Güncelleme Tarihi:
Hastanede görevli Genel Cerrahi, Cerrahi Onkoloji ve Kolektoral Cerrahi Uzmanı Doç. Dr. Ersin Öztürk, "gazlı gangren türü" olan söz konusu hastalığın ölümcül seyreden ciddi bir rahatsızlık olduğunu söyledi.
Bu tür hastalıkla ilgili nasıl bir tedavi uygulayacakları, yoğun bakıma alacaklar mı almayacaklar mı, solunum makinesine bağlayacaklar mı, verilen tedaviye ne kadar yanıt gelecek gibi konuların, doktorların merak ettiği tartışma alanlarından olduğunu anlatan Öztürk, şöyle devam etti:
"Bu, tıbbi bir etik tartışmadır; hiçbir şekilde tedavi olmayacağını bildiğiniz bir hastaya ayıracağınız kaynakları, tedavisi mümkün başka bir hastalığa ayırmak mı gerekir, yoksa mutlaka sonuna kadar gitmek mi gerekir? Bu tartışmayı yapabilmek için hiçbir şekilde tedavisinin mümkün olmayacağını belirlemeniz gerekir. Buna nasıl karar vereceksiniz? Bu çok uzun bir etik tartışmadır. Hastaların durumunun ciddiyetinin belirlenmesi için eski bir skorlama tablosu kullanılır. Bu ciddiyete göre de hastayı yoğun bakıma mı alalım, klinikte mi takip edelim, ne kadar sık ameliyata alalım, nasıl antibiyotikler uygulayalım, ne tür tedaviler ekleyelim, bunların kararını vermek gerekir. Çünkü yoğun bakım ihtiyacı olmayan bir hastayı yoğun bakıma aldığınız zaman, hastayı bir sürü riske atarsınız. Yoğun bakım ihtiyacı olan bir hastayı kliniğe aldığınız zaman da riske atarsınız."
"BATI BİZE NEGATİF BAKIYOR"
Öztürk, "fournier gangrene" konusunda kullanılan 30-35 yıllık skorlama sisteminin bazı zaafları bulunduğunu anlattı. Bu zaafları belirleyip sistemi güçlendirdiklerini, adını da "Turkish Gangrene Severity Index" koyduklarını aktaran Öztürk, şunları kaydetti:
"Çalışmamız, 'Turkish' ibareli başlıkla olarak gönderdiğimiz bütün yayınevlerinden, tıp dergilerinden geri döndü. 'Ne yazık ki yayınlayamıyoruz, ya başlığı değiştirin ya da başlık koymayın' dediler. Sonra 'Turkish'i 'Uludağ' yaptık ve yeni adını 'Uludağ Fournier Gangrene Severity İndex' koyduk. Bu haliyle yayınlandı. Başlıkta 'Turkish' olması, Batının bize biraz daha negatif bakmasına yol açıyor. Bu sadece bizim için değil, muhtemelen Ortadoğu ve Avrupa'nın doğusunda yerleşmiş bütün ülkeler için benzer. Bu nedenle ülkemizden daha kaliteli ve samimi yayınlar çıkması gerekiyor. Aksi takdirde bütün yayınlarımıza zaten önce bu gözle bakıyorlar. O Uludağ Fournier Gangrene Severity İndex'i kabul ettirene kadar bayağı uğraşmıştık. Şimdi Uludağ Üniversitesinin adıyla bir skorlama var ve önceki skorlamadan çok daha güçlü bir şekilde hastanın yoğun bakım ihtiyacını, durumunun kritik olup olmadığını, tedaviye ne oranda cevap vereceğini belirleyebiliyor. Bu da klinikte oldukça faydalı bir yöntem haline getiriyor."