar’ın senaryosunu, Clifford Irving’in aynı adlı anı kitabından yola çıkarak William Wheeler yazdı.
Filmin en ilgi çekici yanı, öyküsünün kocaman yalanlarla süslü gerçekte yaşanmış bir olaydan yola çıkması. 1971 yılında münzevi hayatı yaşamasıyla tanınan dolar milyarderi ünlü işadamı Howard Hughes ile söyleşi yaptığını iddia eden Clifford Irving, bir anda Amerikan gazeteciliğinin zirvesine ulaşmıştı. Ama Irving’in öyküsü baştan aşağı kocaman bir yalandı. Bu büyük yalan o kadar ilgi uyandırdı ki, birçok yeni sahtekarın doğmasına esin kaynağı oldu.
Böylesine ilginç bir öykü her sinemaseverin ilgisini çekeceğe benziyor. Ancak Sahtekar, sadece Clifford Irving’in öyküsüyle sınırlı kalmıyor. Filmin tartışma konusu, uydurma kitapların, yalan haberlerin nasıl Amerikan kültürünün ayrılmaz parçalarından biri olduğu ve okuyucuların bu asparagas haberlere, uydurma kitaplara dolaylı yoldan verdiği destek. Sahtekar, sadece bu haftanın değil, kısır geçen yaz sezonunun da en keyifli, şaşırtıcı yapımlarından birisi.
Ödüllü yönetmenden korku denemesi
Vacancy
Yön: Nimrod Antal
Oyn: Kate Beckinsale, Luke Wilson, Ethan Embry, Frank Whaley
BOŞ ODA
Boşanmanın eşiğindeki David ile Amy’nin arabası, gecenin geç bir saati gözden ırak taşra yolunda bozulur. Geceyi tuhaf bir adam tarafından işletilen, döküntü bir motelde geçirmeye mecbur kalırlar. Sürekli didişen çift, her yeri dökülen odalarında rahatsız edici derecede gerçekçi görünen, ev yapımı işkence filmleri bulurlar. Filmler, David ve Amy’nin o an içinde bulundukları odada çekilmiştir.
En son 2003 yılında çektiği komedi filmi Kontroll’le Cannes’da Prix de la Jeunesse (Gençlik Ödülü) kazanan Nimrod Antal’ın bu dördüncü yönetmenlik deneyimi. Mark L. Smith’in, senaryosunu kaleme alırken Alfred Hitchcock’tan feyiz aldığını belirttiği Boş Oda, imdb’den 10 üzerinden 6.9 gibi kayda değer bir not aldı. Gerilim tutkunlarının ilgisini çekebilir.
Ally McBeal’dan orta karar bir gerilim
Fragile
Yön: Jaume Balaguero
Oyn: Calista Flockhart, Richard Roxburgh, Elena Anaya, Gemma Jones
KORKU/GERİLİM
KIRILGAN
Yaklaşık 100 yıldır hizmet vermekte olan Mercy Falls Çocuk Hastanesi kapatılmak üzeredir. Fakat, bir tren kazası nedeniyle, çevredeki hastanelerde yer kalmadığı için tahliye işlemi bir süre ertelenmiştir. Hastanedeki çocuklar tedirgindir. Görünmeyen, dokunulamayan bir şeyden korkmaktadırlar. Aslında var olmayan ama acı veren bir şeydir bu... Nefret doludur...
Haftanın ikinci gerilim filmi Kırılgan’ın yönetmeni genç bir isim; profesyonel kariyerine gazeteci olarak başlayan, birçok sinema dergisinde yazıları yayınlanan Jaume Balaguero’un ilk uzun metrajlı filmi The Nameless, 1999’da vizyona girdi. 2002’de Darkness’ı çeken Balaguero’nun bu üçüncü uzun metrajlı filmi. Kırılgan’ın oyuncu kadrosunda Ally McBeal dizisiyle tüm dünyanın tanıdığı Calista Flockhart, Talk To Her, Van Helsing filmleriyle adını duyuran Elena Anaya, Görevimiz Tehlike 2, Moulin Rouge’da izlediğimiz Richard Roxburgh öne çıkan isimler.
Balaguero’nun dokuz yaşında bir hastanede dinlediği öyküden yola çıkarak çektiği Kırılgan, geçmişte yaşanmış gizemli olaylar ve intikam üzerine kurulu orta karar bir gerilim. Film bizde iki yıl gecikmeli vizyona giriyor.
Animasyon sanatının doruk noktası
Gedo Senki
Yön: Goro Miyazaki
ANİMASYON
YERDENİZ ÖYKÜLERİ
Yerdeniz’de denge bozulmuştur. Ekinler bozulmakta, hayvanlar ölmektedir. Son olarak insanların diyarında ejderhalar belirir. Bu yıkımın nedenini araştırmaya koyulan baş büyücü Ged, sürgün edilmiş genç prens Arren’le karşılaşır. Arren sessiz bir genç gibi görünse de içini kemiren karanlık bir yanı vardır... Japon canlandırma sanatının efsane ismi Hayao Miyazaki’nin oğlu Goro Miyazaki’nin Ursula K. LeGuin’in aynı adlı fantastik roman dizisinden uyarladığı Yerdeniz Öyküleri, animasyon sanatının doruk noktalarında dolaşıyor. ’Babasının oğlu’ sözünün sonuna kadar hakkını veren Goro Miyazaki, hiçbir yerde göremeyeceğiniz fantastik bir dünya sunuyor izleyicisine. Ursula K. LeGuin hayranlarının gözü kapalı gidecekleri bu yapım, çocuklara olduğu kadar yetişkinlere de sesleniyor. 26. İstanbul Film Festivali’nde izleyemeyenler bu kez kaçırmasın çünkü film, tek kopyayla Beyoğlu Alkazar sinemasında gösterilecek.