Seksi, güzel diyorlar, yok abi koca kafalı bir hatunum işte

Güncelleme Tarihi:

Seksi, güzel diyorlar, yok abi koca kafalı bir hatunum işte
Oluşturulma Tarihi: Temmuz 09, 2006 00:00

Tekneler zarar görmesin, boyaları çizilmesin diye dört tarafına şamandıra bağlarlar ya ben insanların da şamandıraları olduğunu düşünüyorum. Kiminde az var, kiminde çok. Demet Akalın tanıdığım en şamandıralı kadın. Bu sebeple çok patavatsız, agresif. Hayatımıza nasıl girdiği malum. Olaylı ilişkisini bilmeyen yok. Mankenlikten şarkıcılığa ilk geçenlerden.

Zorlukları o çekti. Adana, Mersin, Ankara, Bursa gitmediği il, çıkmadığı gazino kalmadı. Seren Serengil’le Gülben Ergen’in ikili olduğu yıllarda Demet Akalın da İlknur Bozkurt’la sahneye çıkardı. 1996’da yaptığı "Sebebim" isimli albüm hayatında çok şey değiştirdi. Bugün yaz şarkıları deyince akla ilk o geliyor.

Havuz başında çektiği mayolu klipleri görmeyen var mı? Bu yaz da sokaklarda Demet Akalın (36) fırtınası esiyor. "Yüzünü bile görmek istemiyorum / Yoluma çıkmasan iyi edersin / Sözlerim sana ağır mı geldi / Kalbini mi kırdım afedersin" herkesin dilinde. 19 şarkının yer aldığı "Kusursuz 19" adlı albüm satış listelerinde üst sıralarda. Üstüne üstlük hafta başında aniden evlendi. Röportaj yapmanın zamanı gelmişti.

Hande Yener makas değiştirince şimdi sokağın efendisi Demet Akalın oldu. Yener’den boşalan damara yerleşti, diyorlar. Siz buna ne diyorsunuz?

- Bence herkesin yolu farklı. Ben Hande Yener’den çok farklıyım. Bildiğim tek şey var: Arkamdan çok feci bir hayran kitlesi geliyor. Geçen hafta sonu Çeşme’de konser verdim. Her tarafta küçük Demet Akalın’lar vardı. Saçımın dibindeki siyahlıktan tut, mayolarıma kadar aynıydı. Hepsi yaşadıklarımın bir benzerini yaşamış insanlar. Beni dobralığım için ve içimde tutmayışlarım için seviyorlar. Bir de beni sevmeyip şarkılarımı sevenler var. "Bir gün Demet Akalın kasedi alacağımız hiç aklımıza gelmezdi" diye mesaj atıyorlar.

Neden dipler siyah? Neden ısrarla uçlara doğru sararıyor?

- Bir önceki albümde bir değişiklik, bir imaj yapmak istedim. "Oha ya kadın ne yapmış" dedirtmek için siyahtan sarıya döndüm. Ve dedirttim. Gayet güzel oldu. Bu albümde daha normale dönmek istedim. Hayranlarım çok karşı çıktı. Artık hiçbir kararımı kendim veremediğim için saçımı değiştiremedim. Bari saçım çok zarar görmesin dipleri doğal renginde kalsın dedim o da bir moda akımı oldu. İnternet sitemi günde 20 bin kere tıklıyorlar. Hepsi Demet Akalın gibi olmak istiyor. Yırtmak için çabalıyor. DAF’lar (Demet Akalın Fun) anormal sahipleniyorlar beni...

Çektiğiniz kliplerin hepsi havuz başında ve bikinili?

- Yok ya. Zaten herkes ne kadar seksi ne kadar güzel olduğumu söylüyor. Yok abi diyorum koca kafalı bir hatunum işte.

Şarkıcılığı meslek edinmeye ne zaman karar vermiştiniz?

- 1996’da, "Sebebim" kasedi çıktığı zaman. Tokat gibi geldin, dediler. Benim beş albümüm var. Ama son üç albümle yerimin iyice oturduğuna inanıyorum.

Sesinizi eğittiniz mi, sesiniz farklılaştı mı?

