Güncelleme Tarihi:
Antalya'da düzenlenen 8. Psikofarmakoloji Kongresi'nde konuşan İstanbul Üniversitesi İstanbul Tıp Fakültesi Psikiyatri Anabilim Dalı'ndan
EN YÜKSEK İNTİHAR HIZI 80 YAŞ ÜSTÜ ERKEKLERDE
İntiharların en önemli nedeninin depresyon olduğuna dikkat çeken Doç. Dr. Çakır, "Ülkemizde ve dünyada yaşlı nüfus giderek artmakta, giderek yaşlanmaktayız. 2012 yılı nüfus verilerine göre, ülkemizde 60 yaş üzerindeki kişiler toplam nüfusun yüzde 9.6’sını oluşturmaktadır. Bu oranın 2050 yılında yüzde 26'ya ulaşacağı beklenmektedir. Bu hızlı yaşlanmaya hazır mıyız, sağlıklı ve mutlu yaşlanıyor muyuz? Yaşlılarımızın ruh sağlığı nasıl? Dünyada intihar ederek yaşamını kaybedenler arasında, yaşlı nüfusun ilk sıralardaki yeri giderek azalmasına rağmen, ülkemizdeki istatistikler en yüksek yaşa özel intihar hızının erkeklerde 80-84 yaş grubu yaşlı nüfusta olduğunu göstermektedir. Bu veriler yaşlanan nüfusun pek çok sorunu olduğunu, onların problemlerini çözmeye hazır olmadığımızı, yaşlı kişilerimizin yeterli sosyal, tıbbi ve psikiyatrik desteği alamadığını düşündürmektedir." dedi.
YAŞLILARIN RUH SAĞLIĞI İYİ DEĞİL
- 2050 yılında nüfusun yüzde 26'sının 60 yaş üstü oluşturacak
- Şu anda nüfusun yüzde 9.6'sı yaşlı
- Yaşlıların ruh sağlığı ülkemizde iyi değil
- En yüksek yaşa özel intihar hızı erkeklerde 80-84 yaş grubunda
- Yaşlılar sosyal ve psikiyatrik destek alamıyor
- Yaşlıların en az yüzde 10'u depresif belirti gösteriyor
- Yaşlı depresyonunda ağrı, unutkanlık, uyku bozukluğu, içe kapanma var
YAŞLI DEPRESYONUNDA AĞRI, UYKUSUZLUK, FİZİKSEL YAKINMALAR DAHA FAZLA
Doç. Dr. Sibel Çakır yaşlı depresyonunun genç depresyonundan daha farklı olduğunu, gençlerin mutsuzluk, isteksizlik gösterdiğini ancak yaşlıların ağrı, halsizlik, ağır unutkanlık gibi fiziksel yakınmalarla belli ettiğini belirtiyor. "Yaşlılar ve yakınları depresyonu çok tanıyamaz ve yardım alması gerektiğini fark edemez. Uyku problemleri yaşlı hastalarda çok daha yaygın ve şiddetlidir. Uyku bozukluğu, unutkanlık, içe kapanma yaşlanmanın normal bir belirtisi gibi düşünülür. Oysa bunların depresyon kaynaklı olabileceği akla gelmelidir. Yaşlılar psikiyatriste gitme konusunda daha tutucu, utangaç ve isteksizdir. Depresyon eşlik ettiğinde, kalp damar hastalıkları gibi kronik tıbbi sorunların seyri daha kötüye gitmekte, bunlara bağlı ölüm oranları depresyon varlığında artmaktadır. Yaşlı nüfusta depresyon tedavisinde antidepresan ilaç kullanımı genç nüfustan farklı olmalıdır. Yaşlıların diğer tıbbi sorunları için kullandığı ilaçlarla etkileşmeyen, yaşlılardaki yan etkileri az olan ilaçlar seçilmeli ilaç kullanım süresi de yine yaşlı depresyonlarına göre ayarlanmalıdır."
PEKİ NE YAPILMALI?
Yaşlı kişilerin ve ailelerin yapması gerekenler; “yaş yetmiş, iş bitmiş” gibi halk arasındaki inanışlara itibar etmemeli, mümkünse emeklilikten ya da çocukların evden ayrılmasından sonra da uğraşacak yarı zamanlı işler, hobiler bulmaları, kendi işlerini mümkün olduğunca kendileri yapmalı, sosyal ilişkilerden ve çevreden kopmamalılar. İyi yaşlanmak için bedensel sağlığa dikkat etmeli, alkol, sigarayı bırakmak ya da çok azaltmak, fazla kilo varsa vermek, kan basıncı ve kan yağlarını normal düzeyde tutmak, sağlıklı beslenmek, iyi uyumak, stresten uzak durmaya çalışmak önemlidir. Fiziksel hareketi azaltmamak, yürüyüşler yapmak gerekir. Bu önlemler hem bedensel, hem ruhsal sağlığa iyi gelir.
YEŞİL YÜRÜYÜŞ ALANLARI YAŞLILAR İÇİN DE ARTIRILMALI
Sağlık ve sosyal hizmet, bakım hizmetleri açısından yapılması gereken çok şey var. Yaşlılara hobi, sosyalleşme, yeşil yürüyüş alanları, sağlık ve evde bakım hizmetleri, sosyal hizmet desteği, sağlık kurumlarında yaşlı nüfusa özel sorunlarla ilgilenen geriatri merkezleri açılması bunların başlıcalarıdır. Pek çok meslek grubunun iyi yaşlanma ve yaşlı sağlığı, güvenliği açısından bir arada çalışması gereklidir.