Güncelleme Tarihi:
Paylaşım yapmadan duramıyorsunuz
Önceden paylaşım yapmanın amacı sevdiklerinize ne kadar güzel bir anı yaşadığınızı anlatmak ve paylaşmaktı. Ancak son zamanlarda o anın özel ya da güzel olması da çok önemli değil. Sadece paylaşmak ve geri dönüşünü görmek istiyorsunuz. Bu nedenle neredeyse tüm hayatınızı sosyal medya üzerinden takip etmek mümkün. Aksi takdirde bir şeylerden eksik kalıyormuşsunuz ya da yeterinde var olmamışsınız gibi hissediyorsunuz. Eğer bu duygular sizi sarıyorsa lütfen sosyal medyayı bırakın ve kendinize odaklanın.
Paylaşım yaptıktan sonra beğenileri büyük bir heyecanla bekliyorsunuz.
İşte anksiyete size uzaktan el sallıyor. Eğer bir paylaşım yaptıktan sonra durmadan ne kadar beğeni aldığını kontrol ediyorsanız ve beğenilip beğenilmediği konusu sizi endişelendirmeye başladıysa kendinize sosyal medya aracılığıyla acı çektiriyorsunuz demektir. Olumlu geri bildirimler beynin ödül mekanizmasını uyardığından her paylaşımdan sonra bunu bekliyor olabilirsiniz. Kısacası yavaşça bir bağımlıya dönüşüyorsunuz.
İnsanların hayatlarıyla kendi hayatınızı karşılaştırıyorsunuz.
Sosyal medyanın en büyük problemlerinden biri de orada herkesin en iyi yemeği yiyip, en pahalı mağazaları gezip, en mutlu anların yaşanmasıdır. Dolayısıyla genellikle gerçek hayatı yansıtmaz. Ancak zamanlar bu gerçeklik algısı ortadan kalkar ve herkesin çok güzel bir hayat yaşarken sizin sıkıntı içerisinde olduğunuz yanılgısına kapılırsınız. Bu yanılgı ise peşinden depresyon ve anksiyete gibi psikolojik problemleri getirir. Eğer bu gibi düşüncelere sahipseniz sosyal medya sizi ele geçirmiş demektir. Aman dikkat!
Sabah kalkar kalkmaz ve gece yatmadan mutlaka kontrol ediyorsunuz
Bunu keyif için değil, hiçbir şeyden eksik kalmamak adına yapmaya başladınız. Olan her şeyi bilmeli ve en yeni trendlerden siz haberdar olmalısınız. Aksi takdirde geri kalmış ve hatta yok olmuş gibi hissediyorsunuz. Bu kaygılar normal değildir. Bunu farkına varın ve sosyal medya ile aranıza bir mesafe koyun.