Güncelleme Tarihi:
Avrupa Hipertansiyon Derneği (ESH) Başkanı Prof. Dr. Krzysztof Narkiewicz, büyük tansiyonun kişinin yaşına göre yüksek olmasına halk arasında “yüksek tansiyon”, tıp dilinde ise “hipertansiyon” denildiğini anımsattı.
Yüksek tansiyonun genellikle belirti vermediğini, tesadüfen bulunduğunu bildiren Narkiewicz, “Düzensiz yaşam tarzı, aşırı tuz tüketimi, stres de tansiyonu yükselten faktörler arasında. Hastanın yaşam tarzını da değiştirme gerekliliği var” dedi.
Son yıllarda dünya genelinde ortalama rakamlara bakıldığında yüksek kan basıncı değerlerinde, yani yüksek tansiyonda düşüş olduğunu vurgulayan Narkiewicz, insanların artık modern hayatın sıkıntılarına ve strese adapte olabildiğini belirtti.
Yüksek tansiyon konusunda dikkatli olunmasının önemine işaret eden Narkiewicz, kadınların tansiyon tedavisinde daha bilinçli olduğunu söyledi.
Özellikle orta yaşlı erkeklerden bazılarının yüksek tansiyon sorunları olduğunun farkında da olsalar tedaviyi ihmal edebildiklerini ifade eden Narkiewicz, “Yüksek tansiyon konusunda obezler ve uyku apnesi olanlar da dikkatli olmalı” dedi.
Hipertansiyonun hala dünya genelinde yeterince tedavi edilemediğini kaydeden Narkiewicz, şu bilgileri verdi:
“Hipertansiyon ile mücadelede hekim ve hastanın koordineli çalışması önemli. Piyasada yüksek tansiyon şikayeti olanların yüzde 90'ına uygun ilaçları bulmak mümkün. Yine de hastalar yeterince tedavi almıyor. Hastaya uygun hipertansiyon ilacı her zaman doktoru tarafından seçilmelidir. Tansiyon tedavisi sabır gerektiriyor. Bir aylık, iki aylık, üç aylık kısa vadeli çözümler yerine 20-30 yıllık dönemde etkin olacak tedavilere odaklanılmalı. Uzun vadeli tedavi ileride görülebilecek inme, kalp rahatsızlıkları, böbrek yetersizliği risklerini azaltır.”
Kan basıncında ani iniş çıkışların hastaları korkutabildiğine dikkati çeken Narkiewicz, “Önemli olan hastanın ortalama tansiyonuna bakıp karar verebilmektir. Tansiyon, hava sıcaklığı gibidir. Zaman zaman iniş çıkışları olabilir. Ortalama seyri dikkate almak önem taşır” diye konuştu.