Güncelleme Tarihi:
Evrenin yaradılışında yer alan hava, su, toprak ve ateş, seramiğin de hammaddelerini oluşturur. Toprakla ateşin büyülü bir biçimi olan seramik, ilk çağlardan bu yana, işlevselliğinin yanı sıra, bir sanat dalı olarak da insan yaşamında önemli bir anlatım ögesi oldu.
İnsanın pişmiş toprakla ilişkisi, insanlığın yaradılışı kadar eskiye dayanır. Yerleşik düzene geçişin en anlamlı belirtisi olarak, çağları aşıp, günümüze kadar gelen seramik, geçmişten geleceğe köprü oluşturan ürünlerle çevresini zenginleştirmiş, uygarlıkların tanınmasına, hem belirteç görevi yapmış hem de tanınmasını sağlamıştır.
KORAL'IN ÇALIŞMALARI
Seramik, Yunanca boynuz anlamına gelen keremos sözcüğünden türedi. Bu sözcük, hammaddesi kil olan, elle ya da tornada yapılmış eşyaların genel adıdır.
Ancak seramik, ilk kez, bütün medeniyetlerin beşiği olan Anadolu'da üretildi. Zaman içinde kullanım aracı olmaktan çıkıp, sanat eseri haline gelen çömlekler, giderek insan formuyla özdeşleşti, dini ayinlerde inançları ifade etmeye başladı.
Böylece, çömlekler, duygu, düşünce ve seramonisel geçmişi, çağdaş seramik sanatının temelini oluşturdu. 20. yüzyıl başlarında, sanatta özgürlük arayışı seramik sanatında da kendini göstermeye başladı.
Usta ressamlar, Picasso, Matisse, Chagall gibi modern resmin önderleri, modern seramik sanatının da öncüleri oldular. Böylece seramik sanatı, soyut ya da betimleyici biçimlendirme isteğini ifade etme açısından, plastik sanatlar içinde güçlendi.
MODERN SERAMİK ANLAYIŞI
Ülkemizde de, ilk modern seramik sanatı, Koral'in özgün çalışmalarıyla başladı. 1950'lerden bugüne ulaşan modern seramik anlayışı, zenaat ve hobi yaftasından kurtularak, farklı boyutlardaki mesajlarla kitleleri bilinçlendiriyor.
Konuk Yazar
Emel MÜLAYİM/ Seramik Sanatçısı