Güncelleme Tarihi:
33 seneye kaç film, kaç televizyon dizisi sığar demeyin. 33 seneye 70’e yakın film, iki kişisel sergi, sayısız resim ve hikaye, bir tiyatro oyunu, bir albüm, bir Altın Küre, bir Oscar adaylığı, iki üniversite, bir doktora ve daha neler neler sığabileceğinin timsali James Franco. Oyuncu, bugünlerde inanması güç bir sanat projesine imza atıyor. Görünmez sanat müzesi. Evet, doğru okudunuz, görünmeyen sanat eserlerinden oluşan bir müzeden bahsediyorum.
Praxis adı altında sanat projeleri üreten Brainard ve Dalia Carey bir gün James Franco’yu arıyor ve ‘Görünmez Sanat Müzesi’ (Museum of Non-Visible Art, MONA) fikirlerini anlatıyor. Spider Man’in en yakın arkadaşı ve son Oscar töreninin sunucusu olmanın yanı sıra yazar, ressam ve ikinci doktorasını yapmakta olan Franco, projeye anında atlıyor. Peki nedir bu görünmez sanat müzesi? Görmediğimiz bir resim gerçekten resim midir? Karanlık bir odadaki fil, kimse onu göremediği sürece varlığını nasıl ispat edebilir?
TAMAMEN HAYALGÜCÜ
Kasım ayında New York’ta büyük bir partiyle açılması planlanan MONA tamamıyla hayal gücüne dayalı bir proje. James Franco ve Praxis, MONA ile içinde yaşadığımız dünyanın iki farklı yönüne parmak basıyor: Gördüklerimiz ve göremediğimiz ama düşündüklerimiz... Tamamen fikirlerden oluşan MONA, gerçeğin aslında neden ibaret olduğunu sorguluyor. Burada gözle görülür, elle tutulur bir şey yok. Fikirler ve anlatılanlar var. Ve herşey, tıpkı görülebilen, dokunulabilen sanat eserleri gibi satılık. Örneğin, James Franco’nun görünmeyen sanat eseri ‘Red Leaves - Kırmızı Yapraklar’, William Faulkner’ın kısa bir hikayesinden esinlenerek yarattığı hayali bir film. James Franco, eserini anlattığı videoda, eserin isim kartının asılı olduğu boş bir duvarın önüne geçiyor ve kafasındaki ‘Red Leaves’ filminde olup bitenleri tasvir ediyor. Bir de üstüne bu filmi görebilsek bizde ne hisler uyandıracağını da söylüyor. Bu eseri alan kişi evine götürdüğünde aynı Franco’nun ona anlattığı gibi eseri misafirlerine anlatmak zorunda kalıyor. Bir nevi yaratıcısı ya da sahibi olmayınca anlamı da olamayan sanat eseri...
SİZ YOKSANIZ ESER DE YOK
Görünmez Sanat Müzesi’nden 20 dolar karşılığında bir heykel alabilirsiniz. Müzenin ilk eserlerinden, 500 kopyalı ‘Fur Balls - Kürk Topları’ peruklardan toplanmış saçlardan oluşuyor. Her biri insan kafası boyutunda 18 parçalı bu görünmez heykeli 20 dolar vererek aldığınızda, MONA size bir isim kartı, heykelin orijinalliğini tasdik eden bir belge ve müze kataloğunu yolluyor. Siz isim kartını duvarınıza asıyorsunuz ve MONA ekibinin anlattığı gibi eseri ve sizde yarattığı duyguları misafirlerinize anlatıyorsunuz. Hayal gücünüz ve tasvir kabiliyetiniz burada devreye giriyor. Siz yoksanız, eser de yok.
