Mesude ERŞAN
Oluşturulma Tarihi: Ocak 20, 2007 00:00
Akciğer kanseri ve amfizeme bağlı ölümlerin yüzde 90’ından sigara sorumlu. Ağız, gırtlak, yemek borusu, mide, pankreas, mesane, prostat ve rahim ağzı kanserleri, kalp krizi, inme ve bacak kangreni riski sigara içenlerde daha sık görülüyor. Sigara içen erkeklerde iktidarsızlık, kadınlarda ise düşük yapma, erken doğum ve düşük ağırlıklı bebek doğurma riski de artıyor.
Sigaranın zararları az önce okuduklarınızdan ibaret değil. Cildinizin gençliğini, güzelliğinizi de tehdit ediyor. Estetik girişimlere ihtiyacı artırdığı gibi, müdahalelerin başarısını da düşürüyor. Plastik Cerrahi Uzmanı Dr. Teoman Doğan, sorularımızıyanıtladı.
Sigara, estetik girişimleri nasıl etkiliyor? - Estetik ameliyatlar da diğer operasyonlar gibi dokulardaki kan dolaşımının belli bir seviyede olduğu ve bu seviyede kalacağı varsayılarak planlanır. Örneğin otomobil kullanırken benzinin motora belli bir ölçüde geleceğini ve asla tıkanmayacağını varsayarsınız. Kan dolaşımı da buna çok benziyor. Sigara içmek, kanı dokulara ulaştıran damar ağında ciddi bozukluklar yaratıyor. Damarların anormal derecede ve kontrolsüz kasılmalarına ve dolaşımı durdurmalarına sebep olabiliyor. Ameliyat edilen bölgedeki kan dolaşımı cerrahi müdahale yüzünden aksadığında, kalan damar ağının belli bir seviyeyi rahatlıkla koruyacağını düşünürüz. İşte sigara bu güvenilen dağlara karlar yağdırır. Dokular oksijensiz, beslenmesiz, korumasız kalır.
Sigara estetik girişimlere ihtiyacı artırır mı? - Evet. Çünkü yaşlanmayı hızlandırır. Bu etkisini uzun uzun anlatmaya gerek yok, sigara içenlerde zaten bariz. Kırışıkları ve dokularda yerçekimine bağlı sarkmaları artırır. Bu etkiyi sadece yanaklarda değil bütün vücutta görmek mümkün. Bağ dokusu gevşer, cilt elastikiyetini kaybeder, rengi solar, cansızlaşır.
Sigara içenlere yönelik estetik girişimlerin sonuçları farklı mı? - Sigara içenlerin nekahet süresi uzun ve zor geçer. Operasyon sonrası her türlü komplikasyona da açık olur vücutları. Ayrıca sigara içenlerin ameliyatı daha temkinli yapılır ve çapı küçük tutulur. Dolayısıyla elde edilen sonuç da sınırlı olur. Ameliyattan hemen sonra sigara içmeye devam ederlerse riskler daha da artar.
AMELİYATTAN ÖNCE SİGARA VE DOĞUM KONTROL HAPINA ARA
Sigara içen hastaları ameliyat ediyor musunuz? - Belli ameliyatları yapmıyorum. Özellikle yüz germe ve göğüs küçültme ameliyatında hastanın sigara içmiyor olması gerek. İçiyorsa da en az altı hafta önce bırakması şart. Mutlaka bir sorun çıkar demiyorum elbette ama riskleri artırmak estetik bir müdahalede kabul edilemez. Günde bir paketin üzerinde sigara kullanan hastalarıma, önce azaltın ameliyatı sonra yapalım, diyorum. Sigara ve doğum kontrol hapı gibi ilaçların bir arada kullanılması da emboli riskini ciddi şekilde artırıyor. Doğum kontrol hapında olduğu gibi, menopoz sonrası yapılan hormon takviyeleri de östrojen içerir. Ameliyattan altı hafta önce her ikisini de bırakmak şart.
-Başarılı operasyonlar için hastalara neler önerirsiniz?- İki temel önerim var. 1, sigara içmeyin. 2, kilonuzu kontrol edin. Fazla kilolu olmak bütün ameliyatları olumsuz etkiler. İlla şişman olmaktan da bahsetmiyorum. Mümkün olduğunca sağlıklı beslenin ve kilonuzu kontrol edin. Sürekli olarak kullanılan ilaçlar çok önemli.Özellikle doğal vitamin ve takviye ilaçlarının birçoğu kanı aşırı sulandırabiliyor. Bu, ameliyat sonrasında beklenenden çok daha fazla morluğa ve şişliğe neden olabiliyor.
