Güncelleme Tarihi:
Alkol tıpkı sigara gibi çok eski çağlardan beri insanoğlunun yaşamında yer alıyor. Bağ ve şarap tanrısı Dionysos’dan günümüze alkol hayatımızda hep var. Düğünlerde, bayramlarda, kutlamalarda, barışta ve savaşta alkol hep kullanılmış ve kullanılmaya devam ediyor.
Son yıllarda gerek ülkemizde gerekse batı dünyasında alkol tüketimi giderek yaygınlaşıyor. Acıbadem Ha
Her ne kadar zararları bilinse de alkol kullanımı ile ilgili ilginç istatistiki veriler söz konusu. Örneğin Marmara Üniversitesi Tıp Fakültesi’nde öğrenci ve doktorlar arasında alkol alışkanlığı ile ilgili olarak yapılan bir çalışmada hekimlerin yüzde 24.3’ünün alkol, yüzde 33’ünün ise hem alkol hem sigara kullandığı saptanmış. Yine Marmara Üniversitesi’nde, 15 fakülteden seçilen dört bin 62 öğrencide yapılan araştırmada öğrencilerin yüzde 32’sinin sigarayı, yüzde 17.5’inin alkolü sürekli olarak kullandığı belirlenmiş. Öğrencilerin alkolü ilk
Alkol ve Etkileri
Alkole bağlı karaciğer hastalıklarının çoğaldığı bilinen bir gerçek. Vücudun fabrikası olarak kabul edilen karaciğerin 400’den fazla görevi var. Bunlar arasında en önemlisi de alkol gibi vücuda zararlı maddelerin ve ilaçların vücuttan temizlenmesi. Peki alkol vücudu nasıl etkiliyor? Prof. Dr. Tözün bu soruyu şöyle yanıtlıyor: “Alkol ağızdan girer girmez emilmeye başlar. Midede parçalanmadan doğruca kana geçer. İçki alındıktan sonraki beş dakika içinde kanda yeteri kadar alkol vardır. Bu nedenle de eskiler ‘alkol mideye girince artık o konuşmaya başlar’ derler. Alkolün ancak yüzde 2-10’u akciğer, idrar ya da terle atılır.”
Alkolün vücuda verdiği zarar kişisel duyarlılık ve genetik yatkınlıkla çok yakından ilişkili. Ayrıca alınandozun, sürenin, beslenme alışkanlıklarının ve birlikte olan hastalıkların da yarattığı etkilerin de önemli faktörler olduğunu unutmamak gerekiyor. Ancak şu bir gerçek ki 10-20 yıl süre ile ve yüksek dozda, düzenli alkol kullanan kişilerin yüzde 10-35’inde alkolik hepatit, yüzde 10-20’sinde siroz gelişiyor. Hastalık farkına varıldığında karaciğer hücrelerinin yüzde 75’i harap olmuş ve iş işten geçmiş olabiliyor. Bu nedenle düzenli alkol alanların aynı düzende check-up yaptırmaları öğütleniyor.
Prof. Dr. Tözün alkolün karaciğerdeki etkilerini şöyle özetliyor: “Alkol karaciğerde üç tip hasar yapar: Yağlı karaciğer, iltihap (alkolik hepatit) ya da bağ dokusu gelişimi (siroz). Her şeyden önce alkoliklerin yüzde 25- 75’inde karaciğerde yağlanma oluşur, üçte birinde hepatit (karaciğerde iltihap), yüzde 8-30’unda siroz gelişir. Kısacası alkoliklerin ancak yüzde 6-25’inde karaciğer normaldir.”
Tüm bu etkenlerle beraber Prof. Dr. Tözün bir noktanın daha altını çizerek şunları söylüyor: “Alkol beslenme bozukluğuna yol açar.1 gr. alkolde 7 kalori vardır ancak bu boş bir kaloridir. 1 içki 2 yağa eşdeğerdir. Alkol vücut için gerekli olan besin unsurlarından yoksundur; iştahı azaltır, ince barsak ve pa
Kalbe yararlı mı?
Son yıllarda alkolün kalp üzerinde olumlu etkileri olduğuna dair bir inanış var. Prof. Dr. Tözün bu inanışın alkol kullanımına gerekçe yarattığını belirtiyor: “Alkolün bu konudaki olumlu varsayılan etkisi içindeki flavanoidlerin ve antioksidanların ‘iyi kolesterolü’ yükseltici ve pıhtılaşmayı önleyici özelliğidir. Ancak bunlar yine de, salt bu amaçla alkolü tavsiye etmek için geçerli akçe değildir.Günde bir veya iki kadeh kırmızı şarabın olumlu olduğu efsanesi alkol tutkunlarının vicdanını rahatlatırken uzmanlara göreaslında sebze ve meyveden zengin, kırmızı et yerine balık içeren, tam yağlı süt ve doymuş yağlardan fakir bir ‘Akdeniz’ diyeti en iyisidir.”
Kimler daha duyarlı?
Bazı kişiler alkolden çok daha fazla etkileniyor. Özellikle de kadınlar! Prof. Dr. Tözün bunun nedenini şöyle açıklıyor: “Kadınların kilosu erkeklerden yüzde 15-20 azdır. Vücut ağırlığının çoğu yağdan oluşur. Alkol yağda çok iyi dağılmaz çü
Alkole karşı duyarlılıkta genetik yatkınlık da büyük rol oynuyor. İkizlerde, alkoliklerin birinci derecede yakınlarında alkolizmin dört kat fazla görülmesi bunun göstergesi. Yapılan çalışmalar alkolik bir kişinin çocuğu doğumundan itibaren evlat edinilip ailesinden uzak bile kalsa çocukta alkolizm görüldüğünü gösteriyor.
Alkolün yarattığı sorunlar
Alkolün yarattığı en büyük sorun karaciğere etkileridir. Erken dönemde tanındığında ve gerekli önlemler alındığında, kişi alkolü keserse hafif derecede karaciğer hasarı geriliyor. Karaciğerin kendini yenileme kapasitesi olduğu için bu durum hasarın tamirine yardımcı oluyor. Öyle ki alkolün tamamen kesilmesinden 1-6 hafta sonra yağlanma geriye dönüyor, hepatitin düzelmesi ise altı ayı alıyor.
Ancak alkolün tek etkisi başta karaciğer olmak üzere yarattığı tahribat değil. Alkol günümüz insanında birçok başka soruna da yol açıyor. Prof. Dr. Tözün bunları şu ana maddelerde topluyor:
Bu önerileri atlamayın
Bilinen tüm zararlarına karşın içki içmek istiyorsanız belirli bir limiti aşmamanız gerektiğini aklınızdan çıkarmayın. Peki bu limit nedir? Prof. Dr. Tözün şöyle söylüyor: “Vücut ağırlığı ve cinsiyet ile ilgili olmakla birlikte genelde kadınlar 20 gr/gün, erkekler 40 gr/gün (ort. 30 gr/gün) alkol dozunu aşmamalıdır. 1 bardak şarapta 10 gr, 100 ml viski ya da cinde yaklaşık 30 gr, alkol vardır. Diğer bir deyimle erkeklerde haftada 21 ünite, ya da bir günde dört ünite,kadınlarda ise haftada 14 ünite veya bir gün içinde üç üniteyi aşmamak gerekir.1 ünite yaklaşık 1 kadeh (125 ml) şaraptan oluşur. Bu miktar içkilerin alkol konsantrasyonuna göre değişir.”
Bununla birlikte alkol alımında dikkat etmeniz gereken diğer noktalar şöyle: