Sinema

Hız tutkunları bu kez Tokyo’da

The Fast and the Furious: Tokyo Drift

Yön: Justin Lin

Oyn: Lucas Black, Brandon Brendel, Zachery Ty Bryan

Bugüne kadar dünya çapında 443 milyon dolar hasılat elde eden Hızlı ve Öfkeli serisinin birinci filmi, Amerikan yarış arabalarının yeraltı dünyasını ve Los Angeles’ın tehlikeli sokak yarışlarını perdeye taşıyordu. İkinci film, Miami’deki çılgın araba yarışçılarının maceralarına odaklanmıştı. Bu hafta vizyona giren serisinin üçüncü filmi Hızlı ve Öfkeli: Tokyo Yarışı, hız tutkunlarını Tokyo’da düzenlenen drift yarışlarına davet ediyor. Katıldığı yarışlarda Sean’ın başı belaya girer. Oğlunun hapse gireceğinden korkan annesi Sean’ı Tokya’ya, asker olan babasının yanına gönderir. Tokyo’da Twinkie adlı Amerikalı bir gencin yardımıyla drift yarışlarının tehlikeli dünyasıyla tanışır. Serinin ilk filmi çekildiğinde yönetmen okulunda öğrenci olan Justin Lin, tam bir Hızlı ve Öfkeli tutkunu olduğunu belirtiyor. İlk iki bölümünde başrollerde oynayan Paul Walker, Tyrese Gibson ve Vin Diesel şu anda Hollywood’un önemli oyuncuları arasında yer alıyorlar. Son filmde yine genç bir yeteneğe fırsat sunuluyor. Jarhead ile adından çok söz ettiren Lucas Black’den yapımcılar çok şey bekliyor.

Hızlı ve Öfkeli serisinin en önemli ayrıntısı tabii ki, hız canavarı otomobiller. Tokyo kentinin dışındaki dağlarda yapılan çekimler esnasında yine birçok araba hurdaya çıktı. Filmin Amerika ve Japonya’da yapılan çekimlerinde 250’ye yakın araç kullanıldı. Filmin gerçekçi olabilmesi için 25 araba kesip biçilmiş, 80 kadarı da imha edilmiş.

Tramvay’dan memleket manzaraları

Tramvay

Yön: Olgun Arun

Oyn: Fırat Tanış, Emel Çölgeçen, Itri Koşar

Tramvay, şiddet nedeniyle sınırlara gelmiş genç bir adamın, ülkemiz insanlarını temsil eden bir grup tramvay yolcusunu rehin almasıyla gelişen olayları konu alıyor. Beyoğlu İstiklal Caddesi’ndeki 223 numaralı tramvayda, 2003 yılında çekilen film, hem teknik hem de yapımcıdan kaynaklanan sorunlar yüzünden üç yıl gecikmeli olarak vizyona giriyor. Şair Özdemir Asaf’ın oğlu olan Olgun Arun, 1999 yılında Kodak ve Antrakt Sinema Gazetesi’nin düzenlediği Uzun Metrajlı Film Senaryosu yarışmasında üçüncülük alan senaryosunu yine kendisi yönetmiş. Arun’un bu ilk yönetmenlik denemesinde, Sır Çocukları filmindeki başarılı performansıyla beğeni toplayan Fırat Tanış başrolü oynuyor. Athena’nın solisti Gökhan Özoğuz ve Çamur ile 2003 yılı Ankara Film Festivali En İyi Yardımcı Kadın Oyuncu ödüllerini kazanan Tomris İncer filmin diğer öne çıkan oyuncuları.

Aşk bir rastlantıysa

Undiscovered

Yön: Meiert Avis

Oyn: Pell James, Steven Strait, Ashlee Simpson

U2’ya çektiği Where The Streets Have No Name video klibiyle Grammy ödülü kazanan, ardından Bob Dylan’a çektiği Series of Dreams ile Grammy ödüllerine aday gösterilen, MTV’den almadık ödül bırakmayan ünlü reklam ve klip yönetmeni Meiert Avis, ikinci uzun metrajlı filmiyle karşımızda. Luke ve Brier birbirlerine aşıktır. Tek sorun ikisinin de bu durumdan habersiz olmalarıdır. İki yıl önce metroda çarpıştıklarında romantik bir an yaşamışlardır. İkilinin yolları Los Angeles’ın eğlence dünyasında tekrar kesişir. Brier manken olma yolunda emin adımlarla ilerlemektedir. Luke ise yıldızı sönen bir müzisyendir. Sıra dışı bir aşkı konu alan, müzikleriyle de dikkatleri çeken Beni Keşfet, romantik yapımlardan hoşlananların tercihi olabilir.

Uzakdoğu korku sineması severlere

Gwai Wik

Yön: Oxide Pang-Danny Pang

Oyn: Lee Sinje, Lau Siu Ming, Zeng Qi

Chu Xun takma adını kullanan genç kadın yazar Ting-yin, ilk romanı ile en çok satanlar arasına girmeyi başarmıştır. Elde ettiği başarıyla hemen ikinci kitabı Hayalet Dünya’yı yazmaya başlar. Bu kez, doğaüstü güçler hakkında yazmaktadır. Ancak romanın ilk bölümünü beğenmez ve çöpe atar. Bu arada kitabındaki kahramana benzeyen bir kadın, birçok yerde karşısına çıkmaya başlamıştır... Hong Kong doğumlu Pang Kardeşler, insanoğlunun hafızası ve bilinçaltının işleyişini mercek altına alıyor. Tabii korku temasıyla...

Luc Besson yönetmenliği hatırladı

Angel-A

Yön: Luc Besson

Oyn: Jamel Debbouze, Rie Rasmussen, Gilbert Melki

Andre, büyük borçları olan yeteneksiz bir dolandırıcıdır. Alacaklıların tehditleriyle iyice bunalınca, Amerikan elçiliğinden yardım ister ama olumlu yanıt alamaz. Güvenliği için hapse atılmayı dener ama bu arzusu da yerine getirilmez. Andre’nin kaderi bir rastlantı sonucu tanıştığı uzun bacaklı Angela ile değişir. Bir dönem Subway, Nikita, Leon, 5. Element gibi başarılı filmlere imza atan Luc Besson, The Story of Joan of Arc fiyaskosundan altı yıl sonra yönetmenliğe Angel-A filmiyle dönüş yaptı. Altı yıldır yapımcılığa ağırlık veren Besson, bu süre zarfında da iyi işler çıkartamamıştı. Siyah-beyaz çekilen film, izleyicileri Paris’in arka sokaklarında sıra dışı bir maceraya çağırıyor.