Güncelleme Tarihi:
Bazı sanatçılar vardır, isimlerini tüm dünya bilmez fakat bilenler de büyük saygı duyar. Kanadalı Melissa Auf Der Maur böyle bir kadın. Narin ve ufak tefek gözükse de sahnede, elindeki yaklaşık beş kiloluk bas gitarını kendine has tarzıyla çalan, tüm dikkatleri üzerine çeken bir havası var. Her müzisyenin sahip olamadığı sahne hakimiyeti mükemmel. Ama bütün bunların yanında inanılmaz alçak gönüllü; Twitter’dan herkese cevap yetiştiren, samimi biri. Aynı samimiyetle nasıl müziğe başladığını da anlatıyor:
“Foufounes Electriques isimli bir barda biletçilik yapıyordum. Nirvana, Mudhoney gibi grupları da burada seyretme fırsatı yakalamıştım. İlk 12 inç singleları ‘I Am One’ı yayınlayan The Smashing Pumpkins de konsere gelmişti. Gruba bayılmıştım çünkü kendilerine güvenli bir duruşları vardı. Ben bundan etkilensem de yanımdaki arkadaşım Bruce uyuz olmuştu. Sahneye doğru bağırıp çağırmaya başlamıştı. Daha sonra sahneye bira şişesi fırlattı. Vokalist Billy Corgan’ın gitarına çarpıp parçalanan bira şişesi Corgan’ın sabrını taşırdı. Corgan, sahneden atlayıp Bruce’un boğazına sarıldı ve yerde güreşmeye başladılar. Kavga bittiğinde o zamana kadar seyrettiğim en iyi konserin mahvolduğunu düşünüp üzülmüştüm. Ama hayır, Corgan sahneye çıktı ve konsere devam etti” diye anlatıyor Auf Der Maur, grupla ilk tanışmasını.
Konser sonrası grubun yanına gidip Corgan’a arkadaşının hareketi yüzünden özür dileyen Auf Der Maur, Corgan’la çok iyi anlaştı ve birbirlerine adreslerini verdiler. İkilinin tanışması böyle oldu.
COURTNEY LOVE BİTİKTİ ONU BEN DENGELİYORDUM
Auf Der Maur, biletçi olarak çalıştığı barda, solisti Courtney Love olan Hole grubunu da seyretmişti. Hiç beklemediği bir şey oldu ve Courtney Love onu gruba çağırdı. Melissa, Hole’a Courtney Love’la ortak arkadaşları Billy Corgan tarafından tavsiye edilmişti.
“İlk grubum Tinker ile The Smashing Pumpkins’in alt grubu olarak Montreal’de sahneye çıkmıştık. Billy Corgan beni bas çalarken görmüş ve çok iyi olduğumu düşünmüş. Kadınlardan oluşan Hole’un bas gitaristi Kristen ölmüştü. Bu sırada devreye ben girdim. Kristen’in ölümü yetmezmiş gibi 1994’te Courtney Love’ın kocası ve Nirvana’nın kurucusu Kurt Cobain de intihar etti. “Courtney o dönem bas gitaristi Kristen’i hem de kocası Kurt’ü kaybetmişti. Uyuşturucu sorunları vardı ve bitik vaziyetteydi. Benimse uyuşturucuyla işim olmazdı. Daha güçlü olan bendim ve bu aramızda bir denge sağlıyordu. Zıt kutupların birbirini çekmesi gibiydi ilişkimiz; severdik birbirimizi. Müziğimize karşı olan kararlılığımız bir kadın grubu olarak erkek hegomonyasındaki bir endüstriye karşı ayakta durmamızı sağlıyordu. Hole’da geçirdiğim zaman benim kadın ve insan olarak kendimi bulmama sebep oldu” diyor Auf Der Maur.
BLACK SABBATH AŞKIM BAMBAŞKA İSTANBUL’DA DA ÇALACAĞIM
Melissa Auf Der Maur 2002’de Black Sabbath’ı anmak için kurulan Hand Of Doom isimli bir grubun vokalistliğini yaptı. Sayısız konser verip bir de canlı albüm kaydeden grup sadece Black Sabbath’ın eski dönem parçalarını çalıyordu. “Hand Of Doom’u isim olarak seçmemizin sebebi o şarkının uyuşturucu karşıtı olarak yazılan en iyi parçalardan biri olmasıydı. İlk dönem Black Sabbath hayranıyım. Çünkü bir parçası olduğum tüm gruplar Sabbath’dan etkilenmişti. Onlar geleneksel Heavy Metal’in büyükbabalarıdır, saygıda kusur etmek olmaz. Grubun en sevdiğim vokalistiyse Ozzy Osbourne” diyen Melissa, birçok farklı projede yer aldı.
