Güncelleme Tarihi:
İstanbul’un işlek caddelerinden biri. Pazar sabahı erken saatler, ehliyetini taze almış bir kadın sürücü motosikletine atlamış boş yolun keyfini çıkarıyor. Ama o da ne? Kaskına rağmen sürücünün kadın olduğunu anlayan bir otomobil sürücüsü onu ısrarla sıkıştırıyor. Birkaç yüz metre devam eden kovalamaca kadın sürücünün panikleyip dengesini kaybetmesiyle son buluyor. Bilanço kötü: Kazalı bir motosiklet ve kırık bir sol kol.
Bu hikâye beş yıl öncesine ait ama bir benzeri geçen hafta neredeyse İstanbul’da, Erenköy Ethem Efendi Caddesi’nde yaşanıyordu. Porsche marka bir otomobil kırmızı ışıkta durmadı ve yeşil ışıkta geçen motosiklete bindirdi. Neyse ki, motosikletin üzerinde pistlerde Türkiye ikinciliği olan Name Ekin vardı.
Kadın sporcu refleksle gidonu çevirdi, yana kaçtı ama darbeden kurtulamadı. Porsche sürücüsü ancak çarpışmadan sonra fren yaptı. Çarptığı kişi kaskını çıkarınca kadın olduğunu gördü ve bastı gaza kaçtı. Kaza sırasında ön plakasını olay yerinde bırakmıştı.
TRAFİKTE KADIN OLMAK
Bu kaza, trafikte motosiklet kullanan kadınların yaşadıklarından sadece biri. Motosikletle İstanbul’da trafiğie çıkmak, trafik canavarları düşünüldüğünde hüner istiyor. Motosiklet kullanan kadınlar savunmasız, eğer usta değillerse panik yapıyorlar, kazalar oluyor. Canavar sürücüyse gaza basıp, kayıplara karışabiliyor. Ve herkesin elinde motosikletçi Name Ekin kadar sağlam deliller olmayabiliyor. Motosiklet kullanan kadınlarla buluşup, trafik deneyimlerini konuştuk.
Renksiz kıyafetler giyiyorum
DİLAN EPİK TOPUZ- İÇ MİMAR
28 yaşındayım. Bir süre İtalya’da yaşadım. Motor sevgim de oradan. Motosiklete binebilmek için uzun bir eğitim, ardından da motosiklet ehliyeti aldım. Annem önce tehlikeli diye karşı çıktı. Ancak küçük çaplı bir motosiklet alarak trafikte olduğumu gördüğünde sorun çıkmadı. Asıl sorun diğer sürücülerde. Minibüslerden çok şikâyetçiyim. Yolcu almak için bir anda üzerimize kırıyorlar. Motosikleti araç gibi görmüyorlar. Kadın olduğum anlaşılmasın diye genelde renksiz kıyafetleri tercih ediyorum.
Saçımı kaskın altına gizliyorum
HALE BULUT - EMLAK YATIRIM DANIŞMANI
Benim için taksi, minibüs ve otobüsler potansiyel tehlike. Taksiciler ve minibüsler sürekli şerit değiştiriyor, özellikle de halk otobüsleri her an üzerinize çıkacakmış gibi kullanıyorlar. Yine de kadınların kullandığı ciplerden çektiğimi hiçbirinden çekmiyorum. Kadın kadını sıkıştırıyor. Buna şaşırıyorum. Tabii ki “Bravo” diye el işareti yapan kadınlar da oluyor ama bazıları acımasızca üzerimize geliyor. Bu nedenle yolun en sağından gidiyorum. Saçımı açık bırakmayıp kaskımın altında gizlemeye çalışıyorum.
Motorcu motorcuyu taciz ediyor
EFİL TURAN - HALKLA İLİŞKİLER UZMANI
İstanbul’un sadece belirli semtlerinde motorumu kullanıyorum. Nişantaşı’nda oturuyorum ve işim gereği Tünel ve Beşiktaş, Bebek, Etiler gibi semtlere gidiyorum. Bu semtlerde genellikle kadın sürücülere taciz olmuyor. Yollarda karşılaştığım en büyük tehlike, yoğun trafikte ansızın açılan kapılar, sinyal vermeden kaldırıma yanaşan taksiler, ani fren yapıp durabileceğimize inanan yayalar... Yol konusunda kadın şoförler biraz daha destekçi. En büyük tacizi araç sürücülerinden değil, diğer motor kullananlardan görüyorum.
Durmam onlar için iyi olmaz
NAME EKİN - TÜRKİYE MOTOSİKLET ŞAMPİYONU
35 yaşındayım. 17 yıldır motosiklet kullanıyorum. Motosiklet Federasyonu’na kayıtlı ilk kadın motorcu unvanı bana ait. Pistlerde erkeklerle yarışıyorum, Türkiye ikinciliğim var. Her çaptaki motoru rahat kullanıyorum ama trafikten yana dertliyim. İstanbul trafiğinde çok dikkat etmek gerek. Çünkü bazı magandalar yol vermiyor, üzerimize sürüyor. “Aferin kadına” diye alkışlayanlar da çıkıyor yarı beline kadar kapıdan taciz edenler de... Gece farlarını söndürüp takip edenlerse şehir efsanesi değil, gerçek. Ben “Onlar için iyi olmaz” diyerek durmuyorum. Çünkü judo ve karatede siyah kuşaklıyım. Ayrıca uluslararası antrenörüm.
Motor benim demir atım
ÇİĞDEM TATLISERT - FOTOĞRAF SANATÇISI
12 yıldır motosiklet kullanıyorum. 2007 Türkiye super-moto kadınlar kategorisi birincisiyim. İstanbul’da yaşamak, trafikte olmak elbette kendine has koruma kalkanları ve kuvvetli trafik öngörüsü geliştirmek demek. Trafikte önüme araç kıran, hatta trafik ışıklarında arka lastiğime dokunan sürücüler oluyor. Ben motorumu ‘demir atım’ gibi görüyorum. Basıp gidiyorum, buna alıştım. Bazen bir bilgisayar oyunundaymışım gibi hissediyorum. İyi donanım ve iyi bir eğitimle birçok zorluğun üstesinden gelebilirsiniz. Biliyorum ki otomobiller yol vermese bile onlardan önce gideceğim yere varacağım. Kendimi trafikle barıştırdım. Bana yol vermeyen araca yol veriyorum, yol verene de teşekkür ediyorum. Umarım araç kullanıcıları bizi daha çok kabul eder.