Güncelleme Tarihi:
Egzama ile sedefin birbirine çok benzeyen rahatsızlıklar olduğunu belirten uzmanlar, klasik tıpta bu hastalıkların tedavisinde kullanılan kremlerin de çok farklı olmadığını genelde kortizon içerikli kremler kullanıldığını belirtiyor.
Sadece bitkisel kremler kullanılsa bile kalıcı bir sonuç için hem içten hem haricen bir tedavi izlemek gerektiğini belirten Herbalist Tarkan Güveloğlu, sorularımızı yanıtladı:
- Egzama, sedef ve vitiligo nasıl farklılıklar gösterir?
Egzama, sedefe göre biraz daha allerjik bir rahatsızlıktır. Sedef hastalığı, sinirsel spazmlar sonucunda bağışıklık sisteminin bozulmasından ötürü (zafıylamasından değil) derinin kendini hızlı yenilemesidir. Normalde insan derisi 28-30 günde bir kendini yeniler. Sedef ve egzamada ise 2 günde 1 kendini yeniler. Sanki derinin en üst tabakası eskimiş gibi vücuttan atılır. Vitiligo ise yine sinirsel spazmların etkisiyle renk hücrelerine uyarı gitmemesi ve melanin denen renk pigmentlerinin çalışmaması sonucu derinin beyazlaması sorunudur. O yüzden sadece haricen yapılan uygulamalarla bu hastalıklar geçmez diye düşünüyorum.
Tedavisi için bitkilerden nasıl yararlanacağız?
Tedavisi için önerdiğim bitkisel ürünlerin çoğu içilerek kullanılan, sinirsel spazm çözücü bitki özü damlaları ve bitki çaylarından oluşmaktadır. Ayrıca haricen kullanılmak üzere bitki özleri içeren krem de kullanılması gerekiyor. Öncelikle belirtmeliyim ki sedef ya da başka bir hastalığın tedavisinde önce kesin bir doktor teşhisi şarttır. Teşhisten sonra bitkiler veya bitki özleri kullanılacağı zaman mutlaka o kişiye özel bir terkip oluşturulmalıdır. Çünkü herkesin yapısı farklıdır. Bazı kişilerin tansiyon ya da şeker gibi başka hastalıkları olabilmektedir.
Sedef ve egzama tedavisi için ne önerebilirsiniz?
Sedef ve egzamanın tedavisi birbirine çok benzemektedir. Meyan kökü, çörek otu, karabaş otu, oğul otu, ısırgan yaprağı, rezene, civanperçemi gibi bitkiler bu hastalıkların tedavisinde kullanılan bitkilerdendir. Yüksek tansiyon ya da şekeri olanlar meyan kökünü kullanmamalıdır. Kaynar suya birer tutam atarak 10 dk demlenip aç iken bir su bardağı içilmelidir. Günde 2-3 bardak tüketilmelidir.
Bu bitkilerin yanısıra saf bitki özleri de kullanmak gerekmektedir. Saf bitki özleri, bitki çaylarının çok daha yoğunlaşmış halleridir. Mutlaka kişiye özel dozlarda hazırlanması gerekir. Ayrıca haricen ardıç katranlı kremlerle desteklenmelidir. Yaz aylarına girdiğimiz şu günlerde deniz suyu ve güneş ışığından da faydalanmak mantıklı olacaktır. Yani deniz suyu ve güneş ışınları aşırı olmamak kaydıyla faydalıdır.
- Vitiligo için hangi bitkiler kullanılmalı?
Vitiligo da sinirsel kökenli bir rahatsızlık diye düşündüğüm için benzer bitkileri kullanmak gerekir. Oğul otu, meyan kökü, anason, defne, üzerlik tohumu, karabaş otu vitiligoda faydalı bitkilerdir. Bitkilerin yanı sıra yine kişiye özel hazırlanmış bitki özleri damlası mutlaka kullanılmalıdır. Vitamin desteği olarak saf arı poleni günde 1-2 tatlı kaşığı yenmelidir. Bira mayası içeren malt içecekler de faydalıdır. Vitiligo sorunu olan bir çok kişide B12 yada demir eksikliği yada ikisi birden görülebilmektedir. Tahlil sonuçlarında eğer eksiklik görülüyorsa doktor tavsiyesi ile demir ve b12 takviyesi alınmalıdır.
Renk hücrelerini uyaran A vitamini, beta karoten içeren havuç, kayısı, şeftali, kavun, karpuz gibi meyvaların tüketilmeside tedavinin başarı şansını artırmaktadır. Aşırı çay, kahve, sigara ve alkol kullanımı bu hastalıkların iyileşme süresini uzatıyor. O yüzden bu alışkanlıklar mümkün olduğu kadar az kullanılmalıdır. Vitiligoda haricen biberiye, kekik, bergamot gibi bitki yağlarından yapılan kremler de tedaviyi desteklemektedir.