Güncelleme Tarihi:
Â
Yeni uygulamayla vücuttaki oksijen düzeyi artırılırken, hastanın yoğun bakımda kalış süresinin kısaldığı belirlendi.
Türk Toraks DerneÄŸi Solunum YetmezliÄŸi ve YoÄŸun Bakım Çalışma Grubu üyesi Doç. Dr. Serdar Akpınar, AA muhabirine yaptığı açıklamada, solunum yetmezliÄŸi durumunda kanın oksijenlenmesinin bozulduÄŸunu, vücuttan karbondioksit atılımının etkilendiÄŸini belirtti. Bu durumun ölümle sonuçlanabildiÄŸini vurgulayan Akpınar, solunum yetmezliÄŸinin akciÄŸerlerde gözlenen çeÅŸitli hastalıklar sonucu geliÅŸtiÄŸini ifade etti.   Â
BİRÇOK SOLUNUM YOLU HASTALIĞI ERKEN TANIYLA ÖNLENEBİLİR
Akpınar, tüberküloz, pnömoni, bronÅŸit ve tütün kullanımının yol açtığı KOAH (Kronik Obstrüktif AkciÄŸer Hastalığı) ve bunların yanı sıra akciÄŸer kanseri ve astımın en sık görülen solunum yolu hastalıkları olduÄŸunu anımsattı. Birçok solunum yolu hastalığının erken tanıyla kontrol altına alınabildiÄŸine dikkati çeken Akpınar, bu tip sıkıntıların yaÅŸanmaması için mutlaka tütün ve tütün ürünlerinden uzak durmak gerektiÄŸini dile getirdi.    Â
Solunum yetmezliÄŸi tedavisinde hastalığın ÅŸiddetine göre basit oksijen tedavisinden baÅŸlayan ve solunum cihazı desteÄŸine kadar giden çeÅŸitli tedavi seçeneklerinin uygulandığını anlatan Akpınar, antibiyotik gibi ilaç tedavilerinin de aktif olarak kullanıldığını bildirdi.    Â
"HASTANIN SOLUNUM YETMEZLİĞİNDEN ÇIKMA SÃœRESÄ° KISALIYOR"    Â
Solunum yolu hastalıklarının tedavisine iliÅŸkin önemli çalışmalar yapıldığını ve yeni iyileÅŸtirme seçeneklerinin araÅŸtırıldığını dile getiren Akpınar, "Son zamanlardaki teknolojik ilerlemeler, solunum yetmezliÄŸinde iki yeni tedavi yaklaşımını gündeme getirmiÅŸtir. Bunlardan ilki belirli hasta gruplarında kullanılan yüksek akım oksijen tedavisidir" diye konuÅŸtu.    Â
Akpınar, bu yönteme iliÅŸkin klinik araÅŸtırmaların ABD ve Avrupa baÅŸta olmak üzere birçok ülkede yapıldığını aktararak, uygulamanın ilk sonuçlarının baÅŸarılı olduÄŸunu söyledi. Bu yöntemle hastalara burun deliklerinden klasik tedaviye benzer biçimde oksijen verildiÄŸini anlatan Akpınar, şöyle dedi:    Â
"Yüksek akım hızıyla akciÄŸerlere oksijen veriliyor ve bunun yarattığı basınçtan faydalanılmaya çalışılıyor. Uygulanan yüksek akım hızıyla, hava yolunda basınç oluÅŸturuluyor. Bu da akciÄŸerdeki gaz deÄŸiÅŸiminin daha iyi yapılmasına olanak tanıyor. Özellikle hastanın oksijenizasyonunu çok iyi düzeyde düzeltebiliyor. Uygulamayla, hastanın solunum yetmezliÄŸinden çıkma süresi kısalıyor. Hasta, çok daha kısa sürede servis ya da yoÄŸun bakımdan çıkarılabiliyor. Yöntem, Türkiye'de de uygulanmaya baÅŸlandı. Yurt dışında yapılan çalışmalar, doÄŸru hastada uygulandığında bu yöntemle oldukça yüz güldürücü sonuçlar alındığını gösteriyor."    Â
Tedavinin, özellikle solunum yetmezliÄŸi ÅŸikayetiyle baÅŸvuran, yoÄŸun bakım ve servislerde yatan hastalarda kullanılabildiÄŸini belirten Akpınar, "Her yaÅŸ hastada kullanılabilir ama özellikle 50-60 yaÅŸ üzerinde daha sık uygulanıyor" dedi.    Â
Â
TRANSPLANTASYON ÖNCESÄ° "AKCÄ°ÄžER DÄ°YALÄ°ZÄ°"     Â
Yeni tedavi yöntemlerinden ikincisinin "akciÄŸer diyalizi" olduÄŸunu ifade eden Akpınar, bu yöntemin genellikle KOAH'lı ya da durumu ağır olan hastalarda uygulandığını söyledi. Akpınar, yöntemin akciÄŸer transplantasyon öncesinde operasyona hazırlık aÅŸamasında da kullanıldığını belirtti.    Â
Bu uygulamada, diÄŸer tedavilere yanıt vermeyen hastalarda, bir cihazla kandaki karbondioksit gazının uzaklaÅŸtırılmasının saÄŸlandığını ifade eden Akpınar, "Bu yöntem, özellikle akciÄŸerlerin by-pass edilerek bütün dolaşımın bir cihazdan geçirilmek suretiyle oksijenlendirilerek ve karbondioksitten uzaklaÅŸtırılması esasına dayanıyor. Bir nevi, akciÄŸerin yaptığı görev, kan dolaşımı dışarı alınarak söz konusu cihaz tarafından saÄŸlanıyor" sözlerine yer verdi.   Â
Deneme aÅŸamasındaki bu yaklaşımın da ilk sonuçlarının umut verici olduÄŸunu kaydeden Akpınar, "Bu iÅŸlem sayesinde ağır zatürreli olgularda, hastanın ağırlık derecesi azaltılabilmektedir" deÄŸerlendirmesinde bulundu.   Â
Â
Â