Sıcakkanlı insanların yaratıcı yemekleri
Güncelleme Tarihi:
Şermin TERZİ / sterzi@hurriyet.com.tr
Oluşturulma Tarihi: Haziran 06, 2009 00:00
Bir Denizin Çevresinden Benzer Sofralar’ı, yemek tarifi kitabı olarak tanımlamak cılız bir yorum olur. Akdeniz’e kıyısı olan ülkelerin yemeklerinden ortak tariflerin verildiği bu çalışma aslında bir Akdeniz yemek kültürü derlemesi. İçinde Doğu Akdeniz’in, Türkiye’nin, Yunanistan’ın ve Lübnan’ın en bilinen yemekleri yer alıyor.
Editörü ve aynı zamanda Akdeniz Mutfakları Konservatuvarı kurucusu olan Güzin Yalın, amaçlarının duyulmamış, denenmemiş yemekleri sunmak değil Türklerin, Yunanlıların ve Lübnanlıların her gün yediği lezzetli ve sağlıklı yemekleri, bunları oluşturan malzemeleri doğru olarak tanıtmak olduğunu söylüyor. Kitap, bir kültür kitabı olduğu için Başbakanlık Tanıtma Fonu tarafından desteklenerek, Denizler Kitabevi tarafından basıldı. Tüm kitapçılarda bulabilirsiniz.
Akdeniz Mutfakları Konservatuvarı’nın amacı, Akdeniz yemek kültürünü korumak, geliştirmek ve yaygınlaştırmak. Bir Denizin Çevresinde Benzer Sofralar isimli kitap da geçtiğimiz yıl mayıs ayında, Girit’te düzenlenen bir konferansın ürünü zaten. Türkiye, Yunanistan ve Lübnan’ın yanı sıra gözlemci ve konuşmacı olarak Fransa, İspanya ve İtalya’dan yemek kültürü uzmanlarının katıldığı bu sempozyumdan sonra, bildiriler ve konuşmalar ortak tariflerle buluşunca kitap ortaya çıktı.
Kitapta Yunan Lezzet Akademisi Başkanı Andonis Panayotopoulos, Roma Akdeniz Enstitüsü Başkanı Andrea Amato, Uluslararası Akdeniz Mutfakları Konservatuvarı Başkanı Bruno Giraud-Heraud, İspanyol Gastronomi Akademisi Başkanı Maria de Amezua gibi isimlerin Akdeniz mutfağıyla ilgili yazıları da yer alıyor.
Akdeniz yemekleri, pişirme teknikleri, tüketme gelenekleri, sofra adetleri birbirlerine ne denli benzerse benzesin, ülkeden ülkeye bazı farklılıklar gösteriyor. Ama değişmeyen bir şey varsa o da malzemeleri. Kitapta aralarında zeytinyağı, asma yaprağı, bulgur, erişte, susam, tahin, nar ekşisi, peynirlerin de aralarında olduğu 25 ana malzemeye yer veriliyor. Doğu Akdeniz’in en ortak 50 lezzetli yemeği de üç ülkedeki ortak tariflerden yola çıkılarak teker teker pişirildi, tadıldı ve kitap için fotoğraflandı. Ortak lezzetler arasında yoğurtlu içli köfte, buğday aşı çorbası, tahinli bakla piyazı, fava, humus, kuru patlıcan dolması, babagannuş, yaprak sarma, balık pilaki, limonata, sakızlı tavuk göğsü gibi yemek ve tatlılar yer alıyor. 212 sayfalık kitabın en sonundaki lezzet ise tabii ki kahve. İster Yunan usulü sakızlı, ister Lübnan’daki gibi kakuleli ya da en saf haliyle Türk usulü.
Akdeniz Mutfakları Konservatuvarı Türkiye’nin kurucusu Güzin Yalın, “Akdeniz’de insanlar sıcakkanlı, becerikli, öfkeli, aşk ve nefret dolu, yaratıcıdır. Bu coğrafyanın ürünlerini, bu coğrafyanın insanları pişirince ortaya dünyanın en lezzetli ve iç gıcıklayıcı mutfağı çıkar. Ayrıca dünyanın en lezzetli ve sağlıklı mutfağıdır.
