Güncelleme Tarihi:
Yönetim, deprem nedeniyle Van'da revir kurduklarını ve burada 1 yıl boyunca gönüllü sağlık hizmeti verirken, kimsenin kendilerine 'izin aldınız mı' diye sormadığını anımsattı. TTB Genel Sekreteri Bayazıt İlhan, Bakanlığın sorularına karşı bir savunma yapmayacaklarını, Türkiye'nin de imzası olan uluslararası sözleşmeleri de anımsatarak, hekimliğin ne demek olduğunu Bakanlığa hatırlatacaklarını söyledi. İlhan, Bakanın görevlerini yapan doktorlara, tıp öğrencilerine 'neden görevini yaptın' diye sormak yerine şehirleri gaz odasına çeviren, insan bedenini doğrudan hedef alan kapsüller kullanan İçişleri Bakanlığı hakkında suç duyurusunda bulunmaya davet etti.
"SAVUNMA VERME GEREĞİ DUYMUYORUZ"
Bayazıt İlhan, "Sağlık Bakanlığı'na bir savunma verme gereği duymuyoruz. Sadece hekimliğin ve insanlığın gereğini yaptık. Yaralı insanlara ilk yardım hizmeti vermek ne zamandan beri suç oldu" diye sordu. Hem evrensen insan haklının hem de hekimlik mesleğinin havada, karada, denizde, su altında, hangi koşulda olursa olsun muhtaç olan insana yardımı şart koştuğunu vurgulayan İlhan, "Sağlık Bakanı önce yurttaşlarının sağlığına sahip çıksın. Şehirler gaz odasına dönmüş, insanların bedenleri hedef alınarak kapsüller atılmış, tehlikeli gazlar kullanılmış; bunu yapan polis şiddetini eleştirmek yerine; bu şiddet ortamında bile vatandaşın yardımına koşan hekimden hesap soruyor. Hekimler için suç duyurusunda bulunacağına 7 bin 500 vatandaşın yaralanmasına, 4 kişinin can kaybına neden olan polis şiddeti için İçişleri Bakanı hakkında suç duyurusunda bulunsun" dedi.
"AYRI BİR FORMDA DEĞERLENDİRİLMESİNİ İSTEDİ"
İlhan, acil durumlarda revir kurmak için kimseden izin almak gerekmediğini, öyle ki Tabipler Birliği olarak Van depremi nedeniyle kurdukları revirde 1 yıl boyunca hizmet verdiklerini anımsattı. Park eylemleri sırasında insanların hastanelere gitmekten korktuğunu anlatan İlhan, "Çünkü bakanlık, bu yaralıların ayrı bir formda değerlendirilmesini istedi. Biz Tabipler Birliği olarak bunun hasta haklarına da insan haklarına da aykırı olduğunu söyledik. İnsanlar bundan korktular çünkü bu bilgilerin polise gideceğini ve kendileri hakkında işlem yapılacağını düşündüler. Böyle bir ortamda şimdi bize yaralıların kimlik bilgilerini soruyorlar. Bunu asla vermeyeceğiz. Ama istatistiki bilgileri zaten açıkladık" dedi.