Rufus Wainwright gibi rock türüne çok uzak bir sanatçıyla da çalışan Auf Der Maur farklı müzik türLleriyle uğraşmaktan zevk aldığını, farklılıkların onu beslediğini ve her yeni isimle çalışmanın ona tecrübe kazandırdığını söylüyor.
Bas çalarken kendini çok huzurlu hissettiğini söyleyen Auf Der Maur’un İstanbul konserinin haberini alan herkes sahnede neler duyacağını merak ediyor. Melissa; “Hole’dan hiçbir şey çalmayacağım ama Black Sabbath’tan çalıyorum. Sahnede çok sıcak ve seksi bir müzik olacak. Her zamanki gibi kan ter içinde kalacağız” derken idollerinden bahsetmeden edemiyor: “Sahnedeki duruşuyla ve bas tekniği yüzünden Motörhead’den Lemmy’nin, deliliğinden ötürü ise Ozzy’nin hastasıyım”
AJANS VE MENAJERLERDEN KURTULDUM HER ŞEYİMİ KENDİM YAPIYORUM
Son solo albümüm ve bir önceki arasında dört yıl var. Fakat bu aralıkta çalıştım, toparlandım ve albüm fikrini kafamda inşa ettim. Kendime, büyüme, gelişme ve çağdaş sanattan oluşan köklerime dönüş sözü vermiştim. Şarkılar için tema yazmam gerekti. Bu sürede ajans, menajer gibi insan ve kurumlardan kurtuldum. Her şeyi kendim yapmaya başladım. Hole ve The Smashing Pumpkins ile çaldım ve turladım. Sonra da solo albümüm için tura çıktım. Bu albüm de büyük bir firmadan yayınlanmıştı. Hayat aynı şeyleri tekrarlamak için çok kısa olduğundan her şeyden vazgeçip kendi kendime yetişmek için uğraşmaya başladım. Artık ne istersem onu yapıyorum. Albümüm temasına uygun bir film çektim. Dijital işlerden ve bu piyasanın saldırganlığından sıkıldım. Bir sanatçının sanat anlamında patlama noktası, özgürlüğünü ilan etmesinden sonra başlar. Bu son beş yıllık dönemde son albümüm ‘Out Of Our Minds’ı da kapsayan çok parçalı bir proje gerçekleştirmiş oldum. Sonuçtan ise son derece memnunum. Benim için farklı bir işti; çünkü şarkı yazım stilimi değiştirdim. İlk solo albümümü gitar üzerine klasik rock riffleri ile yazmıştım. Bu albümüyse bas gitar, davul ve Autoharp üzerine yazdım. Ve ilk defa bir insan için şarkı yazdım. Glenn Danzig için yazdığım Father’s Grave’i de birlikte söyledik. Kendisi sert görünüşünün içinde paylaşımcı ve inanılmaz alçak gönüllü bir adam. İlişkimizi de ajans bağlantılarıyla yapmadık. Ben onun için bir karakter yaratıp şarkı yazdığımı söyledim ve onu davet ettim. Davetimi kabul etmesiyle bir hayalim daha gerçek olmuştu.
HAYRAN SORUNLARIYLA BİRE BİR İLGİLENİYORUM
Açıkçası blogum ve Twitter’la çok uğraşmıyorum. Ama kullandığımda da olabildiğine açık ve dürüstüm. İnsanların bana arada menajer veya başka bir aracı olmadan ulaşmasını seviyorum. Gerçek dinleyici ve takipçilerimin bana ulaşabilmesi hoşuma da gidiyor. Kendi plak ve prodüksiyon şirketimi kendi başıma yürüttüğüm için destekçim olan dinleyicilerimin sorunlarıyla da ben ilgileniyorum. Sitemden tişört, CD ya da plak alanların sorunu olursa direkt bana ulaşırlar ben de sorunları hallederim. Ayrıca sadece müzikle ilgili fikir de bildirebilirler. İstanbul’u çok merak ediyorum. Sahnede seyirci için her şeyi yapacağım: Kan ter içinde kalacağım fakat karşılığında onların da bana kalbini ve kulağını açmasını istiyorum.