Güncelleme Tarihi:
* Sizinle tanıştığıma çok sevindim öncelikle...
- Ben de sizlerle tanışmak için sabırsızlanıyorum. Daha önce İstanbul’da hiç çalmadık. Aslına bakarsan yakınında bir yerde bile sahneye çıkmadık. Gerçekten oraya geleceğimiz günü iple çekiyorum.
* İstanbul, 28. turneniz “Let Rock Rule World Tour”un ilk durağı. Neden başlama noktası olarak burayı seçtiniz?
- Avrupa turuna çıkacaktık, İstanbul’dan başlamak istedik. Litvanya ve Rusya’ya da İstanbul’dan uçakla gidip geleceğiz.
* İstanbul’da kaç gün kalacaksınız?
- 12 gün.
* Bu 12 gün için planlar yapmaya başladınız mı?
- Tabii ki. Sen de bizimle dansa gelmek ister misin?
* Neden olmasın!
- Süper. Bazı arkadaşlarıma “İstanbul’da nerede yemek yenir” diye sordum, Mikla, Poseidon gibi yerleri önerdiler. Oralara yemeğe gideceğiz. Başka mekânlar da var. İstanbul’u daha yakından tanımak istiyorum. Bu şehir için “İnsanlığın kesişme noktası” diyorlar. 3-4 bin yıl önce diller bu coğrafyadan çıktı, çok zengin bir tarihi var ve hepsini görmek istiyorum. Belki sen de bana birkaç yer önerebilirsin.
* Kesinlikle yardımcı olurum. Adriana Lima ile Twitter’daki sohbetinize de şahit olduk. Ondan tavsiye aldınız mı?
- Onunla iki ay önce New York’ta tanışmıştık. Bana İstanbul’a gideceğini söyledi. Ben de nerede yediğini, en iyi kulüplerin hangileri olduğunu bana söylemesini istedim. Bunları Twitter’dan okumadınız tabii. Ev ödevimi iyi yapmaya çalışıyorum.
MÜZİK BENİM METRESİM
- (Gülüyor) Aslına bakarsan eski model bir grubuz. Ama hâlâ kanıtlayacak şeylerimiz var. Çok ağıra kaçmadan kendimizi size sunmayı, neyi savunduğumuzu, kim olduğumuzu göstermeyi istiyoruz. Bence Aerosmith’in dünya çapında popüler olmasının nedeni, daha önce çaldığımız yerlere üç-dört kez daha gitmiş olmamız ve her gittiğimizde daha iyi çalmaya çalışmamız. Hâlâ içimizde büyük bir tutku var. Ve bu, İstanbul gibi daha önce hiç gitmediğimiz yerlerde daha da ortaya çıkıyor.
* Daha önce Amerika’daki birkaç konserinizde size Slash de eşlik etmişti. Dünya turnenizde bu birlikteliği görebilecek miyiz?
- Birlikte çaldık ama o bir kerelikti. Beraber turneye çıkmıyoruz. Onunla sahneye çıkmayı, kulise gitmeyi, yemeğine tuz ve karabiber koymayı seviyorum. Çok iyi iki arkadaşız. Çok iyi bir adam ve o da bizim gibi rock’ı seviyor. Grubu da muhteşem...
* Hâlâ rock’n roll bir yaşam sürdüğünüzü söyleyebilir miyiz?
- Evet. Müziğimle insanları mutlu etmeyi ve onlara zevk vermeyi seviyorum. Müziğimizle insanların hayatlarında önemli bir yer tutmayı da. Bunu yapmak, bir süre sonra sizi bağımlı kılıyor. Müzik benim metresim. Beni büyülüyor. Şarkı söylerken insanların ruhuna giriyorsun. Bunları yapıyor olmak, bana rock’n roll bir hayat yaşadığım hissi veriyor. Kısa zamanlı kafa yapıcılardan bahsetmiyorum. 24 saat boyunca güçlü tutan, kafanı güzel yapan şeyden bahsediyorum. Müzikten daha güçlü bir uyuşturucu yok. Bu dünya güzel pop şarkılarıyla dönüyor. İnsanların içinden müzik geçince her şey değişiyor. Eskiden tanrı kelimesi daha çok kullanılırdı, müzik yeni tanrı. Ben sana hayatını değiştiren bir şarkı söylemek istiyorum. Anlıyor musun Sinem?
İNTERNETTE MÜZİK VAHŞİ BATI GİBİ
* Kesinlikle... Joey Kramer, “Music From Another Dimension”ın kariyerinizdeki en düşük satışa sahip albüm olması hakkında konuşurken yeni müzik endüstrisine dikkat çekmiş ve “Artık albümler satmıyor” de
- Artık çok fazla internet kaynağı, çok fazla grup, çok fazla şarkı var. İnsanlar kendi oyuklarını buluyor ve oradan ilerliyor. Biz gençken yeni bir grup gelirdi ve herkes onu severdi. Tıpkı Pharrell gibi. Yeni albümü gerçekten iyi. Herkes “Happy”yi söylüyor. Bence Pharell gibisi pek yok. Çok fazla kişi kendi müziklerini ortaya çıkarmaya çalışıyor ama Pharrell kadar iyi değiller ya da “Happy” gibi şarkılar yazamıyorlar. Belki ben yanlış düşünüyorumdur, belki çok fazla müzik çok fazla insan için vardır. Ama ben yine de bir şarkı duyup onu söylemekten kendimi alamamayı seviyorum.
* Bu bir pop ya da tekno şarkı olsa bile mi?
- Her zaman bu tip tarzlar vardır. Slow şarkıları sevgilini öperken, bebop bir şarkıyı arabanı hızlı kullanırken dinlersin ama o kadar çok dinlersin ki “Ah artık çalmayın” dersin. Bazen radyo boğazını düğümler. Ama internette müzik, vahşi batı gibi. Her şey çok hızlı hareket ediyor. Birçok plak şirketinin bittiğini görüyorsunuz. Çünkü sanatçıdan çalıyorlar. Macklemore&Ryan Lewis, Lorde gibi isimler de artık albümlerinin yapımcılığını kendileri üstleniyor.
ORADA 12 GÜN YAŞAMAYA GELİYORUZ
- Bu arada senin gazetenin adı neydi?
* Hürriyet. Özgürlük demek.
- (Tekrarlıyor) Hürriyet! Geleceğim için seviniyorum hâlâ. Dilinizi, kültürünüzü öğrenmeyi, orada dans etmeyi istiyorum. Orada 12 gün yaşamaya geliyoruz. Kültürü içmek istiyorum Sinem!
* Bekleriz. Eğer zamanımız olursa, keşif turunuzda size yardımcı olmak isterim...
- Kesinlikle bekleyeceğim. (Ve Türkçe söylüyor) Teşekkürler. Seni seviyorum, hoşçakal!