Mevlüt TEZEL
Oluşturulma Tarihi: Temmuz 21, 2006 00:00
Sinema tarihinin en efendi süper kahramanı geri döndüSuperman Returns Yön: Bryan Singer
Oyn: Brandon Routh, Kate Bosworth, Kevin Spacey
AKSİYON/BİLİMKURGU/FANTASTİKSüpermen DönüyorÇizgi roman kahramanı denince akla ilk gelen isimlerden biri olan Süpermen, müteveffa Christopher Reeve’in attan düşüp kötürüm olmasıyla hafızalarımızda tatlı bir anı olarak kalmış ve tedavülden kalkmıştı.
Olağan Şüpheliler ile sinema dünyasına bomba gibi düşen Bryan Singer, X- Men’deki başarısını Süpermen’de de denemesi için göreve çağrıldı. Singer için bu, üstesinden gelmesi gerçekten zor bir görevdi. Çünkü akıllarda tek bir soru vardı; "Acaba Christopher Reeve’siz bir Süpermen olabilir miydi?’’
Söz konusu kahraman Süpermen gibi bir fenomen olunca, doğrusu herkesi memnun etmek zor. Ancak imdb’nin 10 üzerinden 7.3 notuna bakılırsa, sinemaseverler Süpermen’in dönüşünden oldukça memnun. Ancak Roger Elbert gibi efsanevi eleştirmenler filme iki yıldız vererek kafalarda soru işareti oluşturmayı ihmal etmedi.
Süpermen’in yeni maceraları şöyle gelişiyor: Beş yıl önce ortadan kaybolan Süpermen’in, evrendeki varlık nedenini arayışı "Benim yerim dünyadır" cevabıyla son bulmuştur. Süpermen’in yokluğunda dünyadaki suç oranı artmıştır. Üstelik hapisten çıkan Lex Luthor, Süpermen’in teknolojik sırlarını kullanmak için harekete geçmiştir. Kısacası insanlar kollarını açmış "Süpermen dönse de bizi kurtarsa" demektedir. Biricik aşkı Lois Lane, kendine yeni bir hayat çizmiştir. Hatta Süpermen’i o kadar çabuk kafasından silmiştir ki, (sıkı durun burası gerçekten komik) "Dünyanın Süpermen’e Neden İhtiyacı Yok" başlıklı yazısıyla Pulitzer Ödülü bile kazanmıştır...
Hollywood’da adı sanı duyulmamış bir oyuncu olan yeni Süpermen, Brandon Routh’un kafalarda soru işareti oluşturduğu kesin. Ancak Christopher Reeve’in de Süpermen olmadan önce sıradan bir oyuncu olduğunu unutmayalım. Brandon’ın en büyük avantajı, Reeve ya da diğer bir deyişle Süpermen’e genetik kopyası kadar benzemesi. Filmin en önemli kozu ise iki Oscar’lı oyuncu Kevin Spacey. Usta oyuncu, kötü adam Lex Luthor olarak karşımıza çıkacak.
Devir değişti, artık temiz yüzlü kahramanların yerini daha gizemli, daha cool, daha arıza tipler aldı mı dersiniz? Siz en iyisi, tatlı çocukluk anılarınıza dönün, TRT’nin Süpermen’i yayınladığında eve nasıl koşarak gittiğinizi hatırlayın ve sinemanın bu efendi, tek derdi insanoğluna hizmet etmek olan kahramanına saygıda kusur etmeyin.
Çığır açacak uçuş görüntüleri
1938 yılında çizgi kahraman olarak karşımıza çıktığından beri, popüler kültürün en önemli figürlerinden biri olan Süpermen’in yeni maceraları için Avustralya’da, Breeza yakınlarında medeniyetten uzak bir kır çiftliği merkez üs seçildi. Medeniyetten uzak diyoruz, çünkü yapımcılar ana yola ulaşmak için 10 km’lik bir yol inşa etmek zorunda kalmışlar. Tabii Süpermen’in bir çiftlikte çekilecek hali yok. Bryan Singer üşenmemiş, yaklaşık 80 set hazırlamış. Kahramanın uçuş çekimleri için Sony ile Panavision’un ortak icadı olan Genesis adlı teknoloji harikası kamera sistemi kullanılmış. Genesis’in teknik detayları burada yazılmayacak kadar uzun ve kafa karıştırıcı. Siz Genesis’in sinemada çığır açacağını bilin yeter.
Marlon Brando da varFilmde Marlon Brando da rol alıyor. Tabii eski görüntüleriyle. 1978 yapımı Süpermen’de rol alan efsanevi oyuncunun görüntüleri özel bir bilgisayar yazılımıyla yeni filmde tekrar canlandırıldı. Kevin Spacey, Brandon ile aynı karede yer aldığı sahne için şunları söyledi: "Gerçekten çok heyecanlandım. Bilgisayar görüntüsü de olsa sonuçta karşımda bir efsane duruyordu."
Pop yıldızı ile fanatik hayranının hastalıklı ilişkisi
Backstage
Yön: Emmanuel Bercot
Oyn: Emmanuel Seigner, Isild Le Besco, Noemie Lvovsky
DRAMAPerde Arkası16 yaşındaki Lucie için hayatın anlamı, gizemli pop star Lauren’dir. Bir gün Lauren’in yakın çevresine sızmayı başarır ve ikili arasında tuhaf bir ilişki başlar... 25. İstanbul
Film Festivali’nde Uluslararası Yarışma bölümünde gösterilen Perde Arkası, medyanın pompaladığı şöhret dünyasının zihinlerde yarattığı çöküntüyü perdeye taşıyan etkileyici bir Fransız draması. Fransız Sineması’nın en güzel kadın oyuncularından Emmanuel Seigner ile genç yetenek Isild Le Besco’nin başrolleri paylaştıkları yapım, biri popüler kültürün zirvesinde, diğeri banliyö yaşantısının içinde çırpınan iki kadının hayatlarını anlatıyor. Filmdeki eleştirilerden, sanatı tüketim metasına dönüştüren medya da fazlasıyla nasibini alıyor. Kısacası karşımızda Fransız usulü sıkı bir Televole eleştirisi var.
Çılgın áşık zombi olup intikam alıyor
Boy Eats GirlYön: Stephen Bradley
Oyn: Samantha Mumba, David Leon, Laurence Kinlan, Tadhg Murphy
KORKU/ KOMEDİTatilde DehşetNathan, okuldan arkadaşı Jessica’ya körkütük áşıktır. Ancak Jessica bu aşkı karşılıksız bırakır ve Nathan intiharı seçer. Nathan’ın annesi, oğlunu geri getirmek için doğaüstü yollara başvurur. Nathan’ın dünyaya dönüşü muhteşem olur. O artık cool bir zombidir. Boy Eats Girl (Erkek Kızı Yer) gibi matrak bir isim, Tatilde Dehşet olarak çevrilerek filmin temasına haksızlık edilmiş. Çünkü film, adından da anlaşılacağı gibi zombileri ti’ye alan matrak bir korku filmi. imdb kullanıcılarından 10 üzerinden 4.8 gibi düşük bir not alan İrlanda yapımı film, korku ve zombiseverlere sesleniyor.