- Ders aldım. Hele bu kasette çok farklı. Ama ilk çıktığımda da çok berbat değildim. Bu yeni çıkanlar felaket ya, onlar gibi değildim. Çünkü ben Bergen, Cengiz Kurtoğlu, Sezen Aksu dinleyerek büyüdüm. Ajitasyon bir sesim vardır. Seviyorum acıyı. Bu şarkılar acıları bastırmak için... Ben güçlüyüm bana bir şey olmaz damarı bu... Biraz da karşı tarafın canını yakmak için söyleniyor. Bazen işe yarıyor.

O beni lokantasına iftara çağırdı, bir daha, bir daha

sonra ben onu eve iftara çağırdım, olay koptu

Neden bu kadar apar topar evlendiniz?

- Biz yaz başı evlenmeyi düşünüyorduk aslında. Ama benim kasedim çıktığı için konsantre olamadım, erteledik. Bir de adamın benden çok istemesine de şaşırdım. Çeşme’de her şey çok güzeldi. Onun doğum günüydü. Birden evlenelim dedik.

Kiminle evlendiniz siz?

- Oğuz Kayhan’la.

Oğuz Kayhan kimdir? Nasıl tanıştınız?

- Chocolate’in sahibi... Üç mekanı var. Pırlanta işiyle de ilgileniyor. Seneye restoranları kapatıp o işe dönecek tamamen. 9 aydır beraberiz. Benim sağda solda görüp çok da hazzetmediğim bir insandı. Bulunduğum mekana geldiğinde ’Ayyy geldi yine beyaz peynir’ der ve arkamı dönerdim. Nefret ederdim kendisinden. O da benim kahkahalarımdan ve nalet duruşumdan hiç hoşlanmazmış...

Nasıl oldu peki?

- Eminönü’nde bir restoranı var. Ramazanda Bület Ersoy’la iftara gidecektik. Sonra Bülent Ersoy’un işi çıktı. Siz gelin bari, diye telefon açtı. Gittim. Ertesi gün bir daha, ertesi gün bir daha. Dördüncü gün ben onu eve iftara çağırdım. Ve evde olay koptu tabii ki. O öyle diyor. Çünkü ben evde çok masum ve mantıklı bir şekilde giyinip, misafirlerime hizmet ederim. Yemeklerimi de kendim yaparım. Her ne kadar sahnede kulüp kraliçesi olsam da evde iyi bir ev kadınıyım. Bunlar Oğuz’un çok hoşuna gitti.

Sevgilinize göz diken kadınları dayakla tehdit ederdiniz. Eliniz hep belinizdeydi. Siz neden bu kadar eli maşalısınız?

- Bilmiyorum. Eskiden daha cadalozdum. Şimdi kendimi çok törpüledim. Hayatımdaki kişinin bunda katkısı var. Bazen eski görüntülerimi yayınlıyorlar. Neden öyle çığlık kıyamet içindeymişim bilmiyorum. Patavatsız olduğum doğru.
KARDAK’A ÇIKANLARDAN BİRİ ESKİ NİŞANLIMDI

Gölcük’te subay bir nişanlım vardı. Aile arasında değil de kendi aramızda bir nişandı bizimkisi. Güzel çocuktu, Allah sahibine bağışlasın. Şimdi evlendi. Ama beni bayağı bekledi. Yıllar sonra onu televizyonda gördüm. Kardak krizi sırasında kayalıklara çıkan SAS subaylarından biriydi.

METİN’İN AYAKKABILARINI SEYREDERDİM

İlk aşkım futbolcu Metin. Platonik tabii... Tam genç kızlık aşkıydı. Seneler sonra tanıştık. "Yahu ne buldunuz bende" demişti bana. Valla çocukluk aşkı işte, dedim.. İzmit’e evinin kapısına kadar gider, saatlerce ayakkabılarını seyrederdim. Gördüğüm zaman dizlerim birbirine geçerdi. İnanmayacaksınız benzer bir heyecanı nikah töreninde de hissettim. Kalbim duruyordu.
Haberle ilgili daha fazlası:

BAKMADAN GEÇME!