Serkan Acar’a sakın ne iş yaptığını sormayın, o işlerini sayarken baygınlık geçirirsiniz EFBİRKOLİK

Güncelleme Tarihi:

Serkan Acar’a sakın ne iş yaptığını sormayın, o işlerini sayarken baygınlık geçirirsiniz EFBİRKOLİK
Oluşturulma Tarihi: Ağustos 19, 2007 00:00

26 Ağustos’ta İstanbul Park’ta düzenlenecek Formula 1 Petrol Ofisi Türkiye Grand Prix’sinde geri sayım başladı. Dünyanın en çok seyirciye sahip organizasyonu, Türkiye’den üçüncü kez start alıyor. Pistte yarışacak olan Lewis Hamilton, Fernando Alonso, Felipe Massa veya Kimi Raikkonen gibi F1 kahramanlarını herkes tanıyor. Peki ya onların güvenle yarışabilmeleri için pistin arkasında koşuşturan gizli kahramanlar? Onlardan biri olan Serhan Acar’a (28) arkadaşları "F1 Kolik" diyor.

Otomobil sporlarını iyi takip edenlerin yakından tanıdığı biri Serhan Acar (28). CNN-Türk’te yarış spikerliği, Formula 1 Dünya Şampiyonası canlı yayınlarında yorumculuk ve spikerlik yapıyor. İTÜ Elektrik Mühendisiliği mezunu. Ama mesleğini yapmıyor. Ne iş yapıyorsun diye sorma gafletinde bulunanlar da bin pişman oluyor. Çünkü 2004’ten beri Türkiye Otomobil Sporları Federasyonu’nun Sportif direktörü, Formula 1 Petrol Ofisi Türkiye Grand Prix’sinin de gözetmeni. FIA Dünya Ralli Şampiyonası, FIA Avrupa Ralli Şampiyonası organizasyonları Genel Sekreteri, Türkiye çapındaki yarış gözetmenlerinin eğitimcisi. Dünya Otomobil Federasyonu (FIA) ile ilişkileri yürütüyor, Türkiye’de yapılan ulusal yarışlarda direktörlük ve spor komiserliği yapıyor.

Ayrıca 2005 Mart ayından beri CNN Türk’te yarış spikerliği, Formula 1 Dünya Şampiyonası canlı yayınlarında yorumculuk ve spikerlik, F1 Racing dergisinde çevirmenlik ve yazarlık, Caretta Caretta yayınevinin çıkardığı otomobille ilgili kitaplarda çevirmenlik ve editörlük yapıyor. Çervesi ona F1-Kolik diyor. "Hatta otomobil manyağı bile diyorlar. Ama buna hiç kızmıyorum. Çünkü yarışlar ve otomobiller benim dünyam. Mühendislik diplomamı 8 yıl önce aldım, ama yapmadığım için mesleğimi unuttum bile. Çünkü yaptığım iş çocukluğumun düşü. Otomobil tutkum evde de devam ediyor, boş zamanımı Formula otomobillerinin maketleri ile geçiriyorum. 150’ye yakın otomobil maketim var. Kız arkadaşım bile otomobil dünyasından. O da yarış hakemliği yapıyor."

F1 ile F16’NIN YARIŞI

Otomobil sevenler ile uçak sevenler arasında yeni bir yarışma bu. Kuşkusuz uçaklar, otomobillerden daha hızlı. Ama
/images/100/0x0/55eb5f1ff018fbb8f8bccf0c
pistte kısa mesafede, ilk kalkışta, ilk 700 metrede hangisi daha hızlı; bunun cevabı Hollanda’nın güneyindeki Kraliyet Hava Kuvvetleri Üssü Volkel’de geçtiğimiz 20 Nisan günü verildi. Deneme, uçak pistinde yapıldı. İzleyiciler Aldar Spyker Formula 1 Takımının 2007 otomobili F8-VII ile Hollanda Hava Kuvvetleri’ne ait RNLAF F-16 savaş uçağı arasındaki müthiş düelloya tanık oldu. İlk 300 metrelik bölümde, otomobilin pilotu

Christijan Albers öne fırlayarak avantajı ele geçirdi. Ancak 700 metrelik pistin sonuna gelindiğinde, F-16, öne geçti ve havalandı. Ama ikisi arasındaki fark sadece iki otomobil boyu kadardı. F-16, 700 metrelik parkuru 15.5 saniyede tamamladığında pistin sonunda 450 km/s hıza ulaşmıştı. F8-VII otomobili 700 beygirden fazla bir güce sahip ve 350 km/s hıza ulaşabiliyor. Bu hız, aynı zamanda F-16’nın kalkabilmek için ihtiyaç duyduğu hız. Ancak 10 bin beygirlik motorlara sahip F-16 havalandıktan sonra saatte 2.020 km hız yapabiliyor.

