Güncelleme Tarihi:
Ben de fark ettim yazıyı okurken ama, bunu bir ‘açık’ olarak değil, Selahattin Duman’ın yaptığı bir edebî sanat olarak, tecahülüarif mi ne derdik hani “bildiği halde, bir incelik olarak bilmezden gelmek” sanatı olarak algılamıştım doğrusu...
Bir zamanlar çalıştığı gazete, promosyon olarak, okurlarına ‘Fenni Tavukçuluk’ diye bir kitap vermeye karar vermiş, ama piyasada böyle bir kitap bulunamamış. Selahattin Duman da, bir zamanlar babasını kümes yaparken görmüş olmanın verdiği kendine güven ve bilgi birikimiyle, oturup iki gecede bir kitap attırmış.
İşte bu kitaptan bir iki örnek veriyor Duman:
Temsil kitabın bir yerinde "Bol yumurta alabilmek için damızlık niyetine filanca cins horozların kullanılması şarttır.." diye yazmışım..
Başka bir yerinde ise "Horozun cinsi önemli değildir.. Önemli olan kümesin sürekli güneş görmesi.." akıllarını vermişim..
Horoz, tavuk, döllenme, yumurta..
Bunların hepsi hayvan cinselliğine giriyor.. Gazetede de Dr. Arthur diye uydurma isimli bir cinsel bilgiler uzmanının köşesi var.. Daha o zamanlar Haydar Dümen'i tanımamışız..
Adamın yazıları ilgi görüyor..
O kadar ki bir okur "Ulan pezevenk.. İnsan senin aklına uyarsa Türkiye'nin milli sapığı olur.." diye mektup yazmış..
Ondan da esinlendiğim şeyleri biraz kümese uyguladım..
Tavuklar için rahat bir cinsel atmosfer tarifi yaparken "Kümesin içine kırmızı ışık veren bir ampul takmak yumurta üretimini artırır.." akıllarını dahi verdim..
*
Hikmet M. bu mizahı ciddi zannetmiş, bana diyor ki “Selahattin Duman, tavukların yumurtlamak için horoza ihtiyacı olmadığını bilmiyor demek ki...”
Yahu tabii ki biliyordur, adam şaka ediyor diyorum size, şaka...
Siz onu boşverin de, Hürriyet’te bugün yayınlanan Sütaş reklam-karikatürü ne kadar sevimliydi, ona bakın... (Yanda)
Bedavaya reklam yapmış oldum ama, okur mektubu + Selahattin Duman’ın tavukçuluk yazısına denk gelince, ‘Faruken Bayraktare’nin bu güzel esprisini siz de görün istedim...