Güncelleme Tarihi:
VÄ°LDAN ATASEVER FOTOÄžRAFLARI
Son olarak "Osmanlı Cumhuriyeti" filminde rol alan genç oyuncu Vildan Atasever, All dergisi için hem birbirinden çarpıcı pozlar verdi, hem de hakkında merak edilenleri anlattı. Her zaman işini tercih ettiğini söyleyen Atasever, "Altı yaşımdan beri oyuncu olmak istiyordum" diyor.
Setten çıkıp kocama yemek yapmaya koşuyordum
Ekranların şımarık kızı, beyaz perdenin anarşist ruhlu karakteri Vildan Atasever, All dergisi için hem birbirinden çarpıcı pozlar verdi, hem de hakkında merak edilenleri anlattı. Oyunculuğunu eleştiren ve "O hep kendini oynuyor" diyenlere de bu söyleşide karşılık veren Atasever, bu kez sert çıktı: "Ben ’Kadın İsterse’de, ’İki Genç Kız’da küçük, şımarık kızı oynarken, iki yıllık evliydim. Bir de bana ’Kendini oynadı’ dediler. Ben setten çıkıp kocama yemek pişirip ütü yapıyordum."
- Tabii ki değil. Bizim işimizde çok ego var. O olmasa aslında çok daha başarılı olacağız birçok şeyde. Herkesin bir kendini ispat etme durumu var. Bir de ben bana uymayan bir yerde, bana uymayan insanların arasında olmak istemem. Enerjim düşer, çekip gitmek isterim.
Oyuncu hep profesyonel olmak zorunda mı?
- Karşındakinden nefret bile etsen oynamak zorundasın... Nereye kadar geçerli bu? Nereye kadar dayanabilirsin? Sonuçta içten duygularınla oynamıyor musun? Herkes işini iyi yaparsa, her şey tıkır tıkır işliyor.
Sen bazı rollerle özdeşleştin, ama ilk defa "Bıçak Sırtı"nda kırdın o durumu galiba?
- Yooo! Orada da vardı benden bir şeyler... Diyorlar ya "Kendisini oynuyor" falan... E, herhalde yani! Tabii ki kendimden de bir şeyler bularak oynuyorum. Kendi gördüklerimi, yaşadıklarımı birleştirerek bir şeyler çıkarabiliyorum. İnsan görmediği bir şeyi ne kadar oynayabilir ki?! "Oynayabilir" işte, o kadar... Ben "Kadın İsterse"de, "İki Genç Kız"da küçük, şımarık kızı oynarken iki yıllık evliydim. Bir de bana "Kendini oynadı" dediler. Ben setten çıkıp kocama yemek pişirip ütü yapıyordum.
Ä°lk iÅŸlerinin kalitesiyle mi ilgili bu?
- Kutluğ Ataman, Zeki Demirkubuz, "Bıçak Sırtı". Şimdi ben ne yapayım? Kafayı yiyeceğim! Çıtam yükseldi!
İlk filmle Altın Portakal almak nasıl bir his?
- Bu başarıyı kullanmanın en kötü yolu, bununla sürekli övünmek. Ama tabii ki çok güzel bir duygu. Yeni bir oyuncusun. İlk filmindeki performansını Ferzan Özpetek, Nuri Bilge Ceylan gibi isimler oyluyor ve ödül alıyorsun.
Son olarak Gani Müjde’yle çalıştın, değil mi?
- Evet "Osmanlı Cumhuriyeti"nde birlikte çalıştık. Bakalım "Bir tane de gişe filmi yapayım bari" dedim. O da inşallah gişe yapar. 21 Kasım’da giriyor vizyona.
Seni televizyondan ziyade sinemadan tanıyanlar şaşıracak gişe filmi yapmana...
