Sevgilimin olması imkansız

Güncelleme Tarihi:

Sevgilimin olması imkansız
Oluşturulma Tarihi: Temmuz 29, 2013 09:07

Haberin Devamı

Elle dergisi, Hadise’yle buluştu; en büyük özlemini, kaçamaklarını, sevgili ve evlilik hakkındaki düşüncelerini, yazmayı planladığı otobiyografisini konuştu. Ünlü şarkıcı, bu görüşmedeki samimi açıklamalarıyla şaşırttı!

* Sizi popüler tatil yerlerinde göremiyoruz. Ne tür tatiller seviyorsunuz?
- Geçen yıl ailem istediği için Bodrum’a gittim ama açıkçası popüler yerler tercihim değil; çünkü oralarda rahat olamıyorum. Tabii ki insanlara imza vermeyi, fotoğraf çektiklerinde poz vermeyi seviyorum ama bir yere kadar. Benim de bir özel hayatım ve bazen her şeyden uzak kalmaya ihtiyacım var. Tatildeyken rahat olmak istiyorum. O yüzden de yurtdışına gitmeyi seçiyorum.
* Yurtdışına tatile gittiğinizde neler yaparsınız?
- Eskiden en büyük keyfim bütün gün yatıp güneşlenmekti. Şimdi çok çabuk sıkılabiliyorum. Hiçbir şey yapmadan yatmak bana göre değil, vaktimi iyi değerlendirmeliyim. Güneş enerjisi depolamak, kitap okumak iyi hoş ama yeni yerler keşfetmek, yeni şeyler öğrenmek daha cazip geliyor. Tümü bana ilham veriyor, yeni bir bakış açısı kazandırıyor, kendimi de daha iyi tanımama yardımcı oluyor.
BİR YÜRÜYÜŞTE BİR DE
SAHNEDE ÖZGÜRÜM
* Kendinizi ne zaman, nerede özgür hissediyorsunuz?
- Bazen tek başıma yürüyüş yaparken kendimi çok özgür hissediyorum. Sahnede de özgür hissediyorum; çünkü orada her şeyi ben yönetiyorum.
* Konserden sonra neler oluyor?
- Konser sonrası genelde araca binip yola devam ediyoruz. Hatta üzerimi bile araçta değiştiriyorum. Konser öncesi gün içinde iki litre su tüketirim; sahnede hiç durmadığım için çok terliyorum çünkü. Konser sonrası da bir litre içerim... Ne kadar yorgun olursam olayım konser sonrası uyuyamıyorum, müzik dinleyip dinleniyorum. Ve tabii ki ekiple konserin nasıl geçtiğini, “ortalığı yıktık mı, yıkmadık mı” diye konuşuyoruz. Ortalığı “yıkmadığımız”, tuhaf geceler de yaşanıyor. Bazen aksilikler, mesela sahneye geç çıktığım oluyor.
* Sahneye geç çıkmak havalı bir şey mi? Konsere gelenler bunun bilinçli yapıldığını sanıyor.
- Öyle sanıyorlar ve bu çok üzücü bir durum. Mesela biz iki gün önce Lüleburgaz’dan tam vaktinde yola çıktık, ama inanılmaz bir trafikte kaldık, öyle böyle değil. Konsere epey geciktik. Öyle durumlarda moralim bozuluyor. Bunu insanlara belli etmesem de beni yıpratıyor.
TEK BAŞIMA
DOLAŞMAYI ÖZLEDİM
* Herkesin sizi tanıması neleri yapmanızı engelliyor? Yapmayı özlediğiniz şeyler var mı?
- Tek başıma dolaşmayı, yürümeyi özledim. Bunu yapabilmeyi çok isterim ama biraz zor tabii. Tek başına takılmayı seven bir insanım. Bir yere gidip yemek yemekten çok keyif alırım. Bu tür şeyleri özlüyorum. Oysa etrafımda sürekli birileri var. Bu durum beni bazen çok rahatsız edebiliyor.
* Şöhretin bu kısıtlayıcı tarafını dengelemek için bir şeyler yapıyor musunuz?
- Aniden karar verip uçağa atlar giderim. Son anda, mesela iki saat öncesinde karar vermekten bahsediyorum. Bunu çok yaparım.
