Seyirciyle asla atışmam

 Konuşma engelliler yararına çalışmalar yapan Altın, şimdi de Zihinsel Engelliler Enstitüsü için sahneye çıkmaya hazırlanıyor. Gösteri, 12 Şubat’ta Büyükçekmece Atatürk Kültür Merkezi’nde.

* Fatih Bey, öncelikle lakabınızı sormak istiyorum. Ne zaman aldınız ‘Kekeçoğlan’ lakabını?
- 3,5 yaşında geçirdiğim rahatsızlıktan sonra 13 yıl hiç konuşamadım. Sonra da kekeleyerek konuşmaya başladım. Kekeç de o dönemde arkadaşlarımın bana taktığı bir lakap.

* “Kekeç Show”u yapmaya ne zaman başladınız?
- 10 yıl önce hem oyunculuk hem de şovmenlik yapmaya başladım. “Kekeç Show” da o dönem başladığım tek kişilik oyunum.

* Oyunun metni size mi ait?
- Evet. Oyunun her şeyiyle ben ilgileniyorum. Başkasının yazdığını oynayamıyorum zaten.

* Neden?
- Oturmuyor üstüme çünkü...

* Neler anlatıyorsunuz şovunuzda?
- Genellikle kekemelik yıllarımı, üniversite dönemimi ve rahmetli anneannemle ilgili anılarımı anlatıyorum.

* Şovunuzu yazarken nelerden besleniyorsunuz peki?
- Eskiden yanımda kağıt kalem taşır, aklıma gelen her şeyi oraya yazardım. Şimdi cep telefonuma yazıyorum, her şeyi not alıyorum. Anılarımı anlattığım için çok fazla dışarıdan beslenmiyorum.

SADECE TEBESSÜM EDEREK DEĞİL KAHKAHALAR ATARAK GİDİYORLAR
* Sahnedeyken zorlandığınız anlar oluyor mu?
- Benim, 18 kere hayranlıkla izlediğim Cem Yılmaz gibi seyirciyle birebir diyaloğum yok. “Kekemedir, cevap veremez” diye cesaret edip laf atan seyirciye kırmadan, incitmeden birkaç şey söylüyorum, o kadar. Kekelediğim zaman da devreye seyirci giriyor, cümlemi tamamlıyor, komik oluyor. Zaten şovun adı “Kekeç Show” olduğu için insanlar çok yadırgamıyor bu durumu.

* Gösterisini 18 kere izlediğinize göre, çok seviyorsunuz Cem Yılmaz’ı...
- Çok seviyorum. Neredeyse ezberledim gösterilerini. Hakikaten çok komik adam.

* Sizin gösterilerinize ilgi nasıl?
- Ekranda göründüğün zaman seyircin artıyor tabii. Büyük salonları dolduracak kadar seyircim yok ama yine de sağ olsunlar izlemeye geliyorlar. Gelenler de sadece tebessüm ederek değil, kahkahalar atarak gidiyor.

YÜZLERCE KİŞİ ARASINDA KEKEME ADAMA ADRES SORDUM
* Şovunuzla ilgili ilginç anılarınız var mı?
- Hayır. Seyirciyle asla atışmam, çünkü onlar misafir. Ünlü bir televizyoncu vardı, “Televizyona çıkarken güzel giyinin, zarif olun, çünkü evlere misafirliğe gidiyorsunuz” derdi. Gösteride de seyirci bana misafirliğe geliyor. O yüzden atışmalara girmiyorum, kırmıyorum onları.

* Sokakta ilginç olaylar yaşıyor musunuz?
- Yaşamaz mıyım! Bir gün Yeşilköy CNR’ın oradayım mesela. Çevrede yüzlerce insan var, birinin yanına gidip adres sordum. Adam başladı ayağını, omzunu sallamaya. Meğer o da kekemeymiş! (Gülüyor) “Bula bula beni buldun soru soracak” dedi. Kan çekti galiba!

* Sizin gibi konuşma güçlüğü yaşayanlara yardımcı oluyor musunuz?
- Evet, bana çok fazla mail ve telefon geliyor “Çocuğum kekeme, ne yapabiliriz?” diye. Ben de elimden geldiğince yardım etmeye çalışıyorum. Kendim de konuşma engelli olduğumdan, engelliler için her zaman bir şeyler yapıyorum.

JÜLİDE ATEŞ BANA YOL AÇTI
* Stand-up’çılığa uzanan yolda, kimlerden destek aldınız?
- 1999 yılında haber spikeri Jülide Ateş bir gösterime gelmişti. Gelirken de sağ olsun, nazının geçtiği medya dünyasından insanlara haber vermiş. Tam sahneye çıkacağım, haber geldi “10 tane kamera seni bekliyor” diye. Ben başladım konuşamamaya! Heyecanlandım, kekemeliğim tuttu. Ama güzel geçti, o şovdan sonra da Star ile anlaştım. Jülide Ateş bana yol açmış oldu.

* Bu arada oyunculuk nasıl girdi hayatınıza?
- Oyunculuğa hep ilgim vardı. Erciyes Üniversitesi’nde de tiyatro kulübünü kuran kişiyim ben. Daha sonra İstanbul’a geldim, “Hayat Bilgisi” dizisinde oynamaya başladım. Ardından çeşitli televizyon işleri çıktı. En son da “Bir Zamanlar Osmanlı” dizisinde oynadım.

* Son dönemde yeni bir proje var mı gündeminizde?
- “Bir Zamanlar Osmanlı” dizisi için Samanyolu televizyonu ile anlaşıldı. Ekibi yeniden kuruyorlar şimdi. Ben de oynayacağım galiba. “Beni Böyle Sev” adlı bir dizi daha var, onlarla da görüşüyoruz. Bakalım, hangisi olursa...

EVLENME TEKLİFİMİ KABUL EDEN OLMADI
* Aşk hayatınızda durumlar nasıl?
- Lisedeyken aşık oluyordum, konuşamadığımdan söyleyemiyordum. Halen de aşık oluyorum...

* İlk ne zaman bir sevgiliniz oldu?
- Üniversite hazırlıkta, konuşmaya başlayınca.

* Hiç bir kadına evlenme teklif ettiniz mi?
- Ettim ama kabul eden olmadı.

GSM OPERATÖRLERİ İNDİRİM YAPMALI
* Sizin telefon görüşmeleriniz de ilginç oluyordur...
- Oluyor tabii. (Gülüyor) GSM operatörleri kekemelere neden indirim yapmıyor, anlamıyorum.

HAYATA KÜSMEDİM
* Sizin en sevilen yönlerinizden biri, kendinizle barışık olmanız...
- Barışmadığım zaman ne olacak ki? 13 sene boyunca yedi saatte bir anca “anne” diyebiliyordum. Geçmiyordu hayat. Onu yenmek lazımdı. Yenemezsem küsecektim dünyaya, içime, gönlüme. Bu sefer hayat daha zor olacaktı. Ama hayata küsmedim. 17 yaşında ilk “Olacak O Kadar”ın metin yazarlığını yaptım. Skeç yazıp yollamıştım, yayınlanmıştı. Sonrasında o iş dört yıl devam etti.

12 Şubat’ta Zihinsel Engelliler Enstitüsü yararına bir şov yapmaya hazırlanıyorum. Şubat sonunda da Almanya’da turnem olacak.