Memeleri bile sarkıtıyorSigaranın cilt üzerindeki etkileri tek kelimeyle "feci". Bunu en iyi sigarayı bırakanlarda gözlemek mümkün. Özellikle günde iki paket ve üzerinde sigara içenler, sigarayı bıraktıklarında sanki bir anda gençleşirler. Cilt rengi değişir, esnekliği artar, kırışıklıklar azalır. Bunun, cildin kan dolaşımı ve beslenmesindeki artışla doğrudan ilgisi var. Sigara yüzlerce, hatta binlerce zehir olarak kabul edilen maddeyi kan yoluyla cilde ulaştırıyor. Yani cildinizi zehirliyor. Bağ dokularının kendisini yenilemesine engel oluyor. Hücreler ve kollajen gibi proteinlerden oluşan yumuşak dokular da dahil olmak üzere vücuttaki her doku sürekli kendini yeniler. Sigaranın en kötü etkisi bu yenilenmeyi azaltmak. Memelerdeki sarkmayı bile artırıyor. Ayrıca bütün organ sistemlerini kötü etkileyerek dolaylı olarak vücudu yıpratıyor.
Kemik sağlığı boğazdan geçer!
Türkiye Osteoporoz Derneği ve Osteoporoz Hasta Derneği bir "Kalsimenü" kitapçığı hazırladı. Türkiye’nin her yerinde yapılacak bilinçlendirme toplantılarında ücretsiz dağıtılacak kitapçıkta, vücuda kalsiyum kazandıracak ve dolayısıyla kemikleri güçlendirecek çorba,
yemek ve tatlı tarifleri var. Beş osteoporoz derneğinin oluşturduğu Türkiye Osteoporoz Platformu Koordinatörü Prof. Dr. Merih Sarıdoğan, en önemli kalsiyum kaynaklarının besinler olduğunu belirtiyor. Kemik kaybı 35 yaş civarında hızlanmaya başladığı için kemik dokusunun yoğunluğu giderek azalıyor. Vücut zamanla kalsiyum kaybederek, kemiklerin delikli, zayıf ve kolay kırılabilir olmasına yol açıyor. O yüzden doğru beslenme ve kalsiyum alımı, ileri yaşlarda karşılaşılan kemik erimesi riskini azaltabilir.
Aşağıdaki gruplarda yer alıyorsanız, osteoporoz tehdidi altındasınız:
Üçten fazla doğum yapanlar, düşük kalsiyumla beslenenler.
Kortizon, epilepsi, tioid ve bazı kanser ilaçlarını kullananlar.
Ailesinde kemik erimesi bulunanlar.
Çok fazla kahve ve asitli içecek içenler.
Sigara ve alkol kullananlar.
Kırmızı eti fazla tüketenler.
TÜY DÖKEN SERUM: Kadın ve erkekteki istenmeyen tüylerle mücadele için yeni bir seçenek var. Bioder’in geliştirdiği ve ürettiği serumu, tüyler ağda gibi bir yöntemle kökten alındıktan sonra ayda üç kez sürmek gerekiyor. Bioderserum’u test eden İstanbul Üniversitesi Eczacılık Fakültesi raporlarına göre, altı ayın sonunda tüylerde yüzde 56 azalma, uzamada yüzde 65 gecikme ve yüzde 37 incelme gözlendi. Altı ila 10 ay sonunda ise kalıcı çözüm sağlandı. Yüz ve beden tüyleri için üretilen Bioderserum açık renkli tüylerde de etkili.
ZAMANI OLMAYANLARA KOLAY YEMEKLER: Sedef İybar ve Zeynep Bilgin’in yemek pişirmede zamansızlık sorunu yaşayanların hayatını kolaylaştırmak için yazdığı kitap satışa çıktı. "Kolay Aslında" adlı yemek kitabında, en zorunun hazırlanması bile 45 dakikayı geçmeyen 75 tarif bulunuyor. D&R ve Remzi kitapevlerinde, 25 YTL’den satılan kitabta dünya mutfağından pratik yemekler var.