Şebnem’in katkısı çok

"Afili Yalnızlık"ta Şebnem Dönmez’i oynatma fikri kimden çıktı?

ÆE.A: Yon Thomas (klip yönetmeni) ile çalışacağımızı öğrendik ve Yon’dan bize bir senaryo yazmasını istedik. Bayan oyuncuya ihtiyacımız olduğunu söyledi. Bu kişi kim olur diye düşünürken, birden Şebnem Dönmez adı öne çıktı. Çünkü magazinel olmayan, tanınan, ekrana yakışan ve işini iyi yapan birini arıyorduk. Albümün bir duruşu vardı ve onunla Şebnem çok uyuşuyordu.

Yeni çıkan bir şarkıcının klibinde oynamayı nasıl kabul ettiniz?

ÆŞ.D: Çünkü şarkı çok güzeldi. Biz Emre ile klip çekimlerinde tanıştık; daha doğrusu klip setini ziyarete geldiğinde!

ÆE.A: Gerçekten, benim açımdan ne rahat bir çekimdi...

Ve hikayenin devamı geldi...

ÆE.A: Benim takıntım var. Bir dinleyici olarak konsept albümleri, devam eden işleri seviyorum. "Afili Yalnızlık"ta Arzu Aydınoğlu adlı narsist bir kadın karakteri vardı. Hikayesi bir şekilde birinci klipte anlatıldı, ama sonuca ulaştırılmadı.

ÆŞ.D: Öldürdünüz sonunda kadını... "Belki Bir Gün Özlersin"e klip çekiyormuşsunuz... Albümde en sevdiğim şarkıya beni öldürdükten sonra klip çekiyorsunuz!

ÆE.A: İkinci videoda kadının ruh halini biraz daha anladık. Üçüncü videoda ise kadının ölmediğini, adam ve kadının aslında aynı kişi olduğunu anladık.

ÆŞ.D: Ben bile anlamamışım... Kadınla adam aynı, ama o içindeki kadını öldürmedi mi yani?

ÆE.A: Evet... Hımm... Öyle de olabilir, yani bana da çok yüklenmeyin.

Kimyanız tutmuş ki birlikte çalışmaya devam ediyorsunuz...

ÆŞ.D: Bakış ve duruştu önemli olan... Emre’nin ilk çıkış parçasında gözükmeme kararını çok cool buldum, çok beğendim. Özellikle yeni çıkan birinin yapmaya cesaret edebileceği bir şey değil, çünkü hemen herkes yüzünü gösterip ezberletmeye çalışıyor. Emre’yi çok tanımıyorum, birlikte çok vakit geçirmedik ama tavrından anlaşılıyor. Bazı insanlar sadece yaptıkları işle ön planda olmak ister, Emre de onlardan biri.

O klipler sayesinde en az Emre Aydın kadar konuşuldunuz siz de...

ÆŞ.D: O benim şahane oyunculuğum yüzünden oldu! Şaka bir yana, oyunculuk beğenildi falan ama Yon Thomas’ın da çok büyük payı vardı. Emre’nin değil de benim gözükmem çok enteresan bir fikirdi. Dünya üzerinde de ilk çıkış parçasında kendini göstermeyen biri yoktur.

Sonunda albümün kadını oldunuz. Arzu Aydınoğlu nasıl bir karakter oluverdi üç klip sonunda?

ÆŞ.D: Kendisine aşık, hasta bir kadın. Gelgitler söz konusu. Sürekli kendisini çekiyor, sonunda ben neden böyle bir insanım diye hastalığına ağlıyor. Onu ifade eden ve cuk oturan sözleri vardı şarkının. Sonrasında hastalığın evreleri geliyor.

Tüm klipler aynı zamanda kısa film tadında...

ÆŞ.D: Oturup Arzu Aydınoğlu’na bir kısa film yaparsın artık Emre...

ÆE.A: Tabii canım...

Bana söylediğiniz gibi önümüzdeki 15 günde çekilecek iki klipte de Şebnem Dönmez olacak mı?

ÆŞ.D: Hem de iki klip mi çekiyorsunuz!

ÆE.A: Bilinmeyen bir şey değil, "Belki Bir Gün Özlersin" var işte...

ÆŞ.D: Hem de en sevdiğim şarkı, çok ayıp ya!

Son klip çekimi biraz sıkıntılı geçmiş, doğru mu? Şebnem Hanım hastalandı mı?

ÆŞ.D: Yalan o hastalık haberleri... Biz de gazetelerden öğrendik hasta olduğumu! Antakya’da yapılan çekimlerde enteresan dalgalar vardı tabii... Ama işini iyi yapan insanlar olarak başımıza bir kaza gelmedi.

Emre Aydın’la birbirinizi tamamladığınızı ve ortaya çıkan kimyanın dinleyiciyi ve seyirciyi etkilediğini düşünüyor musunuz?

Ş.D: Kliplerin başarılı bulunmasının nedeni, benzer yanlarımız olması ya da kişilik olarak birbirimizi seviyor ve anlaşıyor olmamız değil. Şimdiye kadar birbirimizi toplasak beş kere görmüşüzdür. Dolayısıyla o başarı, fikir ve şarkıdan kaynaklanıyor bana kalırsa... Bunlar aslında Emre’nin hikayesi, ben de sadece onun hikayesine konuk oldum.

E.A: Fazla mütevazı olmaya da gerek yok ama... "Afili Yalnızlık"ın videosunda Şebnem yerine ben oynasaydım ne kadar tutardı, oturup konuşmaya bile gerek yok.

Ş.D: Tamam tamam ben şahaneyim!