Güncelleme Tarihi:
Adınız gibi ‘yalın’ durmanız bir strateji mi?
- İnsanların kişilikleriyle ilgili yapılan stratejilerin hepsinin sonu kötü bitiyor. Gerçekten de basit yaşamayı, sade giyinmeyi seven biriyim. Sadelik bana daha çarpıcı geliyor. Bunun yanında çok da yalın bir adam değilim, benim de olayları karıştırdığım anlar oluyor.
Sadeliğin yanında heyecansız ve sıkıcı bir adam mısınız?
- Asla! Hem fikren hem bedenen yerinde duramayan bir hiperaktifim.
Şarkılarınızda romantizm ön planda. Hayatınızın odak noktası romantizm midir?
- Bakış açım ve konuları ele alışımda romantizm hep var. Yalnız duygularımla yaşarken farkındalığımı da kaybetmemeye çalışıyorum.
Şarkılarınıza bakılırsa aşk var, seks yok...
- Aşktan bu kadar bahseden birinin seksten uzak olması mümkün mü? Bu duygu aşkın içinde bangır bangır var. Sadece bunu şarkılarda çok ön plana çıkarmadan yaşıyorum.
EVLİLİK Mİ ALBÜM MÜ?
Zalim şarkınızdan bu yana aşkın tanımı sizin için nasıl değişti?
- “Gelip de bir tanem olmaya ne hakkın var” diyen adamken yıllar beni başka bir noktaya getirdi. Konu aşk olunca zamanında daha az farkındalıkla daha öfkeli biriyken şimdi daha ılımlı, daha sakin birine dönüştüm.
Aşktaki en büyük problem ne?
- Aklını başından alıyor. O zaman şarkı yazamıyorum!
Neden?
- Çünkü dünya umurumda olmuyor. Hayatıma sadece bir tane duyarlılık geliyor.
Enerji de gidiyor mu?
- Aşk insanın enerjisini alıyor. Bu aslında güzel bir şey. Mesela son albümü de single’ı da hep yalnızken yaptım. Şimdiye kadar sevgilim varken çok az şarkı ürettim.
O zaman evlendiğinizde hiç şarkı yazamayacaksınız?
- Onunla ilgili kafam çok karışık. Evlilik olduğu zaman bu işleri bırakmak mı lazım diye düşünüyorum. Çünkü eğer birini sevip ona âşık olarak hayatımın sonuna kadar yaşamaya karar vereceksem bütün hayatım o olmalı. Şu andaysa hayatımın tamamı yaptığım iş.
Ama evli, mutlu ve çocuklu bir sürü şarkıcı var…
- Evet, gerçekten nasıl yaptıklarını bilmiyorum!
Peki âşıksınız ama yeni albüm çıkarmanız lazım. O zaman kız arkadaşınızı terk mi edeceksiniz?
- O yüzden bir önceki albüm için tam 3.5 sene bekledim. Ama sırf bu yüzden gerçekten sevdiğim birinden ayrılmadım ve ayrılamam.
Hayat mottom: İnanmak başarmaktır
Tek çocuğum. Annem yönetici asistanı, babam bir sigorta şirketinde çalışıyordu. Çocukluğumdan beri hep müziğe meraklı oldum. Babam da sanırım gitar çalmasının etkisiyle bana çok destek oldu. Bir arkadaşım sınıftan bir kıza çok âşıktı. Onun için yazdığı şarkı sözlerini tamamladım. İlk sözlerimi de öyle yazmış oldum. Müzik dünyasına ilk girdiğimde basında hakkımda birçok yalan haber çıkıyordu. Bunun üzerine hayat mottom olan ‘İnanmak başarmaktır’ı sağ bileğime dövme yaptırdım.
