Güncelleme Tarihi:
Bir asır önce Yeni Zelanda’da ticari olarak kullanılan siyanür dünya genelinde altın ve gümüş ekstraksiyonunda kullanılmaktadır. Amacına uygun kullanılmayan siyanür, insanlar ve doğal yaşam için zehirli olabilir. Peki, siyanir zehirlenmesi nasıl anlaşılır?
Siyanür: “Hidrosiyanik asit” ya da “prussik asit” olarak da bilinen, son derece toksik maddedir. Endüstride ise genellikle taşıma ve saklama güvenliği sebebiyle tuzları sodyum siyanür ve trityum siyanür demir çelik endüstrisi ve maden sanayi gibi çok çeşitli sanayi kollarında kullanılmaktadır. Siyanür aynı zamanda hızlı etkili olmaya başlayan bir zehirdir. Süyanürün vücuda etkileri ve ölüm hızlıca gerçekleşmektedir.
SİYANÜR ZEHİRLENMESİ NASIL ANLAŞILIR?
Siyanür zehirlenmesinin ortaya çıkışı, kullanılan zehirin tipine göre değişir. Hidrojen siyanür en hızlı etki eden tiptir. Belirtiler saniyeleri, ölüm ise dakikaları bulur.
Siyanür zehirlenmesi, asıl olarak siyanür içeren maddelerin ağız yoluyla alınması ile gerçekleşir. Bunun dışında solunum ve deriden emilim yoluyla da zehirlenme olabilir. Solunum yolu ile siyanür zehirlenmesi en tehlikeli olanıdır, çünkü bronşiyal mukoza ve alveollerden toksik dozda emilim çok hızlı gerçekleşmektedir.
Siyanür zehirlenmesinde en duyarlı organlar merkezi sinir sistemi ve kalptir.
Zehirlenmede klinik çok çeşitli bulgular vermektedir. Hafif derece zehirlenmede belirtiler nonspesifiktir; kuvvetsizlik, baş ağrısı, baş dönmesi, bulantı, kusma görülmektedir. Bulantı ve kusma siyanür tuzlarının mide mukozasında oluşturduğu bölgesel irritasyona bağlıdır.
Temas sürdükçe bilinç kaybı, konvülziyonlar ve santral apne gelişir, nabız bu düzeyde genellikle hızlıdır.