Güncelleme Tarihi:
1. Herkes Dr Murad'in tabletlerinden bahsediyor. Biraz sizden dinleyelim..
1-Bu tabletler ne işe yarıyor?
Yediğimiz besinlerden de vücudumuzun ihtiyaç duyduğu bu "yapılandırılmamış suyu" ve hücreleri koruma altına alacak antioksidanları ve anti-enflamatuvarları elde edebiliriz. Benim bu amaçla geliştirdiğim kendi besin piramidim var. Buna göre hastalarıma en çok bol bol taze ve ciğ sebze ve meyve tüketmelerini öneriyorum. Ne kadar çok renkli o kadar iyi. Taze sebze ve meyveler yapılandırılmamış suyu temin edebileceğiniz en önemli kaynaklar.
2. Sabah akşam kullanılan tabletlerin kullanım süreleri ne olmalı?
Geliştiridiğim gıda takviyeleri ilaç olmadıkları için kullanım süreleri ile ilgili herhangi bir kısıtlama söz konusu değil. Fayda görülmeye devam edildiği sürece kullanılabilir. Çünkü günlük olarak aldığımız besinlerin tablet haline getirilmiş şekli olarak düşünebiliriz. Dolayısıyla aslında beslenmeye devam ettiğimiz müddetçe besin takviyesi kullanmaya da devam edebiliriz.
3-Sizin anti-aging ürünlerinizin piyasadakilerden farkı nedir?
Bir çok kişi cildin vücutla olan bağlantısını göz önünde bulundurmadan, cildine sadece kozmetik güzellik sağlayan bir organmış gibi bakıyor. Ancak düşünecek olursak cildimizdeki tüm hücreler kan damarları yoluyla vücudumuzdaki diğer tüm sistemlerle bağlantılı durumda. Bu yüzden de cildimiz aslında içimizin sağlığını dışa yansıtan ve dışarıdaki çevresel tehlikeleri ve tehditleri vücudumuzdan uzak tutmamızı sağlayan koruyucu bir kalkan görevi görüyor. Yani karaciğerinde, kalbinde veya akciğerlerinde hastalıklar yaşayan kişilerin ciltleri bu problemleri dışa yansıtır ve aynı şekilde cildimizi güneşe karşı iyi bir biçimde koruyamadığımızda kanser tehlikesi ile karşı karşıya kalırız ki buda içeriden dışarıya ve dışarıdan içeriye her zaman bir etkileşim halindedir. İşte benim yöntemimle cildi hem dışarıdan hem de içeriden koruma altına alıp onararak "KOMPLE" bir sağlık ve güzellik kavramı yaratmak. Bunun içinde cildimizi içeriden besleyecek ve onaracak Glukosamin, Lesitin, Amino Asitler gibi bir çok faydalı etken maddeyi kullanıyorum, dışarıdan koruma sağlamak içinse tüm formüllerimde anti-oxidan, anti-enflamatuvar ve nemlendirici elementleri kullanıyorum.
Bir de en az bunlar kadar önem verdiğim bir diğer nokta var ki oda kendimizi nasıl hissettiğimiz. Hastalarıma bu konuda da yardımcı olmak amacı ile her zaman yönelttiğim bir soru var; onlara yarın yapacak hiçbir işleri olmadığında ne yapmak istediklerini soruyorum. Hiçbir sorumluluk, iş veya zorunlulukları olmadığını düşünerek cevap vermelerini istiyorum. Verdikleri cevap her ne yapmak ise (ki çoğu zaman bu kitap okumak, uyumak, alışveriş yapmak gibi istekler) bunu yapmak için kendilerine haftada en az 1 saat ayırmalarını öneriyorum. Sonuç olarak düşündüğümüzde sizin için dünyada ki en önemli kişi kendinizsiniz.
4. Özellikle kış aylara girerken hava kirliliği sehir kirliliği, aktif pasif sigara tuketimi gibi cevresel faktorlerden dolayi zarar gormus ciltlere nasil bir oneriniz olabilir
Küresel ısınmanın etkisi, hava şartlarının değişmesiyle beraber hava kirliliği de artış gösteriyor. Düşünün arabanızın ön camını sildikten sonra tekrar tozlanması kaç dakika sürüyor?10?15? Havadaki kirlilik oranının cildinizi ne kadar etkilediğinin en basit göstergesi. Gün boyunca cildimizin maruz kaldığı bu kirliliğin geceleri ciltten arındırılması çok büyük önem taşıyor. Aslında insanların genelde yaptıkları en büyük yanlış geceleri ciltlerini ihmal etmeleri. Sabahları genelde cilt yıkanır, nemlendirilir fakat günün sonunda yorgunluğun getirdiği bir rehavetle bazen makyajın çıkarılması ya da cildin yıkanması ihmal edilebiliyor. Aslında cildin en çok geceleri bakıma ihtiyacı vardır çünkü cilt gece boyunca kendini yenilemeye ve onarmaya çalışır. İşte bu nedenle geceleri detoks etkisi göstererek tüm gün cildinize yapışan kiri uzaklaştıracak ve bu yenileme ve onarma sürecine katkıda bulunacak kremler kullanmanın önemli olduğuna inanıyorum. Bir diğer önemli faktörde insanların kış aylarında güneşin zararlı ışınlarından etkilenmeyeceklerini düşünerek güneş koruma faktörü kullanmamaları. Oysaki güneş koruyucuları sadece güneşin sıcaklığını hissettiğimiz yaz aylarında değil, tüm yıl boyunca kullanmamız gerekiyor. Çünkü güneş ışınlarının yarattığı hasarı DNA'nın onarması 18 saat sürüyor ve düşünün ki sabah 9da ise giden biri (güneşe çok maruz kalmayacağını düşünerek) güneş koruyucusu kullanmıyor. Sabah saatlerinde etkilendiği ışınların hasarı daha onarılmadan, öğle arası veya iş çıkışı kişi kendini tekrar hasara maruz bırakıyor.
5-Türk kadınlarının cildini nasıl buluyorsunuz? Onlara neler önerirsiniz?
Ziyaretim sırasında etrafta gördüğüm tüm Türk kadınlarının çok sağlıklı ciltleri var ve çok fazla makyaj yapma alışkanlıkları da olmadığını fark ettim, bu iyi bir şey. Türkiye'nin ve dolayısıyla Türklerin en önemli avantajı sağlıklı bir Akdeniz mutfağına sahip olmaları bu cilt için çok önemli bir faktör. Aynı zamanda nar, ceviz, bamya gibi sağlıklı besinler yönünden zenginsiniz. Mümkün olduğunca taze sebze ve meyve tüketmeye dikkat etmenizi öneririm. Diğer taraftan küresel ısınma ile birlikte Türkiye daha sıcak olacak bu nedenle güneşin zararlı etkilerinden kendinizi korumanız sadece kadınlar değil, erkekler ve çocuklar dahil çok önem taşıyor.