Güncelleme Tarihi:
Sağlık sisteminde düzelme görmediklerini belirten sağlık çalışanları, hala hastalar, hasta yakınları ve doktorları karşı karşıya getiren bir sistem olduğuna dikkat çektiler.
Yapılan açıklamada özetle şu sözlere yer verildi:
SAĞLIK ÇALIŞANLARININ EYLEMLERİNDEN KARELER / Foto Galeri
Özel sektörde güvencesiz, parasını alamadan, kölelik koşullarında çalışma var!
Siyasetçiler, yöneticiler tarafından küçük düşürülme, hedef gösterilme var!
Tüm bunların sonucunda bozuk bir sağlık sistemi, tedavi olamayan hastalar, çalışanlara yönelmiş öfke ve şiddet var!
Böyle sağlık sistemi olmaz. Bu şartlarda iyi hekimlik, diş hekimliği, hemşirelik, ebelik, teknisyenlik yapamıyoruz. Nitelikli sağlık hizmeti veremiyoruz.
Eğitimimiz sürecinden başlayarak çok çalıştığımız, zor şartlarda hizmet vermeye gayret ettiğimiz hastalarımızdan, hasta yakınlarından şiddet görmeyi kabul edemiyoruz.
17 Nisan 2013 günü öldürülen meslektaşımız Dr. Ersin Arslan’ı anıp Türkiye’de sağlık alanındaki şiddeti, nedenlerini, çözüm önerilerini tartışacağımızdan dolayı acil hastalar, kanser hastaları, diyaliz hastaları ve yatan hastalar dışında sağlık hizmeti sunamayacağız.
Bu eylem ve etkinliklerimizdeki temel amacımız önemli yanlışlar olduğu ortada bulunan Türkiye sağlık ortamına katkı sağlamaktır.
Tüm yurttaşlarımızı, Sağlık Bakanlığı ve özel hastane sahiplerini destek olmaya çağırıyoruz. Sağlık Bakanlığı’ndan öncelikli talebimiz yurttaşlarımızın mağdur olmaması amacıyla 17 Nisan 2013 Çarşamba günü için Merkezi Hastane Randevu Sistemi’nden randevu vermemeleri, verilmiş randevuları ertelemeleridir."
SAĞLIK BAKANI'NDAN TWITTER YORUMLARI
Sağlık Bakanı Mehmet Müezzinoğlu da gerçekleştirilen eylem ve görev şehidi Dr. Ersin Arslan'ın ölümünün birinci yılı dolayısıyla Twitter adresinden yorumlarda bulundu. Müezzinoğlu: "Vefatının yıldönümünde meslektaşım Ersin Arslan'ı rahmetle anıyorum." derken sağlık çalışanlarına yönelik şiddet için de "Bu vesile ile sağlık çalışanlarımıza şiddeti birkez daha kınıyorum. Fedakar hekimlerimiz ve sağlık çalışanlarımıza her zaman şükran duyan halkımızla birlikte sağlık kurumlarında şiddetin izlerini sileceğiz..." dedi.
İSTANBUL TABİP ODASI'NDAN DA AÇIKLAMA
İstanbul Tabip Odası da 17 Nisan eylemi için yazılı açıklamada bulundu. Türk Tabipler Birliği ile benzer dileklerin dile getirildiği açıklamada İstanbul'daki eylem planı açıklandı. Plan şöyle:
"Bizler; tüm sağlık çalışanları olarak şiddete yeter diyoruz. Dr. Ersin Arslan’ın öldürüldüğü gün olan 17 Nisan Çarşamba günü, TTB ve diğer sağlık meslek örgütlerinin çağrısıyla tüm ülkede olduğu gibi İstanbul’da da sağlık hizmeti sunamayacağız.
Hastanelerde sabah saat 09.00’da anma törenleri gerçekleştirecek, ardından 11.00’da İstanbul Tıp Fakültesi (Çapa) Temel Bilimler önünde toplanacak ve İl Sağlık Müdürlüğü’ne yürüyeceğiz. Dr. Ersin Arslan’ın saldırıya uğradığı saat olan 12.45’te İl Sağlık Müdürlüğü önünde olup, sağlıkta şiddetin son bulması talebimizi bir kez daha haykıracağız."
