Sinema

Güncelleme Tarihi:

Sinema
Oluşturulma Tarihi: Kasım 03, 2006 00:00

12 Eylül’e dair en cesur film

Eve Dönüş


Yön: Ömer Uğur

Oyn: Mehmet Ali Alabora, Sibel Kekilli, Altan Erkekli, Savaş Dinçel, Perihan Savaş

Ömer Uğur’un senaryosunu 9 yıl önce yazdığı, kendi deyimiyle filmi çekmeye cesaret edecek kişiyi (Hayri Aslan) 2006’ya kadar beklemek zorunda kaldığı "Eve Dönüş" gösterimde. Film, anarşist eylemlerle, sağ-sol çatışmasıyla hiçbir alakası olmayan, yeni aldıkları televizyonun taksitini ödemek için gece gündüz çalışan, işçi sınıfına ait fakir bir ailenin, 12 Eylül darbesinde bir iftira ile kabusa dönüşen hayatlarını konu alıyor. Fabrikada çalışmaktan arta kalan zamanını okey ve at yarışı oynayarak geçiren Mustafa (Mustafa Alabora), bir gece sorgusuz sualsiz tutuklanıyor ve film karanlık sulara doğru yelken açıyor. Yönetmen, apolitik birinin bile tarifi imkansız işkencelere maruz kaldığının altını çizerek, sağ-sol çatışmalarına katılmış insanların nasıl bir kabus yaşadığını izleyicinin hayal gücüne bırakıyor.

Eve Dönüş, 12 Eylül darbesine dair Türk Sineması’nda çekilmiş belki de en cesur film. Yaşanan trajedi, tüm çıplaklığıyla anlatılıyor. Döneme dair birçok ince ayrıntıya yer verilmiş. Hiçbir karede gerçeklikten ödün verilmiyor. İşkenceye maruz kalan bireylerin yaşadığı psikolojik çöküntüyü de çok iyi analiz ediyor.

Filmin eksikleri yok mu? Tabii ki, var. İşkenceciler fazla karikatürize edilmiş. Ömer Uğur, öyküsünü trajikomik kıvamda ele almaya çalışmış, ama bu dili sonuna kadar devam ettiremiyor ve belli bir süreden sonra 12 Eylül’ün ağırlığı altında eziliyor. Filmin bir diğer dezavantajı Mehmet Ali Alabora’nın abartılı oyunculuğu. Alabora tüm iyi niyetine rağmen birçok sahnede fazlasıyla teatral bir performans sergiliyor.

Bu bir iki dezavantajın dışında Eve Dönüş, çarpıcı öyküsü ve bu öyküyü cesur bir dille ele alışıyla, mutlaka izlenmesi gereken bir yapım. Özellikle de 12 Eylül’ü yaşamamış genç kuşakların görmesi gerekiyor.

Not: Film, Montpellier Film Festivali’nde Avrupa’nın "En İyi Film Senaryosu" ödülünü kazandı.

Acı çekmek nedir görün

Saw 3

Yön: Darren Lynn Bousman

Oyn: Tobin Bell, J. LaRose, Angus Macfadyen


1,5 milyon dolara çekilen ilk Testere 100 milyon dolar, serinin ikincisi ise 145 milyon dolar hasılat yapmıştı. Sıra, tüyler ürpertici öyküsü, sıradışı kurgusu ve ters köşeye yatıran finaliyle sinema dünyasına bomba gibi düşen Testere’nin üçüncü filminde...

İşte merakla beklenen üçüncü filmin öyküsü: Toplumu şiddetle sarsan, polisi ise aciz bırakan acımasız ve karmaşık oyunların ardındaki efsane katil Jigsaw, yeni çırağı Amanda’yla (Shawnee Smith) birlikte bir kez daha kaçmayı başarmış ve ortadan kaybolmuştur. Şehirdeki dedektifler ikilinin yerini bulmaya çalışırken, doktor Lynn Denlon (Bahar Soomekh) ve Jeff (Angus Macfayden), Jigsaw’un satranç maçının son piyonları olmak üzeredir ama bundan haberleri yoktur...

İlk iki filminin hayranları Testere 3’te de tanıdık yüzlerle karşılaşacaklar. Tobin Bell, Jigsaw rolünü, Shawnee Smith, Jigsaw’un himayesine aldığı sıradışı kurban Amanda rolünü, Dina Meyer da dedektif Kerry rolünü tekrar üstleniyorlar. İkinci filmde kadroya dahil olan Darren Lynn Bousman yine yönetmen koltuğunda.

