Güncelleme Tarihi:
Dernek Başkanı Turhan Çakar, yaptığı açıklamada antibiyotiklerin 1950’lerden beri hayvan üretilen çiftliklerde rutin olarak kullanıldığını anımsatarak, dünyada üretilen antibiyotiğin yarısının hayvanlarda kullanıldığına dikkat çekti. ABD’de tüketilen antibiyotiğin yüzde 80’inin hayvanlarda kullanıldığını belirten Çakar, “Antibiyotikler temel olarak hayvan yetiştiriciliğinde hastalıkların tedavisi, hastalıkların önlenmesi ve kontrolü ile büyümeyi hızlandırmak için kullanılmaktadır” dedi.
DİRENÇLİ BAKTERİLER BASİT OPERASYONLARDA ÖLÜME NEDEN OLUYOR
Gıda yoluyla tüketilen bu antibiyotiklerin dirençli bakteriler gelişmesine neden olduğunu vurgulayan Çakar sözlerini şöyle sürdürdü:
“Bu dirençli bakteriler boğaz ağrısı, idrar yolları enfeksiyonları veya E-coli gibi tedavisi daha zor olan enfeksiyonlara neden olurlar. Bunların yanı sıra antibiyotik direnci kalça protezleri veya sezaryen gibi rutin sayılabilecek operasyonlarda ölümcül sonuçlara neden olabilir. Sözkonusu bakteriler, kontamine gıdaların tüketilmesi, hayvanlarla doğrudan temas, veya kirlenmiş su veya toprak gibi çevresel yayılımlar aracılığıyla yayılırlar. Antibiyotik direnci tıbbi giderlerin artmasına, hastanede kalış sürelerinin uzamasına ve artan ölümlere yol açmaktadır.
Yapılan analizlerin hepsinde et ve kümes hayvanlarının antibiyotik dirençli bakteriler ile kontamine olduğu görülmüştür. Antibiyotik- dirençli bakteri taşıyan gıdaların insanlar tarafından tüketiminin ilaca- dirençli enfeksiyonlara yol açtığını gösteren kuvvetli kanıtlar vardır.
DENETİMLER YETERSİZ, YASAK OLDUĞU HALDE DEVAMLI KULLANILIYOR
Türkiye’de antibiyotiklerin hayvanlarda tedavi amaçlı kullanımı dışında, büyümeyi hızlandırmak, hastalıkları önlemek amacıyla sürekli kullanılması yasaklanmıştır. Ancak, denetimler yeterli olmadığı için antibiyotiklerin bilinçsizce, gelişigüzel ve konuyla ilgili yasal düzenlemelere aykırı kullanımının yaygın olduğunu ortaya koyan araştırmalar vardır. Ne yazık ki, Türkiye’de büyükbaş hayvanlarla ve tavuklar üzerinde yapılan araştırmalarda görülen yüzlerce bakterinin yüzde yetmişten fazlasının antibiyotiğe dirençli olduğu vurgulanmaktadır. Bununla birlikte, Türkiye’de ulusal antibiyotik kalıntı izleme programı ile ulusal antibiyotik direnci izleme programı bulunmadığı belirtilmektedir.”
DİRENÇLİ ENFEKSİYONLAR ÖLDÜRÜCÜ
Antibiyotikler, yüksek oranda dirençli bakterilerin, ya da ‘süperböceklerin’ ortaya çıkışlarını hızlandırmış durumdadır. Antibiyotiğe dirençli enfeksiyonlar dünyanın her yerinde yayılmaktadır. Eğer acilen harekete geçilmezse basit kesikler ve çiziklerin bir kez daha öldürebileceği bir gelecekle karşı karşıya kalabiliriz.”
MİLYONLARCA İNSANI ÖLDÜRECEK
2050’ye kadar antibiyotik direncine bağlı yıllık ölümlerin Asya’da 4.7 milyon, Afrika’da 4.1 milyon; Kuzey Amerika’da 317 bin, Latin Amerika’da 392 bin, Avrupa’da 390 bin, Avustralya’da 22 bin olacağı tahminini anımsattı. Dernek olarak Gıda, Tarım Hayvancılık Bakanlığını göreve çağıran Çakar, beklentilerini şöyle sıraladı:
- Ulusal Antibiyotik Kalıntı İzleme Programı ile Ulusal Antibiyotik Direnci İzleme Programı acilen oluşturulsun.
- Antibiyotiksiz inek, antibiyotiksiz tavuk, antibiyotiksiz balık !..
- Antibiyotiksiz hayvan, antibiyotiksiz; sağlıklı gıda istiyoruz.
- Antibiyotikleri gıdamızdan çekin.