UNUTAMADIĞIM 1.5 DAKİKA

27 Ağustos 2006 Pazar günü, ikinci Türkiye Grand Prix’sinin yapılacağı büyük gün geliyor. Aylar süren hazırlıkların ardından saat tam 15.00’te formasyon turuna başlıyoruz. Start çizgisinde (gridde) kalan pilot yok. Formasyonun sonunda, otomobiller teker teker gridde’ki yerlerini alıyorlar. Yüreğimiz ağzımızda ve gerilim son safhada. Yarışın kazasız tamamlanması için dua ediyoruz.

Kırmızı ışıkların 15:03.33’te sönmesiyle yarış başlıyor. İkinci çizgiden Alonso iyi bir çıkış yaparak Schumacher ve Massa’nın arasına girmeye çalışıyor. Ama Schumacher boşluğu kapatınca Alonso, ayağını gazdan çekiyor. Bu da arkadaki Fisichella’nın, takım arkadaşına çarpmamak için spin atmasına neden oluyor ve ilk virajda ortalık karışıyor.

Alonso dışarı taşıyor, iki Toyota birbirlerine dokunuyor, Fisichella ve Toro Rosso spin atıyor, ön kanatları kırılıyor, Klien pist dışında ve Monteiro yaşanan karambolde ön süspansiyonunu kırarak pist ortasında kalıyor...

Lastiği patlayan Raikkonen ve Heidfeld, otomobilin parçalarını döke saça piste doğru dönmeye çalışıyorlar. TV kameraları ön gruba odaklanırken ilk virajda olan bütün görevli gözetmenler, pist içine giriyor. Alınacak çok sayıda parça, çekilecek bir otomobil ve tüm bunları yapmak için kabaca bir dakikalık bir süremiz var.

FIA’nın Şampiyona Direktörü Charlie Whiting, Güvenlik Aracı ile ilgili bir soru soruyor, ama biz ortalığı temizleyeceğimizi söylüyoruz. Gerçekten de bir buçuk dakika sonra, lider Massa’nın önderliğindeki grup ilk viraja geldiğinde, iç tarafta kenara alınan Monteiro dışında yol üstünde hiçbir parça yok. Bu kadar kısa süre içinde yapılan başarılı müdahale takdir topluyor. Hatta dünyaca ünlü Speed TV’nin yayınında, ilk virajın temiz olduğundan hayretle bahsediliyor. İşte unutamadığım anılarımdan biri bu.

850 GİZLİ KAHRAMAN

Türkiye Otomobil Sporları Federasyonu TOSFED, pistte görev alacak ekibin seçilip eğitilmesinden de sorumlu. Türkiye’de lisanslı toplam 5 bin 554 kişi var. Bu yıl aralarından 850 kişi belirlendi. Çeşitli illerde yapılan eğitim seminerlerinde hepsi bilgilerini yeniledi.

Pistte görev alacakların yüzde 95’i üniversite mezunu, en az 1 yabancı dil biliyorlar. Yüzde 40’ı kadın. Dört lisanslı görevliden üçünün yaşı 19-25 arasında.

Bu yıl pistte her 6 metrede bir görevli bulunacak. Kimisi pistin temizliğinden sorumlu, kimisi kulede çalışacak, kimisi de bayrak görevlisi. Bayrak görevlileri damalı bayraklarını sallayarak yarışın finişini işaret ediyor. Ancak işler yolunda gitmez, ortalık karışırsa bir görevleri daha var: Direktörden gelen talimatla, ünlü pilotlara yarışmadan ihraç anlamına gelen siyah bayrağı sallamak.
Haberle ilgili daha fazlası:

BAKMADAN GEÇME!