"Şıkıdım" 100 yılda bir gelir

Güncelleme Tarihi:

Şıkıdım 100 yılda bir gelir
Oluşturulma Tarihi: Temmuz 26, 2006 00:00

Cezayir asıllı Fransız müzisyen Rachid Taha, Çeşme’deki konseri öncesi Kelebek'in sorularını yanıtladı. Türk kültürünü kendisine çok yakın bulduğunu söyleyen Taha, Tarkan'ın yurtdışında büyük bir başarı yakaladığını belirtti: "Tarkan’ın söylediği 'Şıkıdım' parçası Fransa’daki radyolarda bizimle aynı sıklıkta çalıyordu. Ama bu bir daha pek kolay gerçekleşemez. Belki tekrarı önümüzdeki yüzyılda olur."

Haberin Devamı

Cezayir asıllı Fransız müzisyen Rachid Taha, geçen hafta sonu Çeşme’deydi. Sadece birkaç saat kaldığı İzmir’de konser öncesi görüştüğümüz Taha, Tarkan’ın yurtdışı başarısına da değindi: "Tarkan’ın ’Şıkıdım’ parçası Fransa’daki radyolarda bizimle aynı sıklıkta çalıyordu. Ama bu bir daha kolay kolay gerçekleşemez. Belki tekrarı önümüzdeki yüzyılda olur."

n Müziğiniz çok geniş bir yelpazeye yayılmış. İçerisinde pop, rock, punk ve tabii Kuzey Afrika ve Arap ezgileri var. Siz müziğinize bir tanımlama getirebiliyor musunuz yoksa kategorize etmekten hoşlanmıyor musunuz?

- Müziğimi nasıl değerlendirebilirim ki? Müziğim birçok şeyden etkileniyor. Ben müziğimi bir eve benzetiyorum. Evinizde salonunuz, oturma odanız, mutfağınız vardır. Benim müziğimde de herkese uygun bir şeyler var. Herkesin kendisine uygun bir yer bulduğu, herkesin oturabildiği çok büyük bir ev.

Haberin Devamı

n Şarkı sözlerinizle ırkçılığa ve hoşgörüsüzlüğe karşı bir mücadele veriyorsunuz. Müziğe başladığınız ilk yıllara göre Fransa’nın ve dünyanın ırkçılıkla ilgili yaklaşımlarını nasıl buluyorsunuz?

- Göç her zaman sıkıntı yaşadığımız bir sorun. Aslında biliyoruz ki Avrupa’da her şartta göçe ve göçmenlere ihtiyaç var. Bundan vazgeçmeleri mümkün değil. Bunu iki taraflı bir sorun olarak ele almak gerekli. Avrupa’da, o coğrafyada doğan bütün sorunların göçmenlerden kaynaklandığı düşünülüyor. Onların bilinçaltında göçmenler,  sanki her an gelip kanlarını emecek Drakulalar olarak yer etmiş. Böyle bir şey yok.

n Müziğe ilk başladığınız 80’lerdeki grubunuz Carte De Sejour (Oturma İzni) ile yaptığınız müzik Arapça olduğu için radyolarda çalınmamıştı. Ama siz daha sonra Fransa’nın Grammy’si sayılan Victoire de la Musique ödülünü kazandınız. Önyargıları kırmayı başardınız mı?

- Maalesef hiçbir zaman öyle olamadı. O bir sanatsal gösteriydi ama aynı zamanda da politikti. Fakat devam etmedi. Çünkü Fransa’da bizim yaptığımız Rai müziğini ve Arap müziklerini ancak yerel radyolar çalıyor. Fransa’nın tümünde yayın yapan büyük özel radyolarda hálá bu müziklere yer verilmiyor. Yani hiçbir şey değişmedi. Yerel radyolardaki bu hareket diğer radyolara yayılamadı.

Haberin Devamı

n Siz önemli bir aşama kat ettiniz yine de...