Üç değil dört çocuk istiyorum
Ailem evlenmem için değil ama çocuk sahibi olmam için tadında bir baskı uyguluyor. Ben de ileride yalnız bir adam olmak istemiyorum. Annemler dört kız kardeş. Dört kız çocuğum olursa güzel olur. Aşkta yaş sınırım yok. En son sevgilimi bir barda, arkadaşlarımın yanında görmüştüm. 100 kişinin arasında sanki kafasında bir ampul yanıyordu ve ‘İşte bu’ dedim. Aşk böyle bir şey. Eğer ünlü olmasaydım kadınlarla tanışma konusunda daha yırtık olurdum. Şimdi daha çekingenim.
30’lu yaşları çok sevdim
Son şarkınız ‘Keyfi Yolunda Aşkı Sonunda’nın dinlenme oranı YouTube’da 21 milyonu geçti. Neden insanlar bu şarkıyı sevdi?
- ‘Güzel ile Saf’ isimli bir kısa filmde ‘Aşkın Sesi’ni canlandırdım. Şarkıyı da bu filmin soundtrack parçası olarak besteledim. Orada saf bir aşk vardı. Ortaya da gerçek ve iç açıcı bir şarkı çıktı.
Müzikte 10’uncu seneniz. Sizce Türk popunda bir şey değiştirmeyi başardınız mı?
- Evet. Zalim şarkısıyla çıkış yaptığımda henüz yeni çıkış yapan çok isim yoktu. Piyasaya yeni giren birinin çok satacağını göstermiş oldum, bu da yeni isimlere fayda sağladı. Bir de o dönemde tekno müziklerin üzerine söz yazılırken benim yaptığım akustik müzik insanlara iyi geldi.
30’u devirdiniz. Yaş almak ne hissettiriyor?
- Çok genç hissediyorum. Her gören de “Gençleşmişsin” diyor. Saçlarım beyazlamaya başladı ama ondan da memnunum.
Geçen 33 yıl ortaya nasıl bir adam çıkardı?
- 20-25 yaş arasında yerimde duramazdım. Yazları sabahlara kadar arabayla gezerdim. Şimdi o yolların onda birini arabayla gidecek sabrım yok. Bir de yaş aldıkça zevkler değişiyor. Eskiden evim umrumda değilken şimdi çok özen gösteriyorum. Ben 30’lu yaşları daha çok sevdim.
YALNIZLIK İNSANI HIRPALIYOR
Neden?
- Şöyle düşünün: Belki yine aynı yemeği yiyorsunuz ama yaş aldıkça biraz daha farkına ve tadına varıyorsunuz.
Dışarıdan yakışıklı, şarkıları sevilen, sevimli bir adam sureti görünüyor... Buzdağının görünmeyen kısmında ne var?
- Bu işin entresan bedelleri var. Herkes gibi her an her şeyi yapamıyorsun. Bir de üreten kişinin yalnız kalmaya ihtiyacı oluyor. Ama insan ruhu bunun için uygun değil. Geçenlerde tatile çıktım ve her şeyin iki kişilik olduğunu bir kere daha anladım. Her şey bu kadar iki kişilikken yaptığım iş iki kişiyi kaldırmıyor. Bu da yalnızlığı beraberinde getiriyor. Ve bir süre sonra yalnızlık insanı hırpalıyor. Ben de yalnız kalmaktan çok korkuyorum. Bir yandan da bu yalnızlığı çok yaşıyorum.
Şimdi yalnız mısınız?
- Evet, hayatımda bir aşk yok.
Bu yazın rotasında yedi il var
Yalın, ‘Cornetto Yalın Yaz Konserleri’ne 8 Ağustos’ta Ayvalık Açıkhava Tiyatrosu ile başlıyor. Bunu 9 Ağustos - Erdek Kaya The Rock, 10 Ağustos - Yalova Açıkhava Tiyatrosu, 21 Ağustos - Altınoluk Açıkhava Tiyatrosu, 25 Ağustos - Marmaris Açıkhava Tiyatrosu, 31 Ağustos - Antalya Beachpark ve Eylül’de Eskişehir takip edecek.