Güncelleme Tarihi:
İtalyanlar, ona 'altın elma' dediler. Avrupalılar 'aşk elması'… Uzun yıllar zehirli olduğu gerekçesiyle yasaklandı…
Bugün mutfakların baş aktörü konumundaki domates, yaşlanmaya ve kansere karşı da etkili bir silah…
Yani domatesin bugünkü yaygın kullanımı için yüzyıllar gerekti. Domates, saltanatına öyle kolay oturmadı. Uzun yıllar zehirli olduğu gerekçesiyle 'yasak'lı kaldı. İnsanlar zehirlenme korkusuyla yemediler. Yasak, 1500'lü yılların ortalarına dek sürdü. Bu dönemin ardından çeşitli şekillerde kullanılmaya başlandı. Bazı baharatçıların uğur getirdiğine dair iddiaları üzerine önce süs bitkisi olarak boy gösterdi. Bu nedenle Fransa ve İngiltere'de 'pomo d'amore' (sihir tokmağı) adıyla anıldı. Pişirilerek ya da kızartılarak tüketildi. Bugün bir salata klasiği olan 'çoban salata'yı yapmak için de uzun bir tarihsel süreç gerekti. 1700'lü yıllarda Fiorentinalı aşçının ilk kez salatalarda çiğ olarak kullandığı domates, bugün her türlü salatanın baş aktörü konumuna geldi.
Aşk elması…
Domates, Bolivya ve Peru'da yabani sarı rengiyle keşfedildi önce. Sonra Meksika'da yetiştirilip, Kristof Kolomb'un Amerika'yı keşfinden sonra Avrupa'ya gemilerle gönderildi. İtalyanlar sarı renginden ötürü 'altın elma' olarak adlandırdılar ancak çok geçmeden kırmızı türleri ortaya çıktı. Amerika'da ilk defa Thomas Jefferson tarafından yetiştirildi. İnsanlar zehirlenme korkusuyla domatese bir süre ellerini sürmeseler de sonraları, insanları romantikleştirdiğine inanıldı ve Avrupa'da 'aşk elması' olarak muamele gördü. Aztekler 'tomotl' adını verdikleri domates, 16. yüzyılda Avrupa'yla tanıştı ve adı 'tomato' olarak değiştirildi.
Çürük domatesli protestolar…
Sonraki yıllarda domates insanların hayatına fazlasıyla girdi… Kimi protesto gösterilerinde protesto edilen kişiye çürük domates atmak pek çok ülkede bir gelenek haline geldi. İlk kez 20'nci yüzyılda Paris'te bir komedi sanatçısını protesto etmek için sahneye atılan çürük domatesler o günden bu yana 'istenmeyen' pek çok kişinin yüzünü salçaya buladı. 'Domates gibi kızarmak' sözü ise Türkiye'ye ait bir deyim olarak kültürümüzün bir parçası oldu.
Son bir not, şimdilerde yaz-kış her mevsim önümüze gelen domatesin hakikisini, kokulusunu, hormonsuzunu bulmak öyle kolay olmasa da bulduğunuzda sakın es geçmeyin…
Yaşlanmaya ve kansere karşı etkili
Bir zamanlar fakirin fukaranın yemeği diye anılan 'karpuz-peynir-domates' üçlemesinden domatesin faydaları saymakla bitmiyor… Domateste bol miktarda bulunan ve bir karoten maddesi olan likopen yaşlanmaya ve kansere karşı etkili bir silah. Pişmiş hatta salça halinde hazırlanan domatesin prostat ve mide kanseri riskini büyük ölçüde ortadan kaldırdığı hatta önleyici ilaç görevini üstlendiğini gösteriyor araştırmalar. Kanı zararlı maddelerden arındırarak dolaşımı kolaylaştıran likopen gözleri de koruyor.
Romatizma, böbrek, mesane taşı ve kabızlıktan yakınanlara çiğ domates öneriliyor. Domatesin bir diğer artısı da, domates suyunun karaciğerin, dalağın çalışmasını ve kan dolaşımını dengelemesi, sindirimi kolaylaştırması. Domates çok zengin bir içeriğe sahip. A ve C vitaminleri, özellikle de potasyum, kalsiyum, fosfor ve sodyum deposu. 100 gramında 19 kalori bulunan domates, doyurucu etkisi nedeniyle özellikle diyet programlarının vazgeçilmez sebzelerinden biri.
Domates giren kaplar kalaylandı
Gemilerle Türkiye'ye getirilen ve kızarmış olanları 'çürümüş' denilerek çöpe atılan domatesle, Adanalılar ilk kez 1859 yılında tanıştı. 'Frenk patlıcanı' olarak adlandırılan domates, halk tarafından yıllarca 'mekruh' sayılarak yenmedi. Tohumlarında akrep ürediğine inanılan ve 'iğrenç' bulunan domatesin konulduğu kaplar bile kalaylanarak dezenfekte edildi.
C vitamini için çiğ tüketin
Likopen maddesi domates piştikçe artıyor ve zeytinyağıyla birlikte yenildiği zaman vücut tarafından daha kolay özümseniyor. Domatesin içerdiği C vitamininden yararlanmak için çiğ olarak tüketin. Likopen ve diğer besin değerlerinden yararlanmak için güneşte olgunlaşan domatesleri tercih edin. Yüzünüz akneli ve yağlı ise yarım domatesi yüzünüze masaj yaparak sürün.
Satın alırken...
En lezzetli domatesler, güneşte olgunlaşan ve yaz aylarında toplanan domateslerdir. Domates seçerken ince kabuklu olanları tercih edin. Domatesin hormonsuz olduğunu anlamak için de sap kısmını parmak ucunuzla hafifçe ovalayın ve domatesin kokusunu hissedin. Domatesin çok iri ve içi boş olanını değil, kesildiği zaman içinde çekirdek yuvası oluşmuş küçüklerini tercih edin. Domatesi satın aldıktan sonra kese kağıdında 3-4 gün bekletebilirsiniz. Ağzını sıkıca kapatın ki buzdolabındaki nem domatesin küflenmesine yol açmasın.
Yaz menemensiz olmaz!
Salatası, çorbası, etlisi, zeytinyağlısı, dolması, mezesi, salçası ve reçeli yapılan domatesin yemek olarak en çok menemen halini tüketiyoruz. Yanına bir kase cacık ekleyerek…
Malzemeler (4 kişilik)
2 adet domates
6 adet sivribiber
2 çorba kaşığı tereyağı
5 adet yumurta
Birkaç dal maydanoz
Tuz, karabiber
HAZIRLANIŞI
2 büyük domatesin kabuklarını soyup küçük küpler halinde doğrayın. 6 sivri biberin çekirdeklerini çıkarıp ince halkalar halinde kesin. 2 çorba kaşığı tereyağını tavada eritip biberleri kavurun. Domatesleri ilave edip 5-6 dakika kadar pişirdikten sonra 5 yumurtayı teker teker bu karışıma ilave edin. Krema hali alıncaya kadar hızla karıştırın. Tuz ve karabiber ekleyip 7-8 dakika daha pişirin. Maydanozla süsleyip servis yapın.