Bush bugün ölüyor!
Death of a PresidentYön: Gabriel Range
Oyn: Hend Ayoub, Brian Boland, Becky Ann Baker, Robert Mangiardi
KURMACA BELGESELBİR BAŞKANIN ÖLÜMÜBüyük sinema dağıtım şirketlerinin boykotuyla karşılaşan, ABD’nin bazı eyaletlerinde gösterimi sakıncalı bulunan 2006’nın olay belgeseli Bir Başkanın Ölümü, nihayet vizyonda...
Bir Başkanın Ölümü, 2008 yılında çekildiği varsayılan kurmaca bir belgesel. Yapıt, ABD Başkanı George W. Bush’un, 19 Ekim 2007 tarihinde bir suikasta kurban gittiğini öne sürüyor ve bu suikastın ardındaki sırları deşifre etmeye çalışıyor.
BBC’ye çektiği TV belgeselleriyle tanınan İngiliz yönetmen Gabriel Range’in imzasını taşıyan bu kurmaca belgesel, sanki olaylar gerçekte yaşanmışçasına arşiv görüntülerinden (tabii hayali görüntüler) yararlanıyor. Belgesel, suikasta şahit olan korumalar ve Bush’un yakın dostlarıyla kurmaca röportajlara yer vermeyi de ihmal etmiyor.
Belgeselin en ilginç yanı ise Bush’un vurulduğu sahne. Başkan Bush’un gerçek görüntülerinden yararlanılarak hazırlanan CGI efektleri ve dublör yardımıyla çekilen bu sahnede, Bush bir anlamda kendi ölümünü oynuyor... Bush, 19 Ekim 2007 tarihinde Chicago’da konuşma yaptığı otelden ayrılırken saat 20.00 sularında bir keskin nişancının kurşunlarına hedef oluyor. Bush’un göğsüne giren iki kurşundan biri vücudunu delip geçiyor, diğer kurşun ise akciğerine saplanıyor ve ABD Başkanı tüm müdahalelere rağmen saat 01.30’da hayata veda ediyor... Belgeselde her şey o kadar gerçekçi anlatılmış ki, Bush’un ölümünü bir buçuk saat boyunca büyük bir şaşkınlık duygusuyla izlemek zorunda kalıyorsunuz.
Belgeselin asıl tartışma konusu ise suikast sonrası yaşananlar. Aynı gün Dick Cheney, ABD Başkanı oluyor ve ilk icraatında FBI ve CIA’ya teröre karşı savaşında sınırsız yetkiler veren "Usa Patriot Act 3" adlı yasayı yürürlüğe sokuyor. 11 Eylül sonrasının bildik senaryoları devreye sokuluyor ve ABD kendine yeni hedef olarak Suriye’yi seçiyor. 11 Eylül sonrasında Amerika’nın elden giden özgürlüklerini ve Irak Savaşı’nın faturasını da sert bir dille sorgulayan belgeselin yaşayan bir insanın ölümünü konu alan senaryosu ahlaki anlamda kafalarda soru işareti bırakmıyor değil.
FIBRESCI ödülü kazanan belgeselin provokatör olup olmadığının Türkiye’de de epeyce tartışılacağı kesin.
Faşizmi eleştiren karanlık bir masal Pans Labyrinth
Yön: Guillermo del Toro
Oyn: Ariadna Gil, Ivana Baquero, Sergi Lopez, Ariadna Gil
FANTASTİK GERİLİMPAN’IN LABİRENTİII. Dünya Savaşı’nın sonlarına doğru 10 yaşındaki Ofelia annesi ve üvey babasıyla birlikte İspanya’nın kuzeyinde kırsal bir alana göç eder. Ofelia, yeni taşındığı evin arka bahçesinde esrarengiz bir labirent keşfeder. Labirentin içinde yaşayan Pan adındaki yaratık küçük kızın tüm yaşamını değiştirecektir...
Hellboy, Devil’s Backbone ve Blade 2 filmlerinin usta yönetmeni Guillermo Del Toro’nun merakla beklenen filmi Pan’ın Labirenti, İspanya İç Savaşı’nı masal ve gerçek arasında gidip gelen fantastik bir dille perdeye taşıyor.
Kendini tekrar eden bir Ferzan Özpetek filmiSaturno Contro
Yön: Ferzan Özpetek
Oyn: Pierfrancesco Favino, Luca Argentero, Stefano Accorsi, Margherita Buy
DRAMBİR ÖMÜR YETMEZFilmde, 40’lı yaşlarına gelmiş bir grup arkadaşın dostluklarını, sevgilerini ve hayatlarını sorgulaması konu ediliyor.
Yurtdışındaki gururumuz Ferzan Özpetek, son filmi Bir Ömür Yetmez’de izleyicisine "Aşklar ve dostluklar için bir ömür yeterli midir?" sorusunu yöneltiyor. Özpetek’in röportajlarında da belirttiği gibi ölüm saplantısı üzerinde yoğunlaşan film, yönetmenin en kişisel çalışmalarından biri. Aslında Özpetek’in önceki filmleri de yönetmenin kendi hayatından izler taşıyordu.
Ancak Özpetek’in hayattan biriktirip perdeye taşıdıkları artık bizde fazlasıyla tekrar duygusu yaşatmaya başladı. Kutsal Yürek’te izleyicileri hayal kırıklığına uğratan Özpetek, ne yazık ki, Bir Ömür Yetmez’de yine yeni bir şey söylemiyor.
Ayrılık ve kaybetmenin acısıI Giorni Dell ’AbbandonoYön: Roberto Faenza
Oyn: Margherita Buy, Luca Zingaretti, Goran Bregovic, Alessia
Goria
DRAMAYRILIK GÜNLERİOlga’nın mutlu hayatı, hiç beklemediği bir anda kocası tarafından terk edilince kábusa döner.