- Bu bir yüzyılda bir kez olacak bir şey. Örneğin sizin sanatçınız Tarkan’ın "Şıkıdım" parçası Fransa’da her yerde ve radyolarda bizimle aynı sıklıkta çalıyordu. Ama bu bir daha kolay kolay gerçekleşemez. Belki tekrarı önümüzdeki yüzyılda olur.

n Resmi internet sitenizde müziğiniz Boğaz Köprüsü ile karşılaştırılıyor ve onun gibi Doğu ile Batı arasında bir köprü olduğundan bahsediliyor. Sizce Türkiye, Doğu ve Batı arasında nasıl bir konumda bulunuyor?

- Türkiye Avrupa’nın canını sıkıyor. Batılılar Türkiye’den rahatsız. Çünkü siz modernsiniz ama aynı zamanda Müslümansınız. Onlara göre Müslüman olmak sakallı olmak demektir. Bu da tehlikeli bir görüntü verir. Ki onlara normal gelen Müslümanlığın tehlikeli olmasıdır.

Haberin Devamı

n Türk kültürü ve Türk müziği hakında neler düşünüyorsunuz?

- Türk müziği de Türk kültürü de benim kültürüm. Müziğiniz Kuzey Afrika ezgilerine benziyor. Çok sayıda müzisyen tanımıyorum ama yine de bildiklerim var. İsim sayamasam da müziğinizin benim kültürümün bir parçası olduğunu söyleyebilirim. Tarihte bizi yani Cezayir’i hem Fransızlar hem de Türkler yönetmiş. Ama ben daha çok bir Türk’üm. Cezayir’de de hálá Türkçe ismi olan birçok kişi var.

n Son albümünüz Tekitoi 2004’te çıkmıştı. Yeni albüm ne zaman çıkacak?

- Yeni albüm ekim ayında çıkacak. İsmi "Diwan 2" olacak. Bu albümde ilk Diwan albümüm gibi geleneksel müziklerden alıntılar olacak.

Haberin Devamı

Ortadoğu’daki savaş sebepsiz çıkmadı

n Bu günlerde Ortadoğu’da yine karışık ve sıkıntılı günler yaşanıyor. Bu konuda ne düşünüyorsunuz?

- Ortadoğu’da şu an varolan durum, önceden öngörülmüş bir savaş. Bu kesinlikle bir tesadüf değil. Savaş iki askerin kaçırılmasıyla başlamadı. Her şey planlıydı. Çünkü Lübnan’ın yeniden yapılanmaya çalışması onlara rahatsızlık veriyordu. Çünkü Lübnan içerisinde müslüman, hıristiyan ve daha birçok farklı kimliği barındırıyor. Bu onlara göre ters bir model oluşturuyor. Bu onları rahatsız ediyor. Bunu durdurmak istiyorlar.

n Türkler’e söylemek istediğiniz bir şey var mı?

- Türkler bütün bu olaylarda barışı oluşturmaya çalıştılar, Bush’un yanında yer almadılar. Bağımsız bir politika uyguladılar. Bush’u takip etmediler. Ayrıca Cezayir ile de hep iyi ilişkiler içerisindeler.

RACHID TAHA

Haberin Devamı

Cezayir asıllı Fransız bir müzisyen. 10 yaşında ailesiyle birlikte göç ettiği Lyon’un arka sokaklarında çeşitli küçük işlerde çalışarak büyüdü. 80’li yıllarda kendisi gibi "beur" (Fransa’da 2. jenerasyon göçmenlere verilen isim) gençlerle kurduğu Carte de Sejour (Fransa’da göçmenlere verilen oturma izni) ile yaptıkları müzik uzun süre getto müzik piyasasından dışarı çıkamadı. Grubun dağılmasından sonra kariyerine tek başına devam eden Rachid Taha "Ya Rayah" ve Santana tarafından da seslendirilen "Migra" gibi eserleri ile tüm dünyada tanındı. Geçtiğimiz hafta bir gecelik konser için Çeşme’ye gelen Taha ile Alaçatı Babylon’daki konserinden önce görüştük. İlk karşılaştığımızda "Hürriyet Gazetesi’ni biliyorum. Hürriyet’in anlamı Liberté (Fransızca özgürlük) demek değil mi?" diye sordu. 

Haberle ilgili daha fazlası:

BAKMADAN GEÇME!