* Kardeşlerinizle birlikte mi?
- Yok, tamamen tek başıma...
* Buna alışkınlar mı?
- Hem de çok. Ne kadar yorulduğumu biliyor ve bu hallerimi anlıyorlar.
* Madem konu açıldı, kız kardeşlerinizi biraz daha konuşalım. Üçünüz çok iyi bir ekipsiniz. Onlarla çalışmak neden iyi fikir? Ve zorlukları da var mı?
- İyi fikir; çünkü ablam Hülya menajerim olmadan önce çok olumsuz şeyler yaşadım ve çok da para kaybettim. Benim adıma yanlış kararlar alan insanlar oldu. Bundan dolayı imajım zedelendi. 2009’dan beri beraber çalışıyoruz. Başlarda kolay mıydı? Hayır, çünkü biz her şeyden önce kardeşiz. Hayatta en kolay kızabileceğimiz, bağırabileceğimiz insan kardeşimizdir. Çünkü ne olursa olsun iki saat, en fazla bir gün sonra aranızın iyi olacağını biliyorsunuz. Ablamın menajerim olması, bana bunun rahatlığını yaşatıyor. Birbirimize kızabilmemiz; hatta bağırabilmemiz çok güzel. Küçük kardeşim Derya sanatçı olmak istemiyor, ablam Hülya’nın da benim yerimde gözü yok; ikisi de ön planda olmaya meraklı değil. Herkes yerini biliyor.
ŞİMDİ BİR SEVGİLİMİN
OLMASI İMKANSIZ
* Birisine aşık olsanız, o kişinin “kardeş onayı”ndan geçmesi gerekiyor mu? Onların da onayını alması ne kadar önemli?
- Bence çok önemli. Gerçi aşık olduğunuzda kimseyi dinlemiyorsunuz ama... Ben aşık olsam ve onlar da “olmaz” dese, “tamam” demem tabii ki. Ancak zaten bir yaştan sonra siz de değişiyorsunuz. Çılgınlar gibi aşık olduğum, kimseyi dinlemediğim deli dolu dönemler yaşadım. Bir süre sonra kafa öyle çalışmıyor işte... Kız kardeşlerinizin ya da annenizin, ilginizi çeken insanda gördüğü şeyleri siz de görüyorsunuz. Buna olgunluk, tecrübe; ne derseniz deyin. Beş sene önceki Hadise’yle şimdiki arasındaki farkı ben de görebiliyorum. Daha tecrübeli ve daha her şeye hazırım.
* Bir sevgili ya da evlilik şu anki hayatınızı nasıl etkiler?
- Bununla ilgili endişelerim yok, hiç korkmuyorum. Ama bu saatten sonra hayatıma girecek insanın bana adapte olması lazım. O kadar çalışmışım, sevgilim var diye beş konser yerine artık iki konser veririm diyemem. Benimle birlikte ekmek parası kazanan birçok kişi var. Karşıma çıkacak kişi, hayatıma ayak uydurmalı.
* Şu yaşa kadar evlenmesem iyi olur gibi düşünceler var mı?
- Düşünüyorum tabii ki. Şu anki yoğunluğuma bakıyorum ve “şimdi bir sevgilimin olması imkansız” diyorum. Öyle bir şey olsa sevgilime nasıl ve ne zaman vakit ayıracağım, çözmüş değilim. “Nasıl olacak peki?” diye kendi kendime soruyorum. Bunun cevabını olmadan veremeyeceğim.
* Sevgiliye vakit yok ama flört etmeyi özlemiyor musunuz?
- Flört etmediğimi kim söyledi ki! Sadece bunu herkesle paylaşmıyorum... Gerçi birinden hoşlansam ve yeni tanıştığım birisiyle İstanbul’da buluşmaya karar versem, nereye gideceğiz? Çok zor. Kısıtlandığım şeylerden biri de bu. Başkası olsa birisiyle tanışır, birlikte istedikleri yere yemeğe, sinemaya giderler, birbirini tanımaya çalışırlar.... Benim bunları yapmam zor.