Son zamanlarda Akdeniz mutfağının kalitesinden kaynaklanan aşırı bir merak ve bundan kaynaklanan gereksiz, tutarsız ve abartılı bir tercih var. Akdeniz Mutfağı kavramı dejenere ediliyor, bu durum beni ve arkadaşlarımı endişelendiriyor. Ortalık ne kadar çok “Akdenizli” olduğunu iddia eden restoran ve şefle dolmuş olursa olsun, gerçek Akdeniz Mutfak Kültürü’nün kaybolmaması için uğraşıyoruz” diyor.
Akdeniz Mutfakları Konservatuvarı’nın amacı, Akdeniz yemek kültürünü korumak, geliştirmek ve yaygınlaştırmak. Bir Denizin Çevresinde Benzer Sofralar isimli kitap da geçtiğimiz yıl mayıs ayında, Girit’te düzenlenen bir konferansın ürünü zaten. Türkiye, Yunanistan ve Lübnan’ın yanı sıra gözlemci ve konuşmacı olarak Fransa, İspanya ve İtalya’dan yemek kültürü uzmanlarının katıldığı bu sempozyumdan sonra, bildiriler ve konuşmalar ortak tariflerle buluşunca kitap ortaya çıktı.
Kitapta Yunan Lezzet Akademisi Başkanı Andonis Panayotopoulos, Roma Akdeniz Enstitüsü Başkanı Andrea Amato, Uluslararası Akdeniz Mutfakları Konservatuvarı Başkanı Bruno Giraud-Heraud, İspanyol Gastronomi Akademisi Başkanı Maria de Amezua gibi isimlerin Akdeniz mutfağıyla ilgili yazıları da yer alıyor.
Akdeniz yemekleri, pişirme teknikleri, tüketme gelenekleri, sofra adetleri birbirlerine ne denli benzerse benzesin, ülkeden ülkeye bazı farklılıklar gösteriyor. Ama değişmeyen bir şey varsa o da malzemeleri. Kitapta aralarında zeytinyağı, asma yaprağı, bulgur, erişte, susam, tahin, nar ekşisi, peynirlerin de aralarında olduğu 25 ana malzemeye yer veriliyor. Doğu Akdeniz’in en ortak 50 lezzetli yemeği de üç ülkedeki ortak tariflerden yola çıkılarak teker teker pişirildi, tadıldı ve kitap için fotoğraflandı. Ortak lezzetler arasında yoğurtlu içli köfte, buğday aşı çorbası, tahinli bakla piyazı, fava, humus, kuru patlıcan dolması, babagannuş, yaprak sarma, balık pilaki, limonata, sakızlı tavuk göğsü gibi yemek ve tatlılar yer alıyor. 212 sayfalık kitabın en sonundaki lezzet ise tabii ki kahve. İster Yunan usulü sakızlı, ister Lübnan’daki gibi kakuleli ya da en saf haliyle Türk usulü.
Akdeniz Mutfakları Konservatuvarı Türkiye’nin kurucusu Güzin Yalın, “Akdeniz’de insanlar sıcakkanlı, becerikli, öfkeli, aşk ve nefret dolu, yaratıcıdır. Bu coğrafyanın ürünlerini, bu coğrafyanın insanları pişirince ortaya dünyanın en lezzetli ve iç gıcıklayıcı mutfağı çıkar. Ayrıca dünyanın en lezzetli ve sağlıklı mutfağıdır.
Son zamanlarda Akdeniz mutfağının kalitesinden kaynaklanan aşırı bir merak ve bundan kaynaklanan gereksiz, tutarsız ve abartılı bir tercih var. Akdeniz Mutfağı kavramı dejenere ediliyor, bu durum beni ve arkadaşlarımı endişelendiriyor. Ortalık ne kadar çok “Akdenizli” olduğunu iddia eden restoran ve şefle dolmuş olursa olsun, gerçek Akdeniz Mutfak Kültürü’nün kaybolmaması için uğraşıyoruz” diyor.