Güncelleme Tarihi:
TÜRK KADINININ MEME YAPISI
VKV Amerikan Hastanesi'nden Plastik Cerrah Prof. Dr. Reha Yavuzer tüm dünyada en çok yapılan estetik meme ameliyatının meme büyütme ameliyatı olduğunu
ancak Türkiye'de en çok yapılan meme ameliyatının meme küçültme ameliyatı olduğunu belirtti. Türk insanı genetik yapı olarak daha kalın yağ tabakasına
sahip, balık etli bir toplum. Biz de bunu egzersizle ve beslenme ile desteklemiyoruz. Dolayısıyla bunun memeye yansıması "büyüklük" oluyor.
NELER SARKMAYA NEDEN OLUR
Türkiye'de özellikle evlendikten sonra biraz daha kilo alıp verme ile sarkmalar, deformasyonlar oluyor. Bu da Türk kadınında daha fazla. Çocuk emzirmenin
de etkileri var. Bir de yine memede deformasyona neden olan durumlardan biri adet dönemindeki ödem oluşması. Her adet döneminde kadında ödem oluyor, meme
şişiyor, sonra tekrar iniyor ve bu da deformasyona neden oluyor.
MEME BÜYÜTME, KÜÇÜLTME OPERASYONLARI EMZİRMEYİ ENGELLER Mİ
Hangi ameliyat olursa olsun yani meme küçültme, büyütme, dikleştirme bunların hiçbiri emzirmeyi engellemez. Sokaktan geçen, ameliyat olmamış her 5
kadından 1'i emziremiyor. Bu oran ameliyat olanlar için de geçerli. Yani estetik operasyonların emzirmeye negatif bir etkisi yoktur.
EMZİRENLER ESTETİK OPERASYON GEÇİREBİLİR Mİ
Hayır emzirme süreci tamamlanmadan estetik operasyon yapılmamalı. Emzirme bittikten sonra en az birkaç ay geçmeli ve sonra ameliyat yapılmalı. Ya da
hamilelik bitti süt veremiyorsunuz ve hemen ameliyat olmak istiyorsunuz. Bu da yanlış çünkü en az 6 ay beklenmeli ki hamilelik ile meydana gelen
deformasyonlar kaybolsun ve bu süreçte memenin ne şekil alacağı ortaya çıksın, öyle ameliyat yapalım.
ESTETİK OPERASYONDAN SONRA HAMİLE KALIP EMZİREN BİR KADININ TEKRAR AMELİYAT OLMASI GEREKİR Mİ
Ameliyat olmuş memede yaşlanma, kilo alıp verme ve hamilelik gibi süreçlerde meydana gelecek deformasyon her zaman, hiç ameliyat olmamış bir kadına göre
daha azdır. Yani ameliyatlı meme her zaman daha avantajlıdır, daha az yıpranır. Buna rağmen hamilelikten sonra birkaç değişik deformasyon karşımıza
çıkıyor. Bunlar:
- Birincisi hamilelikte alınan kilolar verilemiyor ve meme büyüyor, sarkıyor. O zaman meme küçültme ile dikleştirme yapıyoruz.
- İkincisi emzirme ve kilo verdikten sonra memenin içi boşalıyor. Bu durumda büyütme ve dikleştirme yapıyoruz.
- Üçüncüsü de meme dokusu iyi ama sarkma meydana geliyor. O zaman sadece dikleştirme yapıyoruz.
MEME NEDEN SARKAR, BUNU ENGELLEMEK MÜMKÜN MÜ
Engellemek mümkün değil ama iyi beslenmek, kiloyu korumak ve spor ile geciktirmek mümkün. Göğüs kasının da düzenli çalıştırılması memedeki liflerin daha
sıkı olmasını sağlıyor. Üçüncüsü ise hele ki büyük meme söz konusu ise gece uyurken uygun bir sütyen ile memenin desteklenmesi çok önemli. Böylece o
bağların gevşemesi engellenmiş olur.
Ayrıca memeye özel değil her yerimiz sarkıyor aslında. Kaşımız, kalçamız, burnumuz vs. Ama kadınlar erkeklere göre daha fazla sarkıyor. Çünkü kadınlar her
adet dönemi ile birlikte ödemleniyorsunuz, ödeminiz boşalıyor. Her ay bu tekrarlanıyor. Bu devamlı dalgalanma yüzünden, erkeğin eşdeğer organına göre yani
yanak, meme, kalça neresi olursa olsun erkeğe oranla daha fazla sarkıyor.
Bu süreci de aşırı kilo alıp verme hızlandırıyor. Vücut sürekli kilo alıp verdikçe elastikiyet özelliğini kaybediyor. Dolayısıyla sarkıyor. Kendinizi bir
balon gibi düşünün, bir kere şişirip indirdiğimizde balonun yapısı değişmez ama bunu 5-10 kere yaparsanız pörsüyor ve deforme oluyor.
HATALI SÜTYEN KULLANILIYOR
Sütyen diyince çok önemli bir konu kadınlarımız hatalı sütyen kullanıyor. Sütyen aslında bir kıyafet ama özellikli bir kıyafet. Memeyi şekillendiren ve
destek olan bir kıyafet. Meme büyüdükçe sütyen daha da önem kazanıyor. Tüm dünyada kadınların yüzde 80 oranında yanlış sütyen kullandığını biliyoruz.
Kadınlar sütyeni rengine, şekline, danteline göre seçiyor. Küçük memeli kadınlarda yanlış sütyen kullanımı daha az, büyük memeli kadınlarda yanlış sütyen
kullanımı daha fazla.
Sütyen alırken 80, 90 vs. gibi ölçmek yerine göğüs kafesi ölçümü ve memenin kendi "cup size" denilen ölçüsünü değerlendirmek gerekiyor. Burada akıl
karıştırıcı unsur da üretici firmalar. Sütyen üretici firmaların ölçüleri de birbirini tutmuyor. Sütyen konusu hakikaten özellikli bir konu. Sütyen tercih
ederken bedeninize uygun olması, askısının ve kopçanın bedene uygun olması çok önemli.
YAŞLANINCA SİLİKONLAR NE OLUR
Protezin kalitesi çok önemli. Mesela bunu bir malzeme, araba alır gibi düşünün. Çok kaliteli bir araba var mesela çok daha pahalı. Kaliteli bir malzeme
aldığınızda getirdikleri malzeme çok daha güvenli oluyor elbette ki.
Meme protezlerinin hemen hepsi neredeyse ömürlük. Örneğin şekilde bozukluk oldu buradan anlayabilirsiniz ve doktora başvurarak meme mr'ı, mamografi,
ultrason gibi yöntemlerle bir sıkıntı olup olmadığı anlaşılır. Ancak genellikle tıbbi bir sorun olmuyor, yine estetik olarak sorun oluyor, şekli
bozuluyor.
Ama genç bir kadın örneğin ameliyat oldu, üzerinden 20 sene geçti tabii ki o zaman ilk günkü gibi durmuyor. Bunlara ait bir takım ihtiyaçlarınız ortaya
çıkar. Protez büyütülebilir, küçültülebilir, yağ transferi gibi uygulamalar yapılabilir. Günümüzde kompozit meme büyütme diye bir yöntem var bunda
hastanın kendi dokusu ve meme protezini birlikte kullanıyoruz. Bu yöntem çok daha iyi sonuçlar alıyoruz.