Serinin bu filminde Jigsaw hakkında çok daha fazla şey öğreniyoruz. Bu kez çok daha büyük bir planı var, ama sağlık sorunları yaşıyor. Bu yüzden, hayatta kalacağını ve planının sonuna kadar işleyeceğini garantilemek için talihsiz bazı kurbanların yardımına başvuruyor.

İlk iki filmde "Yok artık, bu kadarı da olmaz" dedirten tüyler ürpertici sahnelere imza atılması, ister istemez beklentileri daha da artırıyor. Yapımcılar da bunun farkında. Testere 3, "Acı çekmek mi? Daha bir şey görmedin." gibi bir sloganla vizyona giriyor.

Almadovar’ın kadınları muhteşem

Volver

Yön: Pedro Almodovar

Oyn: Penelope Cruz, Carmen Maura, Lola Duenas, Blanca Portillo


Günümüz Madrid’i. Raimunda, sıkı çalışan genç ve güzel bir annedir. Kocası işsizdir, ergenlik çağında bir kızı vardır. Raimunda, ailenin mali durumunun sıkıntılı olması nedeniyle birkaç işte birden çalışır. Çocukluğundan beri kendine sakladığı bir sırrı vardır. Raimunda’nın ablası Sole ise utangaç, tedirgin ve cesaretsiz bir kişiliğe sahiptir. Kayıt dışı işlettiği kuaför salonundan geçimini sağlamaktadır. Kocası bir süre önce müşterilerinden birisiyle onu aldatarak evi terk etmiştir. İlkbaharda bir pazar günü, kızkardeşi Raimunda’yı arayan Sole, kasabadaki Paula halanın öldüğünü haber verir. Raimunda halasını taparcasına sevdiği halde cenazeye gidemeyecek durumdadır. Çünkü ablasından telefon almadan hemen önce, işten geldiğinde kocasını mutfakta göğsünden bıçaklanmış halde ölü bulmuştur.

Dönüş, farklı kuşaklardan kadınların birbirleriyle olan ilişkilerini konu alan samimi, içten ve fazlasıyla komik bir film. Oyunculuklar süper. Cannes Film Festivali, filmin tüm kadın kadrosuna "En İyi Kadın Oyuncu" ödülünü layık gördü. Eleştirmenler Penelope Cruz’un, kariyerinin en iyi oyunculuklarından birini çıkardığı görüşünde. Ancak bu filmi asıl izlenir kılan, sinema sanatının yaşayan efsanesi Pedro Almadovar imzası taşıması. Almadovar bu kez az metafor, daha çok mizah tercih etmiş ve yine çarpıcı bir finale imza atmış.

Yeniden çevrim eskisi kadar tutmadı

The Wicker Man

Yön: Neil LaBute

Oyn: Nicolas Cage, Ellen Burstyn, Kate Beahan


Kaliforniya otoyol devriyesi olarak görev yapan polis memuru Edward Malus (Nicholas Cage), annesiyle seyahat eden küçük bir kızın kayıp oyuncak bebeğini geri vermek için arabalarını durdur. Oyuncak bebeği geri verirken, kontrolden çıkan bir kamyon duran arabaya çarparak alev almasına neden olur. Edward içinde sıkışanları kurtaramadan şiddetli bir patlama meydana gelir ve otomobil alevler içinde kalır.

Bunalıma giren Edward, anne ve kızın son bakışlarının resmini kafasından silebilmek için ilaçlarla dolu birkaç ay geçirir. Ama, hayat Edward’a ikinci bir şans verecektir. Eski nişanlısı Willow’dan (Kate Beahan) aldığı damgasız mektup, onu Summersisle adlı bir adaya sürükleyecektir.

Anthony Shaffer’in aynı adlı romanından uyarlanan, Robin Hardy’nin yönetmenliğini üstlendiği, Edward Woodward ve Christopher Lee’nin başrollerini paylaştıkları 1973 yapımı kült film Lanetli Ada, döneminin en ilgi çekici fantastik yapımlarından biriydi. Oscarlı aktör Nicolas Cage’in başrolünü oynadığı aynı adlı yeniden çevrim, ne yazık ki bekleneni veremedi. Sinema eleştirmenlerinin yerden yere vurduğu yapım, sezonun en başarısız filmlerinden biri olarak gösteriliyor. imbd kullanıcılarında da 10 üzerinden 3.5 gibi düşük bir not aldı.
Haberle ilgili daha fazlası:

BAKMADAN GEÇME!