Saksofoncu türkücü

İTÜ Konservatuarı'nı bitirdikten sonra halk müziği üzerine yüksek lisans tezi yapan ve flamenko ile bozlak türküleri arasındaki benzerliği doktora tezi olarak seçen Kürşat, bugünlerde saksofon merakıyla karşımıza çıktı. Üçüncü albümü "Bu Alemin Tekiyim"i geçtiğimiz aylarda piyasaya çıkaran Kürşat, "Benim sahnedeki serüvenim saksofon olacak. Halk müziği sanatçısı olarak akıntıya karşı kürek çekeceğim" diyor.

Halk müziği sanatçısından bağlama çalması beklenirken, siz saksofon çalıyorsunuz. Nereden çıktı bu?

- Bağlamadan piyanoya, bas gitardan perküsyona kadar pek çok enstrümanı çalabiliyorum. Dört ay önce rüyamda muhteşem saksofon çaldığımı gördüm ve duyduğum sese aşık oldum. Bugüne kadar saksofon sesini hissetmediğimi anladım. Rüyanın sabahında, uyanır uyanmaz müzik direktörüm İlker Tekyaygil’i arayıp "Yürü bana saksofon alıyoruz" dedim. Ertesi gün hocam Mümin Şallıel’den de ders almaya başladım. Şimdi saksofondan çıkan

Saksofon gibi bir batı enstrümanını, halk müziğinde nasıl kullanmayı düşünüyorsunuz?

- Sahnede benim serüvenim saksofon olacakmış gibi geliyor. Günübirlik bir heves deÄŸil bu. Beyaz giyme toz olur, siyah giyme söz olur diye türkü söylerken, birden bire araya saksofon solo yaptığımda bu bana da halk müziÄŸine de bir farklılık getirecek. Yurtdışındaki birkaç elçilikle bunu denedim, özellikle elçiliÄŸe gelen yabancı konuklar halk ezgilerinin arasında saksofon soloyu duyunca ÅŸok oldular, çok beÄŸendiler.Â

Halk müziği yapanlar, "Müziği bozuyorsun" diye tepki veriyorlar mı?

- MüziÄŸi bozduÄŸumu düşünenler var ama KaracaoÄŸlan elinde bas gitarı alıp ya da piyanoyu alıp söylemiyordu. Åžimdi hepsi türkülerde deneniyor. Kimse merak etmesin, bu müzik 500 senedir bozulmamış, ÅŸimdi de bozulmaz. Aksine saksofon gibi enstrümanlarla türkü dinlemeyen bir popçunun ya da cazcının da dikkatini halk müziÄŸine çekebilirsiniz.Â

Siz bunu böyle düşünüyorsunuz ama yapımcılar, "Sen idealistsin ama macera arama, böyle albüm satamayız" derlerse ne yapacaksınız?

- Ä°ÅŸte tam da bu yüzden, yaptığım iÅŸten taviz vermemek için çok da akıl kárı olmamasına raÄŸmen yapımcı oldum. Kebapçıların, kamyoncuların prodüktörlük yaptığı bir ülkede müzik ne kadar geliÅŸirse o kadar geliÅŸiyor. Müzik vizyon isteyen koskoca bir dünya. KeÅŸke bu konudaki iktidar, kafası hem ticarete çalışan, hem de bu iÅŸin eÄŸitimini alanların elinde olsaydı.Â

 Türkiye’de saksofonun algılanış biçimi biraz argoyken, bir türkücü olarak buna nasıl cesaret ettiniz?

- Müzik dejenerasyona teslim olmayacak kadar büyük bir iktidar. Türkiye’deki algılanış biçimi devam ettiği sürece, kimse saksofon çalmayacak o zaman mutlu mu olacaklar. Bana da bununla ilgili iğrenç espriler yapıyorlar ama kararlıyım akıntıya karşı kürek çekeceğim.

İzzet Altınmeşeler, Belkıs Akkaleler, İbrahim Tatlısesler’den sonra star diyebileceğimiz genç bir halk müziği sanatçısı çıkmadı, sizce neden?

