Güncelleme Tarihi:
DÜNYADA sahte resim ligi olsa Türkiye muhtemelen ilk sıralarda yer alırdı. 2000’li yılların başında Türkiye’de her gün sahte bir Picasso tablosu çıkıyordu ortaya. Keza, 2001’de Koleksiyon Müzayede’nin Çırağan’da düzenlediği müzayedede satışa sunulan bazı tabloların sahte olduğu yüksek sesle dile getirilmişti. (Meraklısı Emel Armutçu’nun 13 Mayıs 2001 tarihinde Hürriyet Pazar’da yayımlanan ‘Resimdeki Susurluk’ dosyasına internette http://webarsiv.hurriyet.com.tr/2001/05/13/298440.asp adresinden ulaşabilir.)
İKİ TABLOYU BİRLEŞTİRMİŞLER
Şimdi anlatacağımız ise şeytana bile pabucunu ters giydirecek türden bir sahtecilik olayı... Zira normalde ünlü bir ressamın var olan bir tablosunun sahtesi üretilirken burada ünlü bir ressamın iki farklı tablosu kurnazca birleştirilerek ortaya yeni bir tablo çıkarılmış. Yaşamının bir bölümünü 1946’dan 1968’e kadar Paris’te, ardından Polonya’da geçiren ve 1995’te bu ülkede hayata veda eden modern resmin büyük ismi Nejad Melih Devrim’in bu sahte tablosu, az daha dünya müzayede devi Sotheby’s de satışa çıkıyordu. Neyse ki Nejad Devrim konusunda uzman bir isim olan Galeri Nev İstanbul’un kurucusu Haldun Dostoğlu tarafından daha satışa çıkmadan fark edildi ve Sotheby’s büyük bir skandaldan kurtulmuş oldu.
KİTAPTAN KOPYALAMIŞLAR
Hikâyenin gerisini Haldun Dostoğlu’ndan dinleyelim: “Geçenlerde Sotheby’s, satış için kendilerine teklif edilen bir Nejad Devrim tablosunun fotoğrafını gönderdi. Bu ilk kez olmuyor, özellikle Nejad Devrim, Mübin Orhon ve Erol Akyavaş tablolarının kaynağından çok emin olmazlarsa bana soruyorlar. Ben bu ressamlarla çok sergi yaptım, kitaplarını hazırladım. Bu nedenle bu sanatçıların yapıtlarına dair biraz bilgim var. Gerçi bilimsel bir cevabım olmuyor, hissiyatımla cevap veriyorum, ki hisler insanı çok az yanıltıyor. Sözü geçen resme ilk baktığımda, evet Nejad Devrim’e benziyordu ama bir şey beni kuşkulandırdı. ‘Rahatsız eden neydi?’ diye sorsanız, sadece hissiyat derim. Açtım ‘Nejad’ (Galeri Nev yayını) kitabını. Karıştırırken o sayfaya (s. 86) gelince içgüdüsel bir şekilde durdum. Bu Nejad’ın soyut dönemi, 1950-54 arasına denk geliyor. Tadı, dokusu. İlişiki kurmaya çalışıyorum kısaca. Bir baktım resmin üst yarısı Nejad’ın 1954 tarihli bir soyut kompozisyonuyla aynı ama yan döndürülerek kullanılmış. Alt yarısı ise yan sayfadaki (s. 87) soyut tablonun alt yarısıyla aynı. Yani bir resmin yanına diğer resmi yan çevirip eklemişler. Bir ressam bunu yapar mı? Muhtemelen bu kitabın bu sayfası sahtecilere kaynak teşkil etmiş (gülüyor).”
SAHİBİ ORTADA YOK
Bunun üzerine Dostoğlu, söz konusu sayfaların fotoğrafını çekmiş ve iki resmin kopyalanan yerlerini işaretleyerek Sotheby’s’e göndermiş. Sotheby’s de tabloyu kendilerine teklif eden kişiye gönderip resmi iade etmiş. “Önce tabloyu kimin verdiğini söylemediler. Sonra da ‘Prensip olarak isim vermiyoruz ama bu arkadaş galiba mağdur. Muhtemelen onu da kandırmışlar. Sizinle görüşebilir’ dediler. Ben de ‘Hay hay’ dedim. Ama 10 gün oldu, gelen giden yok” diye anlatıyor Dostoğlu.