Güncelleme Tarihi:
Türkiye’de 35 yaş üzeri erişkinlerde kalp yetersizliği sıklığının yüzde 2.9 olduğunu belirten Prof. Dr. Sarı, “Bu rakam, daha
KALP YETERSİZLİĞİ
Kalp yetersizliği pek çok belirti ve fiziksel bulgudan oluşuyor. Basitçe, kalbin kasılma, gevşeme gücünün bozulduğu veya pompaladığı kan miktarının normalin altına indiği durum diyebiliriz. Hasta açısından kalp yetersizliği kalbinin görevini tam yapamamasından dolayı çabuk yorulması, nefes darlığı çekmesi veya ayak bileklerinin şişmesi. Kalp yetersizliği kişinin normal hayatını idame ettiremediği bir özürlülük hali. Yakın çevresi ve topluma ek yük getiriyor.
GLOBAL SORUN
Dünya Bankası verilerine göre 2012 yılında kalp yetersizliğinin 197 ülkeye maliyeti 108 milyar dolar ve bunun her yıl artması bekleniyor. Türkiye’de kalp yetersizliğiyle ilgili ekonomik veriler bulunmuyor. Ancak bir kalp yetersizliği hastasının yıllık maliyetinin 5 bin lira civarında olduğu tahmin ediliyor. Tanının zamanında konması seyrini yavaşlatıyor. Hastaneye yatış, ölüm, ilerlemiş vakalarda kullanılan yüksek maliyetleri tedavilere ihtiyacı azaltıyor. Türkiye’de tanı konmamış kalp yetersizliği vakasının oranının yüzde 4.8.
KALP YETERSİZLİĞİ ADAYLARI
Hipertansiyon, şeker hastalığı, obezite, kalp damar hastalığı, kronik akciğer hastalığı, kronik böbrek yetmezliği, kalp kapak hastalığı, kalp ritim bozuklukları, kalp kası hastalığı veya doğumsal kalp hastalığı kalp yetersizliğine zemin hazırlıyor. Dolasıyla bu hastalıkların zamanında tespiti ve tedavisi kalp yetersizliğine gidişi önlüyor veya yavaşlatıyor.