Tarih: 17 Nisan Çarşamba
Öldürülen hekimler için merkezi anma töreni: 09.00
Anma töreninin yapılacağı salon: İstanbul Tıp Fakültesi Kemal Atay Amfisi
Yürüyüş için:
Toplanma saati: 11.00
Toplanma yeri: İstanbul Tıp Fakültesi (Çapa) Temel Bilimler ön
SAĞLIK BAKANLIĞI: FEDAKAR ÇALIŞANLARIMIZ İŞİNİN BAŞINDA
Sağlık Bakanlığı da 17 Nisan'da gerçekleştirilen eylem için bir açıklama yaptı. Açıklamada şu sözlere yer verildi:
Medyada bugün tüm sağlık kuruluşlarında iş bırakma eylemi yapılacağı ve doktorların hasta muayene etmeyeceği şeklinde haberler yer almıştır.
Vatandaşlarımızın sağlığını korumayı ilke edinen sağlık personelimiz, yaşam hakkının kutsallığını savunarak, zaman ve mesai kavramı gözetmeksizin görevlerini yerine getirmektedir.
Bu sebeple medyada “bugün hasta olmayın”, “sağlıkta grev var, doktora gitmeyin” başlıkları ile duyurulan haberler gerçeği yansıtmamakta, fedakâr sağlık çalışanlarımız dün olduğu bugün de görevlerini sürdürmektedir.
Kamuoyunun bilgilendirilmesi için ilgilerinize sunulur.
MANİSA'DA DA DOKTORLAR İŞ BIRAKTI
Sağlıkta hekimlere ve personeline yönelik şiddet olaylarının son verilmesini isteyen doktorlar, Manisa’da da iş bıraktı.
Manisa’da sağlık alanında hizmet veren odalar, sendikalar ve sivil toplum örgütlerindeki hekim ile sağlık çalışanları bugün tüm hastanelerde greve gitti. Manisa’da grevin en çok hissedildiği hastane Celal Bayar Üniversitesi (CBÜ) Hafsa Sultan Hastanesi oldu. Sabah erken saatlerde hastaneye gelen bir çok randevulu hasta, hekimlerin grevde olması sebebiyle sağlık hizmeti almadan geri döndü. CBÜ Hafsa Sultan Hastanesi’nde acil, kanser, diyaliz ve yatan hastalar haricindeki hastalara hizmet verilmedi. Manisa Merkez Efendi ile Devlet Hastaneleri’nde ise bazı polikliniklerde hastalara hizmet verilebildi.
CBÜ Hafsa Sultan Hastanesi’nin önünde grevle ilgili olarak Manisa Tabip Odası, SES Manisa Şubesi, Manisa Diş Hekimleri Odası ile sağlık alanında hizmet veren sendikalar ortak basın açıklaması yaptı. Ortak basın açıklamasına CHP Manisa İl ve Merkez İlçe Teşkilatı üyeleri de katılarak destek verdi. Hastane önünde toplanan yaklaşık 200 kişilik grup adına açıklamayı Manisa Tabip Odası Yönetim Kurulu üyesi Dr. Şahut Duran yaptı. Dr. Duran, hekim ve sağlık çalışanlarına yönelik şiddetin her gün dozajını artırarak devam ettiğini dile getirerek, şiddetin sadece hastalardan değil, farklı yönlerden de geldiğini söyledi. Dr. Duran, "Hasta ve hasta yakınlarının şiddete, bakanlığın, hükümetin ve idarecilerin dil, üslubu ve uyguladıkları politikaların da etkisi büyüktür. Sağlık çalışanları, mobbinge, atanmış ile seçilmişlerin şiddetine, işyerinde baskıcı kadrolaşmaya, ifade, örgütlenme özgürlüğü kısıtlanmasına, iş yoğunluğuna kadar bir çok şiddet görmektedir" dedi. Dr. Duran, sağlıkta yaşanan şiddetin Sağlıkta Dönüşüm Programı’nın sonucu olduğunu hatırlattı. Dr. Duran, "Bu grevin amacı, sağlık sistemindeki yanlışlıklara ’Dur’ demek ve sağlık emekçilerinin sorunlarına dikkat çekmektir. Sağlıkta Dönüşüm Programı’nın kimseye yararı olmadığı ortaya çıkmıştır ve yol yakınken bundan vazgeçilmelidir. Taleplerimizin yerine getirilmesi için daha etkili eylemlere ve mücadelemize devam edeceğiz" diye konuştu.
Konuşmanın ardından toplam yaklaşık 200 kişilik grup, ’Sağlıkta Dönüşüm Ölüm Demektir’ sloganları attı.