Sinema

Güncelleme Tarihi:

Sinema
Oluşturulma Tarihi: Nisan 14, 2006 00:00

Bukowski’nin Tanrı’sı sinemalarda

DRAM/ROMANTİK

Aşka Sor
/images/100/0x0/55eb31aef018fbb8f8b171c4


Ask the Dust

Yön:
Robert Towne

Oyn: Colin Farrell, Salma Hayek, Donald Sutherland

Yeraltı edebiyatının belki de en sıradışı yazarı Charles Bukowski, 1980’de tekrar basılmasına ön ayak olduğu John Fante’nin Ask the Dust romanının önsözünde şu satırlara yer veriyor: "Birkaç paragraf okudum. Sonra çöplükte altın bulmuş biri gibi kitabı masaya götürdüm... Duygusallıktan korkmayan birini bulmuştum sonunda. Mizah ve acı olağanüstü bir kolaylıkla iç içe geçmişti. Evet, Fante beni çok etkiledi... Benden daha ayyaştı ve korkunç kavgalar ederdik. Fante benim Tanrı’mdı..." Bukowski eğer bir yazar için "Benim Tanrı’mdı" diyorsa ve o yazar Bukowski’den daha çok içiyorsa doğrusu izleyicinin de beklentisi yüksek oluyor. Ancak sinemanın edebiyatla girdiği flörtte genelde sınıfta kaldığı bir gerçek. Özellikle de yazarların yaşamlarını anlatırken.

Aşka Sor, büyük ekonomik bunalımın yaşandığı 1930’ların Los Angeles’ında yazar olmak isteyen Arturo Bandini ile sınıf atlama uğraşında olan güzeller güzeli Meksikalı garson Camilla’nın aşk öyküsünü perdeye taşıyor. Ask the Dust romanının yaratılış sürecini ele alan film, John Fante’yi tanıma adına da önemli bir fırsat. Çünkü John Fante eserlerinde Arturo Bandini’nin maceralarının ekseninde kendi hayatını anlatıyordu.

Filmin yönetmenliğini, sinema tarihinin en iyi 100 filmi arasında gösterilen Chinatown’un Oscar’lı senaryo yazarı Robert Towne üstleniyor. Towne aynı zamanda filmin senaryosunu da kaleme aldı. John Fante’yi daktilo başında sigara dumanına boğulmuş klişe yazar tiplemesinde öteye götüremiyor. Film, bir aşk öyküsü olarak da etkileyici değil. Colin Farrell ve Salma Hayek arasındaki uyum neredeyse sıfır. Tüm eksiklerine rağmen Aşka Sor, John Fante’nin hayatını izleme adına önemli bir fırsat. Not: Ask the Dust romanı, Türkçe’ye Toza Sor olarak çevrilmişti. Aşka Sor belki film adı olarak akılda daha çok kalıyor ama anlam olarak (bkz. final sahnesi) romanın özüne ihanet ettiği kesin.

Kahramanlarımız küresel ısınmayla karşı karşıya

ANİMASYON


Buz Devri 2: Erime Başlıyor
/images/100/0x0/55eb31aef018fbb8f8b171c6

Ice Age: The Meltdown

Yön:
Carlos Saldanha

Vizyonda olduğu dönemde hem eleştirmenlerin hem de izleyicilerin beğenisini kazanan Buz Devri, kaldığı yerden devam ediyor. Tüylü mamut Manny, tembel Sid, kılıç dişli kaplan Diego ve sincap Scrat’in maceraları sırasında bu kez sıcaklık yükseliyor ve buzlar erimeye başlıyor. Asıl radikal değişiklik, kendini hayatta kalan son mamut sanan Manny’nin Elli adlı hoş bir dişi mamutla tanışmasıyla yaşanıyor. Kimlik problemi yaşayan ve kendini opossum sanan Ellie’nin hınzır ikiz kardeşi Crash ile Eddie’nin de kadroya dahil olmasıyla ortalık iyice şenleniyor. Havaların ısınmasıyla yükselen okyanus suyu ve eriyen buzullar kahramanlarımızı büyük bir tehlikenin içine sokuyor...

İlk filmin yardımcı yönetmeni Carlos Saldanha’nın kaptan köşküne geçtiği Buz Devri 2’de, animatör ekibi 35’ten 60’a çıkarıldı. Teknoloji harikası animasyon efektleriyle öne çıkan film, ülkemizde dublajlı olarak da vizyona girecek. Türkçe versiyonunda, geçen sefer olduğu gibi Sid’i Yekta Kopan, Diego’yu Haluk Bilginer, Manny’yi Ali Poyrazoğlu seslendiriyor. Buz Devri 2, bir devam filmi olmasına rağmen büyük ilgi gördü. ABD’de box office listesine lider giren bu sevimli animasyon yetişkinlere de sesleniyor.

Çocuk gözüyle savaş

DRAM

Zozo

Zozo

Yön:
Josef Fares

Oyn: Imad Creidi, Antoinette Turk, Elias Gergi

İsveç adına En İyi Yabancı Film dalında Oscar aday adayı gösterilen Zozo, sivil savaş yaşanan Beyrut’ta ailesini kaybeden ve İsveç’e akrabalarının yanına gitmek zorunda kalan bir çocuğun öyküsünü anlatıyor. Jalla! Jalla! ve Kops adlı komedilerle yıldızı parlayan Lübnanlı yönetmen Josef Farez’in, kendi hayatından esinlenerek çektiği bu dramatik film, aynı zamanda çocuk yıldız Imad Creidi’nin ilk oyunculuk deneyimi. Creidi, iki haftada öğrenebildiği kadar İsveç diliyle kamera karşısına geçmiş. Savaşın anlamsızlığını, çocuklar üzerindeki etkisini mercek altına alan Zozo, dramatik öyküsüne rağmen yer yer keskin bir kara mizaha sahip.

Tüm film tek bir evin içinde geçiyor

KORKU


Telefondaki Yabancı

When a Stranger Calls

Yön:
Simon West

Oyn: Camilla Belle, Brian Geraghty, Tommy Flanagan, Katie Cassidy

Bebek bakıcısı Jill Johnson (Camilla Belle), çocukları uyuttup, kapıları kilitleyip, alarmı çalıştırdıktan sonra koca evde tek başına kalır. Kısa süre sonra telefon çalar ve gizemli bir ses, Jill’e çocukları kontrol etmesini söyler. Paniğe kapılan Jill, arayan numarayı kontrol ettirir ve korkunç gerçekle yüzleşir: Aramalar evin içinden yapılmıştır...

Con Air, Lara Croft gibi popüler yapıtlardan tanıdığımız Simon West’in yönetmenliğini üstlendiği filmin başrollerini Camilla Belle ve Brian Geraghty paylaşıyor. Fred Walton’ın yönettiği 1979 yapımı aynı adlı filmin yeniden çevrimi olan Telefondaki Yabancı, tipik bir dar alanda gerilim filmi. Yapıtın tamamı tek bir mekanda, yani evde geçiyor. Olaylar geliştikçe adeta labirente dönüşen ve kaybolmuşluk hissi uyandıran ev, filmin asıl kahramanı. Dış basında kötü not alan Telefondaki Yabancı, psikolojik gerilimlerden hoşlananların ilgisini çekebilir.
Haberle ilgili daha fazlası:

BAKMADAN GEÇME!