Sevgili babam

Babalar Günü’nü kutlamaya hazırlanıyoruz. Elbette yılda bir kez hatırlamıyoruz onları. Hayatı birlikte öğreniyoruz, birlikte adım atıyoruz, birlikte sevinip üzülüyoruz... Her şeyden önce bir yaşamı paylaşıyoruz... Her şey sevgiyi biraz daha yakından hissetmek için...

Babaların çocukların yaşamındaki yeri o kadar büyük ki... Hem kızlar hem de erkek çocuklar için küçük yaşlarda hem güvenilir bir omuz hem akıl hocası hem de oyun arkadaşı... Eskiden böyle miydi ama? Hiç de değil. Baba, sadece son sözü söyleyen, erişilmez kişiydi. Günümüzde ise babalar artık doğumdan itibaren çocuklarıyla bir arada oluyorlar. Bebeğin bakımında, baba annenin sorumluluklarını paylaşıyor. Çocukluk döneminde, baba da anne kadar onlara yakın oluyor. Bu nedenle çocuklarla babaları arasında daha sıkı bağlar oluşuyor. Böylece babalarına hayran kızların sayısı günden güne artıyor. Babaların da erkek evlatlarına fazla değer verip kız evlatları ikinci sınıf saydıkları dönemler yavaş yavaş geride kalıyor. Kırsal kesimlerde kızlar hâlâ söz sahibi olamıyor. Ama kentlerde durum farklı. Babalar, kızlarına değer veriyorlar. Onlarla arkadaşlık kurup deneyimlerinden yararlanmalarını sağlyorlar. Kızlar, bir erkeğe hayranlık duymayı önce babalarından öğreniyorlar. Bu yüzden de kızların kalbinde babaların yeri çok büyük.

BEYAZ ATLI PRENS

Anneleriyle rahatça dertleşebilseler de baba onlar için ayrı bir önem taşıyor. Kızların hayatında tanıdığı ilk erkeğin babası olması, çok önemli. Kız çocuk büyürken, babasının yorgun argın eve dönmesini hayranlık duyguları içinde izliyor. Babasıyla her dakika beraber olamadığı için onu yakından tanıma fırsatını yakalamaya çalışıyor. Karşı cinsle ilk tanışmasını babası sağladığı için de kız evlat ona hayranlık ve merakla karışık bir duyguyla bağlanıyor.

Erkek çocuklar da yetişkinlik çağlarında genellikle annelerine benzeyen bir eş adayı ararlar. Seçtikleri kişiyi hep anneleriyle karşılaştırıp, artılarını eksilerini bu değerlendirmeye göre yaparlar.

Kız çocuklarda ise baba çok önemli rol oynuyor. Onlar da yetişkin birer genç kız oldukları zaman seçtikleri erkek arkadaşlarında babalarının özelliklerini arıyorlar. Kuşkusuz sevilmeyen, nefret edilen babalar da var. O zaman da genç kız, babasına benzemeyen kişilerle ilişki kurma çabasına giriyor. Genelde, baba, kız evladın sevdiği ilk erkektir. Babalarının söylediği bir tek söz, annenin defalarca tekrarladığı sözlerden çok daha etkili olur. Kızlar için babalar birer beyaz atlı prenstir. Onun söyledikleri ve davranışları etkili olur. Kızlar yetişkinlik çağında da babalarının etkisinden kolay kolay kurtulamazlar. Babanın özelliklerini taşıyan bir erkekle mutlu olabileceklerine inanırlar ya da tam aksine, babaya hiç benzemeyen biriyle hayatlarını birleştirmek isterler.

EN BÜYÜK SORUMLULUK

Başarılı televizyon sunucusu Kaan Yakuphanoğullarından, minik oğlu Arda’yı şöyle anlatıyor; ‘‘Çalışarak, kazanarak her şeye sahip olabilir insan. Bir evlat sahibi olmak ise çok özel, anlatılması çok güç bir duygu. Baba olduğunuz anda tam bir baba oluyorsunuz. Çünkü tüm sorumluluklara ancak o zaman kucak açıyorsunuz.’

ORTAK ZEVKLERİ VAR

Ünlü sanatçı Barış Manço da oğulları Doğukan ve Batıkan’la çok iyi anlaşıyor; ‘‘Artık delikanlılar. Çok daha iyi anlayabiliyorlar beni. Scrabbel oynamak, arabalar ve son günlerdeki Mısır merakımız dışında paylaştığımız o kadar şey var ki. Mesela müzeler... Milano ya da Floransa’daki müzeleri gezmek en büyük zevkimiz.’

BABALARINA HAYRANLAR

Elele Dergisi de ünlü babalarla çocuklarına yer verdi. Bu babalardan biri de Hakan Ural. Genç ve yakışıklı babalar arasında dikkat çeken Ural, kızı Melissa ile oğlu Engincan’ı bakın nasıl anlatıyor; ‘‘Şefkat ve sevginin aşırı derecede yoğun hissedilmesi babalık olsa gerek. Yaramazlar ama şımarık değiller. Tek problemleri birbirleri ile anlaşamamak. Zaten onun zorluğunu yaşıyoruz evde.’’