YÜKTE HAFİF, PAHADA AĞIR
Biraz daha iddalıysanız 10 bin dolara da görünmez sanat eseri alabilirsiniz. 10 bin dolarlık bu eserlerden ilki satılmış bile. ‘Fresh Air - Temiz Hava’yı aldığınızda hiç bitmeyen bir oksijen tankı almış kadar oluyorsunuz. Bu eser sayesinde, nerede olursanız olun, doğanın sunabildiği en temiz, en saf havayı içinize çekebiliyorsunuz. Tabii, havanın bedava olduğu bir dünyada Kaliforniyalı Aimee Davinson neden bu havaya 10 bin dolar ödedi demeyin. Kendisi de bir sanatçı olan Davinson, müzenin ön ayak olduğu yeni sanat ekonomisine inandığı için bu eseri aldığını söylüyor. Sanatçıların birbirlerini hem yaratıcı süreçte hem de finansal olarak desteklemesi üzerine kurulu bu yeni ekonomi anlayışı belki de sanat dünyasının tam da ihtiyacı olan şey. Neredeyse üç aydır Çin hükümeti tarafından tutuklu Ai Weiwei’yi desteklemek amacıyla sergilerini iptal eden Anish Kapoor ve Daniel Buren’in de böyle düşündükleri kesin. Bu arada Görünmez Sanat Müzesi’nin bir odasının, 10 bin dolarlık eseri alan Aimee Davinson’ın ismini taşıyacağını da söylemek gerek.
James Dean’i canladırdığı rolüyle bir adet Altın Küre kazanan Franco, ‘127 Saat’teki rolüyle bu sene başında Oscar’a aday gösterilmişti.
SANAT MAKİNESİNİN HIZINA AKIL SIR ERMİYOR
- James Franco ‘Spider-Man’ filminde başrole talip olmuş ama Peter Parker’ın en yakın arkadaşı ve daha sonra ezeli düşmanı olan Harry Osborn rolüne layık görülmüş.
- 2012’de ikinci doktorasına başlamayı planlayan James Franco’nun ‘Collage’ adlı bir tiyatro oyunu bulunuyor. Franco’nun hem yazıp hem rol aldığı bu oyun Mayıs ayında New York’taki Stella Adler tiyatrosunda gösterildi.
- Epey zamandır resim de yapan James Franco’nun eserlerinden biri Sharon Stone, biri de Blink 182 grubunun solisti Tom DeLonge tarafından satın alınmış.
- Franco’nun ilk kişisel sergisi geçen sene New York Tribeca’daki Clocktower galerisinde açıldı. ‘Dangerous Book Four Boys’ başlıklı bu sergi geçtiğimiz Şubat ayında Berlin’e taşındı.
- Madonna, Robert De Niro, Tom Hanks gibi ünlülerin ardından James Franco da ABD’nin en ünlü komedi şovlarından ‘Saturday Night Live’da iki kez sunuculuk yaptı.
- Franco’nun gelecek planları arasında bir çocuk kitabı yazmak var.
- James Franco, oyuncu, ressam, fotoğrafçı ve yazar olmanın yanı sıra 2008’de Gucci’nin erkek parfümü reklamlarında modellik yaptı.
- ‘Flyboys’ adlı filmdeki rolü için uçak kullanmayı öğrenen Franco’nun pilot ehliyeti de var.
- James Franco bu ay başında bir de müzik albümü çıkardı. Kalup Linzy isimli performans sanatçısıyla birlikte çıkardığı albümün ismi ‘Turn It Up’.
- Rabbit Bandini Productions adlı bir prodüksiyon şirketi var. Beat jenerasyonu yazarlarından Allen Ginsberg’un hayatını konu alan ve Franco’nun başrolü oynadığı ‘Howl’ şirketin başarılı filmleri arasında.
- Franco, özgeçmişine moda fotoğrafçılığını da ekledi: Elle dergisinin Temmuz 2011 sayısı için Agyness Deyn’i çekti.
- Franco’nun 32 yaşında intihar eden Amerikalı şair Hart Crane’in hayatını konu alan uzun metraj filmi ‘The Broken Tower’ bu sene vizyona girecek.
- Franco çok yakında REM grubunun ‘Blue’ ve ‘That Someone Is You’ adlı şarkılarına video klip çekecek.