Güncelleme Tarihi:
Kulak Burun Boğaz ve Baş Boyun Cerrahi Uzmanı Op.Dr.Bahadır Baykal, “Horlamayı basit bir semptom olarak kabul etmek çok doğru değil. Hastalarımızın önemli bir kısmında genellikle uykuda solunum durması denilen uyku apnesiyle iç içe geçmiş bir rahatsızlık mevcut” diyor. Uyku apne sendromu ya da hastalığı, uyku sırasında tekrar eden nefes durmalarıyla seyrediyor. Gece uykuda nefes durması saatte 5-15 kez oluyorsa hafif, 15’ten fazla görülüyorsa ağır uyku apnesi olarak değerlendiriliyor. Şiddetli horlama, uyku apne sendromunun en sık görülen belirtilerinden biri. Bazen komşuların duyabileceği şiddette olabilen horlamanın kısa aralıklarla kesilmesi apnelerin, bir başka deyişle vücudun nefessiz kaldığını gösteriyor.
Dr. Baykal, “Uyku apne sendromunda sabahları yorgun uyanma, ağız kuruluğu, baş ağrısı, gündüz aşırı uyku hali, kilo vermede güçlük çekme, depresyon, unutkanlık, dikkat eksikliği, kolay sinirlenme, iş veriminde azalma ve cinsel isteksizlik ile sertleşme sorunu gibi sorunlar görülebiliyor. Uzun dönemde ise; yüksek tansiyon, kalp krizi, kalp yetmezliği, kalpte ritim bozuklukları, felç ve ani ölüm riski artıyor' diyor.
CİNSEL HAYATI DA VURUYOR
Son yıllarda yapılan araştırmalar horlamanın ve beraberinde uyku apnesinin çiftlerin cinsel hayatını, dolayısıyla da aile ilişkilerini olumsuz yönde etkilediğini gösteriyor. Çünkü gürültüye dayanamayan partner, yatakları ayırıyor. İngiltere’de bin çift üzerinde yapılan bir araştırmaya göre, horlamanın rahatsızlık yaratmasıyla beraber, çiftler ilk önce yatakları ayırıyor. Elbette bu durum çiftlerin cinsel hayatlarını olumsuz etkiliyor. Mutsuz ve sağlıksız bir cinsel yaşam süren çiftler en küçük bir sorunda şiddetle tartışıyor ve bu durum boşanmaya kadar devam edebiliyor.
Dr. Baykal, “Bu durum horlayan kişinin de sağlığını olumsuz etkiliyor. Horlaması ve uyku apnesi nedeniyle sürekli uykusu bölünen ve yeterli dinlenemeyen kişiler, dikkatlerini belirli bir olaya uzun süre yoğunlaştıramıyor. Önemli bir nokta da uyku apneli horlayan her 3 erkekten 2’sinde erkeklik hormonu etkilenmiştir. Elbette bu kişilerde testosteron dediğimiz erkeklik hormonu belirli oranda azalabileceği için cinsel açından sorunlar yaşanabiliyor” diyor. Horlayan, uyku apneli hastalarda aynı zamanda depresyon ortaya çıkabilir. Bu bile tek başına libidoyu azaltmaya yetebiliyor.
Dr. Baykal, cinsel fonksiyon bozukluğu yaşayan hastaların nedeni araştırılırken mutlaka uyku apnesi ve horlamayla ilgili muayene ve testlerin de yapılmalı ve tedavinin buna göre programlanmasını öneriyor.
UYUYAMAYAN EŞLER DE RAHATSIZLANIYOR
50 yaşın üzerinde erkeklerin yüzde 50’sinde horlama, yüzde 10'unda da uyku apnesi var. Yani en iyi ihtimalle bile her 2 çiftten birisi uyku sorunu yaşadığı anlamına geliyor. Eşi horlayan ve uykuda apnesi (soluk durması) olan kadınlarla yapılan bir çalışmanın sonuçlarına göre; eşlerin yüzde 81'i uykularından hoşnut değil. Bu nedenle de gündüzleri yorgun ve mutsuz hissettiklerini söylemektedirler. Hasta eşlerinin yüzde 70'i yataklarını ayırmayı ve başka bir odada uyumayı tercih ederken, bir kısmı uyumak için alkol aldığını bu durumunda uyku kalitesini daha da olumsuz etkilediğini belirtmişler. Bu sorundan şikayet eden kadınlar, normal popülasyona göre iki kat daha az orgazm oluyor. Üstelik bu kadınlarda eşlerine karşı cinsel isteksizlik de gelişebiliyor. Orta veya ağır uyku apnesi hastalığı olan kadınlar, hemen hemen daima uykuya meyilli oldukları ve depresyon yaşadıkları için kendilerini eşlerine tam olarak konsantre edemiyorlar. Ayrıca kan akımının azalması da cinsel fonksiyon bozukluğuna yol açabiliyor.
Dr. Baykal, “Elbette cinsel fonksiyon bozukluklarını tek başına uyku apne hastalığına bağlamamak gerekiyor. Ancak bu hastalık tablosu, erkeklerin yanı sıra kadınlarda da cinsel işlev bozukluğuna yol açıyor. Çünkü ağır uyku apnesi, en olmadık yerlerde uykunun gelmesi, yorgunluk ve yaşamdan keyif almamak gibi psikolojik sorunların yanı sıra genital bölgeye giden kan akımının azalmasına yol açıyor. Tüm bu etkenler nedeniyle uyku apne sendromunun dolaylı olarak cinsel hayatı olumsuz yönde etkilediğini söyleyebiliriz' diyor.
UYKUNUZU TEST EDİN
Aşağıdaki soruların birkaçına ‘“evet” diyorsanız uyku sorunu yaşıyorsunuz:
1. Yeterli süre uyumama rağmen gün içinde yorgun ve uykulu oluyorum.
2. Haftada 2-3 gece uykuya dalmakta güçlük çekiyorum.
3. Akşam saatlerinde veya yatağa girdiğimde bacaklarımda isimlendiremediğim bir huzursuzluk hissediyorum.
4. Uyuyamayacağım fikri akşam saatlerinden itibaren beni endişelendiriyor.
5. Yatakta sürekli bacaklarımı hareket ettirmek zorunda kalıyorum.
6. Gece içinde nefes alamama hissi ile uyanıyorum.
7. Horlamamın yan odalardan duyulacak kadar şiddetli olduğu söyleniyor.
8. Uykuda nefesimin durduğu söyleniyor.
9. Gece içinde en az bir kez tuvalete gitmek zorunda kalıyorum.
10. Geceleri baş, boyun veya göğsümde terleme oluyor.
11. Sabah yorgun ve başağrısı ile uyanıyorum.
12. Geceleri bacaklarıma kramp girebiliyor.
13. Toplantılarda, okurken veya TV seyrederken uyuyakalabiliyorum.
14. Uykululuk nedeniyle eskisi kadar uzun süre araba kullanamıyorum.15. Gün içinde zaman zaman dayanılmaz uyku atakları yaşıyorum.
16. Çok sık rüya görüyorum.
17. Geceleri uykudan bağırarak ve korku ile uyandığım söyleniyor.