MADONNA KADAR MEÅžHUR OLAYIM BANA YETER

Gelecekle ilgili iddialısınız yani. Kendinizi nerede görmek istersiniz?

- Madonna bir röportajında, "Tanrı kadar meşhur olana kadar bu işi yapmak istiyorum" demişti. Ben Madonna kadar meşhur olayım yeter (gülüyor).

Halk müziği dışında ne tür müzik dinliyorsunuz?

- Bir kere eğlenmek için türkü bara gitmiyorum. Hayatımda hiç türkü bara gitmedim. İzin gününde iş yerine gitmek gibi bir şey olur bu. Genellikle underground kulüplere giderim çok da eğlenirim. Amalia Rodrigues’e bayılırım. Saksofon hayatıma girdiğinden beri de bu işin üstadı Charlie Parker’ı dinliyorum. Saksofonu biraz daha ilerlettiğimde de İlhan Erşahin’le düet yapmak istiyorum.

Popülerlik, şöhret sizi mutlu mu eder, korkutur mu?

- Kötü olan popüler olmak değil, popülist olmak. Popüler olurum ama popülist olmam. Şöhret çok sinsi bir düşman. 34 yaşındayım ve benliğimi bulduğumu sanıyorum. Şöhret ya da başka bir şeyin benliğe zarar vermesine izin vermem. Ama dağda gezen kurda rastlar, Allah beni kurtlarla karşılaştırmasın.

Televizyon ve sinema projeleriniz var mı?

- Yeni yayın dönemi için televizyona bir eğlence programı hazırlıyorum, bir aksilik çıkmazsa kendi sohbet ve müzik  programımı yapacağım. Daha önce "O Şimdi Asker" ve "Neredesin Firuze" filmlerinde oynamıştım. Son albümümdeki sözleri eğlenceli "Çok derdim var" şarkısı özellikle çocuklar tarafından çok beğenilince bir çocuk

- Yok değilim. Belki en fazla göz çapkınıyımdır ama kadınlara kendimi beğendirmek hoşuma gidiyor. Her gün evlenme teklifleri alıyorum. "Benden başkasıyla evlenirsen öldürürüm" diyen de var, "Benimle evlen evimi bile sana vereceğim" deyip parayla kandırmaya çalışan da.

Diyelim ki, şirketiniz yok bir yapımcıyla çalışıyorsunuz. "Bir mankenle promosyon aşkı yaşatacağız" dediler. Ne dersiniz?

- Eva Herzigova olursa olur. Şaka bir yana benim aşkım var zaten.

Sanat dünyasından mı?

- Hayır değil.

Özellikle bir seçim mi sanat dünyasından olmaması?

- Alakası yok. Sanatçı biri, "başka bir sanatçıyla beraber olmam" diyorsa, o zaman kendi sanat yapmasın. Öyle diyenler ikiyüzlü.

Kız arkadaşınız sizi kıskanmıyor mu?

- Kıskanmıyor bana güveniyor.

- Her şeyimi anlatarak güvenini sağladım zaten. Ama onun kendine güveni, bana güvenine birkaç tur attırır.

Bir kadın şarkıcıyla promosyon aşkı teklif ettiler kabul etmedim

Albümümü çıkardığımda, bana "Şu ismi ayarladık, o da bir sanatçı. Onunla aşk dedikodunu çıkaracağız, herkes senden bahsedecek" dediler. Kesinlikle kabul etmedim. O kişiyle adım çıksa ne olacak, beni ne kadar taşıyacak? Bunlar ucuz yollu promosyon malzemeleri. Ben bu yollara hiç sapmadım, aynaya çok güzel bakabiliyorum. Geçmişte yapmadığını bırakmayıp sonra da alnım açık diye ortada dolananlardan değilim.

Şimdi kızlar telefon numarası değil artık telefonu veriyor

Almanya’da konser verirken, halay çekiyorlardı, ben de aralarına gireyim dedim. Genç bir kız halay çekerken, ceketimin cebine telefonunu koydu, ben seni bu numaradan ararım dedi. Eskiden kağıda telefon numaralarını yazıp verirlerdi, şimdi telefonun kendisini veriyorlar.