Güncelleme Tarihi:
Hastane Başhekimi Beyin Omurilik ve Sinir Cerrahisi Uzmanı Opr. Dr. Selim Hacısalihoğlu, osteoporozun özellikle erken menopoza girmiş ve sigara içen kadınlarda yüksek oranda çıktığına dikkati çekti. Opr. Dr. Hacısalihoğlu, "Kadınlar adet gördüğü müddetçe kemiği güçlendiren bazı hormonlar hala vücutta bulunuyor. Adetin kesilmesi ve o hormonların da kaybolmasıyla kemiği güçlendiren maddeler süratle kayboluyor. Bu da kemiğin erimesine neden oluyor. Bu nedenle adet dönemi biten kadınların mutlaka kontrol yaptırması gerekiyor" dedi.
SİGARA İÇENDE KEMİK KAYNAMAYABİLİYOR
Bilinenin aksine sigara içmenin sadece akciğerlere değil, en az onun kadar kemik yapısı ile omurgaya zarar verdiğine vurgu yapan Opr. Dr. Selim Hacısalihoğlu, "Sigaranın özellikle omurgada, kalçanın zayıflamasında, kırıkların iyileşmemesinde etkisi çok büyük. Mesela biz omurga kırığı ameliyatı yaptığımızda, vidalayıp yanına kemik kırıntıları koyuyoruz. İyileşmenin esası koyduğumuz bu kemik kırıntılarının kaynamasıdır. Kitap şöyle diyor; sigara içmeyende 8 ila 12 haftada iyileşir. Sigara içende meçhul. Hiç kaynamayabiliyor. Ondan sonra bir yığın sıkıntı ki hep daha ağır durumlarla karşımıza geliyor" diye konuştu.
İLAÇ ALMAKLA TEDAVİ OLUNMUYOR
Sigara kullanımının yanında hareketsiz yaşam ve aşırı kilonun osteoporozu tetikleyen önemli etkenlerin başında geldiğini ifade eden Opr. Dr. Selim Hacısalihoğlu, bu hastalığa yakalanılması durumunda kaybedilen kemik oranının belli miktarda geri kazanımının ise yıllar alabileceğini aktardı. Osteoporozun tedavisinde ilaç kadar beslenme, hareket ve sigara içmemenin önem taşıdığını kaydeden Opr. Dr. Hacısalihoğlu, "İlaç almakla osteoporoz tamamen düzelmiyor. Önce kişi kilosunu normal düzeye çekmeye dikkat etmeli. İkincisi beslenme düzeninde bazı değişiklikler yapmalı. Yani süt ve süt ürünlerine bir miktar ağırlık vermeli. Muhakkak her gün öğünün birinde bu tür yiyeceklere yer vermeli. Bunun yanında yeşil renkli sebzelere de beslenmesinde yer vermeli. Yürüyüş çok önemli. Tabii sigara çok önemli. Hastalıkta ilaç tedavinin yarısı, yarısı da yaşam biçimi" ifadelerini kullandı.