Elena Ferrente’nin I Giorni Dell’Abbondono (Türkiye’de Sen Gittin Gideli adıyla yayınlandı) adlı romanından uyarlanan ve Goran Bregovic imzalı müzikleriyle dikkat çeken Ayrılık Günleri, ayrılıklar ve terk edilme duygusu üzerinde yoğunlaşan orta karar bir drama.
20 bin Bosnalı kadının dramı
Grbavica
Yön: Jasmila Zbanic
Oyn: Mirjana Karanovic, Luna Mijovic, Leon Lucev, Kenan Catic
DRAMGRBAVİCA: ESMA’NIN SIRRIYer savaş sonrası Saraybosna... Esma, 12 yaşındaki kızıyla kentin Grbavica mahallesinde yaşamaktadır. Babasının savaşta şehit olduğuna kızını inandırmıştır. Yoksulluk içinde kızını büyütmeye çalışan Esma, bir gece kulübünde garsonluğa başlar. Bir gün kızı, okulun düzenlediği geziye ücretsiz olarak katılabilmek için babasının savaşta şehit düştüğüne dair bir belgeye ihtiyaç duyar. Esma, kızına böyle bir belge olmadığını söylediğinde de yavaş yavaş gerçekler ortaya çıkmaya başlar...
Geçtiğimiz yıl Berlin’de
Altın Ayı ödülü alarak tüm dikkatleri üzerine çeken Grbavica, Bosna Savaşı’nda Sırpların sistematik tecavüzüne maruz kalan yaklaşık 20 bin Bosnalı kadının dramını perdeye taşıyor. Daha ilk yönetmenlik denemesinde Altın Ayı kazanan yönetmen Jasmila Zbanic’in, kolayca dramatize edilecek trajik bir öyküyü, abartıya kaçmadan sade bir dille anlatması filmin en büyük artısı. Grbavica, haftanın en iyilerinden...
Fransa’nın gişe canavarı Ne Le Dis a PersonneYön: Guillaume Canet
Oyn: François Cluzet, Marie-Josee Croze, Andre Dussollier, Kristin Scott Thomas
DRAMKİMSEYE SÖYLEMEAlex, eşi Margot Beck’in sekiz yıl önce vahşice öldürülmesinden sonra bir türlü kendisini toparlayamaz. Katil işlemiş olduğu bütün cinayetleri itiraf etmesine rağmen Margot’yu öldürdüğünü hep inkar etmiştir. Yıllar sonra Margot’nun cesedinin bulunduğu yerde aynı şekilde öldürülmüş iki ceset daha bulunur... Harlan Coben’in 27 dilde 6 milyondan fazla satış rakamına ulaşan aynı adlı romanından uyarlanan Kimseye Söyleme, geçtiğimiz yıl Fransa’da yaklaşık 3 milyon kişi tarafından izlenerek ülkesinde en çok izlenen beş film arasına girdi. En İyi Yönetmen, En İyi Kurgu, En İyi Müzik ve En İyi Erkek Oyuncu (François Cluzet) dallarında Cesar ödülü kazanan film, romanın orijinaline sadık kalmadığı yönünde eleştiriler aldı.
Kocam ölmedi, yaşıyorPremonition
Yön: Mennan Yapo
Oyn: Sandra Bullock Julian McMahon, Nia Long
GERİLİM/DRAMSIRADIŞILinda Hanson’un güzel bir evi, çok sevdiği bir eşi, iki sevimli kızı, yani mükemmel bir hayatı vardır. Taa ki kocasının bir trafik kazasında öldüğü haberini aldığı kahredici güne kadar... Linda, ertesi sabah uyanıp kocasını yanında sağlıklı bir şekilde bulduğunda, yaşadıklarının bir rüya olduğunu düşünür. Ancak kısa bir süre sonra gördüklerinin rüya olmadığını anlar.
Nip/Tuck dizisinin yakışıklı doktoru Julian McMahon ile Sandra Bullock’u bir araya getiren Sıradışı, ele aldığı önsezi ve kader temalarıyla Altıncı His, Deja Vu ve The Lake House filmlerini hatırlatıyor. Filmin bizim açımızdan en ilginç yönü ise Almanya doğumlu Türk asıllı yönetmen Mennan Yapo’nun (Gerçek ismi Menan Yapıcıoğlu) yönetmenliği üstlenmesi. Daha önce Framed (1999) ve Lautlos (2004) filmlerini yöneten Yapo’nun bu Hollywood’da çektiği ilk uzun metrajlı yapımı.
Hastalıklı bir aşkYön: Orhan Oğuz
Oyn: Gani Rüzgar Şavata, Töre Anadolu, Ahmet Satılmış, Mahmut Bintepe, Şahin Bağcı
DRAMAURACemaati tarafından haksız bir şekilde suçlanarak dışlanan Haydar, benzer bir terk edilmişliği yaşayan Yezide ile karşılaşınca sessiz bir sevdaya düşer. Öksüz büyümüş olan Yezide de, Haydar gibi büyük bir yalnızlığı yaşamaktadır.
Her Şeye Rağmen, Dönersen Islık Çal, Manisa Tarzanı ve Büyü filmlerinden ve TV dizilerinden tanıdığımız Orhan Oğuz’un yönetmenliğini üstlendiği Aura, Doğu’nun kendine özgü kültürü ve çelişkilerinin fonunda, hastalık derecesinde tutkulu bir aşkı perdeye taşıyor. Filmin en büyük kozu tabii ki, usta oyuncu Gani Rüzgar Şavata.