- Gani Müjde de öyle düşünmüş. "Vildan’a senaryoyu götürün" demiş, ama bir yandan da "O oynamaz. O hep bağımsız filmlerde, sanat filmlerinde oynuyor" demiş. Evet, benim gönlüm de onda, ne yalan söyleyeyim... Ama bir kere de bunu denemek istedim.
Peki, nasıl girdin bu piyasaya?
Ünlü olunca değiştin mi?
- Ben deÄŸil de etrafımdaki insanlar deÄŸiÅŸiyor.    Â
Aşık olduğunda nasıl biri oluyorsun?
- Ayy bilmiyorum, onu anlatamam!     Â
 Genel halini sordum...
- Yani ne bileyim yaa... Aşk çok başka bir şey... Çok önemli. Bir sürü aşk var, manevi aşklar da var... Ama sen tabii iki insan arasındaki aşkı soruyorsun... Bunu anlatmam çok zor. Ben, bilmiyorum yani...
Muhafazakar mısın?
- Muhafazakarımdır. İşimi ayrı tutuyorum, iş neyi gerektiriyorsa onu yaparım. Sonuçta geleneklerime bağlı da olsam ben oyuncuyum! Ve yenilikçi olmam lazım.
Nasıl ayırıyorsun ki ikisini?
- Oyunculuk da böyle bir şey. Sen Vildan olduğun halde başka birinin içine girip onu canlandırıyorsun. Bu da tezat. Benim hayatım da öyle...
Nasıl yani?
- İşte düşünsene "Oyunculukta sınır tanımam" diyorsun, bir yandan çok farklı bir ailede yaşıyorsun. Babam emekli başkomiser. Her yerde yaşadım ben. Diyarbakır’da da yaşadım, Bursa’da da... En varoş semti de bilirim en elit semti de... İkisi arasında hiç fark yok, biliyor musun? Varoş dedikleri daha rahat uyuyor. Zenginin daha çok parası var, sorumluluğu var, rahat uyuyamıyor. O yüzden kendimi çok iyi, rahat hissediyorum. Ben şu an Eyüp’te, bitişik nizamda oturuyorum. Ben hayatın her yerinde varım! Nerede mutluysam oradayım! Kafama göre! Uymuyorsa uymuyor! Başka bir insan olamam ki!
AYRILIK BENDE TRAVMA YARATMADI
Genç yaşta evlenmek seni nasıl değiştirdi?
-  İlişkiler çok zorlaştı. Evleniyorsun, boşanıyorsun, senin adına yorum yapıyorlar. Ona da sinir oluyorum.
Çabuk atlatıyor musun?
- Yakıyor, geçiyor, izi kalıyor yaşananların ama o iz de zamanla güzel geliyor. Bir de ben açığımdır. İçimde tutmam, dışa vururum. Travma olmuyor o yüzden bende hiçbir şey.
HAYATIMIN İLK KAZIĞI KOLUMDAKİ DÖVMEDİR
Dövmeni sildiriyor musun?
- Evet sildiriyorum.
Neden?
- Yaşlandığımda kolumda olmasın istiyorum.
Neden yaptırdın o zaman?
- Bir arkadaşım vardı. Okuldayız, dövme modelleri getirmiş. "Ben dövme yaptıracağım" dedi. "Tamam ben de yaptıracağım" dedim. "Söz mü söz!" Biz anlaştık bununla, pazartesi okula dövmeli geleceğiz. Ben de bari geçici dövme yaptırayım dedim. Dövme bitince adam bana döndü "Hayatın boyunca unutamayacaksın beni" dedi. "Nasıl yani?" dedim adama. "Şaka yaptım" dedi. Pazartesi gittim okula bir tek bende var. İşte orada ilk kazığımı yedim.
"Aslan Kral"ı kolundan sildirerek hayatının bir dönemini de kapatıyorsun galiba...
- Evet artık büyüdüm, çok değiştim. Zevklerim de değişti, yaşamım da... Eskiden gideyim gezeyim isterdim. Şimdi evime gidip film izlemek istiyorum. Bir de üretme telaşı...