Haberin Devamı


TUTTUĞUM NOTLAR KİTAP OLACAK

Haberin Devamı

* Sizi hep enerjik ve güler yüzlü görüyoruz. Moraliniz hiç bozulmaz mı?
- Her zaman pozitif olmaya çalışıyorum ama tabii ki benim de keyifsiz günlerim, gel-gitlerim olabiliyor. Sanırım bu, sanatçı ruhuyla alakalı; manik depresiflik olabiliyor. Duygularım aniden değişebiliyor.
* Küçük şeyler bile sizi olumsuz etkileyebiliyor mu?
- O eskidendi. Küçük şeylere üzülmeye değmiyor. Kötü hissettiğimde arabaya atlayıp müzik dinleyerek dolaşmak ya da bir kafede oturup yazmak bana iyi geliyor.
* Neler yazıyorsunuz?
- O anki ruh halimi, neler hissettiğimi yazıyorum. Zaten otobiyografimi yazmak gibi bir hayalim var. Bunu mutlaka yapacağım, kendimi, yaşadıklarımı yazacağım.
* Bunu ne zaman yapmayı düşüyorsunuz? İleriki yaşlarda mı, daha vakti var mı?
- Bence böyle şeyler insanın yaşıyla değil, yaşadıklarıyla ilgili. Yani otobiyografimi yazmak için yılların geçmesi gerekmiyor.
* Yaşadıklarınızı, hissettiklerinizi dürüstçe, hiçbir şeyi es geçmeyerek yazabilecek misiniz?
- Her şeyi dürüstçe yazacağım. Bunları yazmak bana iyi gelecek. İçimde belki de kabullenemediğim, beni incitmiş olan şeyleri yazacağım. İnsanların bilmediği çok şey var.

Haberin Devamı

KENDİMİ BAŞKALARINDAN FARKLI GÖRMÜYORUM

* Hiç hoşlanmadığınız bir yönünüz, huyunuz var mı?
- Evet var. Keşke her şeyi son dakikaya bırakmasam. Bavulu bile son anda hazırlıyorum.
* Oysa sevenleriniz, hayranlarınız sizi kusursuz sanıyor...
- Kesinlikle kusursuz değilim. Kendimi de başkalarından farklı görmüyorum. Allah bana ses, bir yetenek vermiş. Bunu en güzel şekilde sahnede göstermeye ve insanlarla paylaşmaya çalışıyorum, o kadar. Tek derdim insanları eğlendirmek. Ben şarkı söylerken keyif alayım, onlar da beni dinlerken... Rahatlayalım... Gerisi boş.


HER ŞEYİN TEMELİNDE AŞK VAR

* Aşık olduğunuzda değişiyor musunuz? Daha farklı bir insan oluyor musunuz?
- Bence aşık olduğunda herkes değişiyor; daha mutlu, daha enerjik oluyor. Aşık olduğunuzda cep telefonunuza bir mesaj gelir ve bu da dünyanın en mutlu insanı olmanıza yeter. Aşk çok önemli, çok kıymetli. Bence her şeyin temelinde aşk ve sevgi var. Hepimiz tüm gün koşturuyor, çalışıyoruz. Günün sonunda eve döndüğümüzde sizi seven insanla birlikte olmanız önemli. Bizi hayatta tutan, daha başarılı olmayı istememizi sağlayan, bizi motive eden hep aşk ve sevgi.

Haberle ilgili daha fazlası:

BAKMADAN GEÇME!